Logo

1. Hukuk Dairesi2022/1633 E. 2023/5050 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi hukuki nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının temyiz edilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararında davanın reddine karar verildiği halde, bakiye karar ve ilam harcının davalı Hazine üzerinde bırakılması ve davalı taraf lehine vekalet ücretinin hatalı tarafa verilmesine hükmedilmesi, harcın kamu düzeni ile ilgili olup re'sen gözetilmesi gerekliliği ve vekalet ücretinin hatalı belirlenmesi nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2019/2382 E., 2021/1519 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret/İstinaf Başvurusunun Kabulü, İlk Derece Mahkemesi Kararının Kaldırılması, Davanın Reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kahta 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2015/229 E., 2018/814 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; istinaf başvurusunun kamu düzeni gereğince kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, dava konusu Adıyaman ili, Kahta ilçesi,...köyü 140 ada 12 parsel sayılı taşınmazın dedesinden babasına onda da kendisine kaldığını, 100 yıldır kullandıklarını, 23.000m2 civarında olduğunu ancak kadastro çalışmalarında 7.615,51m2 olarak tescil edildiğini, yüz ölçümünün düzeltilmesi gerektiğini ileri sürerek taşınmazın yaklaşık 23.000 m2 olduğuna karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili, davanın süresinden açılmadığını, diğer parsel maliklerinin davada yer alması gerektiğini, Kadastro Kanunu'nun 41 nci maddesi gereğince idari sürecin tamamlanmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Kahta 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 17.07.2018 tarihli ve 2015/229 E., 2018/814 K. sayılı kararıyla; davanın kısmen ispatlanmadığından, kısmen de husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

Kahta 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacı istinaf dilekçesinde; hatalı ölçüm yapıldığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin 04.11.2021 tarihli ve 2019/2382 E., 2021/1519 K. sayılı kararıyla; davacının istinaf başvurusunun kamu düzeni gereğince kabulü ile, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, fen bilirkişisi raporunda A, B, C, D harfleri ile belirtilen yerlerin içinde bulunduğu 140 ada 9 parsel sayılı taşınmaza yönelin açılan davanın hak düşürücü süre nedeniyle usulden reddine, 140 ada 73, 74, 75 ve 150 ada 10, 15 parsel sayılı taşınmazlar yönünden açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz talebinde bulunmuştur.

B. Temyiz Nedenleri

Davacı temyiz dilekçelerinde; uzun yıllardır dava konusu yeri ekip biçtiğini, bilirkişi raporunda da ham toprak olmadığının tarım yapıldığının tespit edildiğini, okuma yazma bilmediğinden askı ilanına itiraz edemediğini, tespitte sınırlandırma hatası yapılarak kendisine ait olan kısmın 9 no.lu parsel içerinde kaldığını belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı ... Medeni Kanunu’nun (TMK) 713 üncü, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3 üncü ve 14 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Dava konusu Adıyaman ili, Kahta ilçesi,...köyü 140 ada 9 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmalarında ham toprak vasfı ile Maliye Hazinesi adına tespit edildiği, 06.03.1997 tarihinde kesinleşerek adına tescil edildiği, aynı yer 140 ada 73,74,75 ile 140 ada 10 ve 15 parsel sayılı taşınmazların dava dışı üçüncü kişi ve kurumlar adına tapuda kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır.

2.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacının öteki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3.Ancak, harç kamu düzeni ile ilgili olup temyiz edenin sıfatına bakılmaksızın re’sen gözetilmesi zorunlu olup, vekalet ücretinin hatalı taraf belirtilerek verilmesi de doğru değildir.

4.Somut olayda, Bölge Adliye Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş olmasına rağmen bakiye karar ve ilam harcı davalı Hazine üzerinde bırakılmış, davalı taraf lehine takdir edilen vekalet ücretinin “davalı Milli Eğitim Bankalığına” verilmesine hükmedilmiştir.

5.Ne var ki anılan husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370/2 nci maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan nedenlerle;

1.Davacının aşağıdaki bent dışında yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,

2 Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm kısmının (3) numaralı bendinin hükümden çıkartılarak yerine '' Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 35,90 TL karar ve ilam harcından evvelce alınan 27,70 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 8,20 TL'nin davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına” ibaresinin ve (6) numaralı bendinin hükümden çıkartılarak yerine “Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı Maliye Hazinesine verilmesine” ibaresinin yazılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan 80,70 TL harcın istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.10.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.