Logo

1. Hukuk Dairesi2022/1810 E. 2022/5216 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda Yerel Mahkemece davanın usulden reddine ilişkin olarak verilen karar, davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 28/06/2022 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı vekili Avukat ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar, ortak miras bırakan... 'ın maliki olduğu 635 ada 21 parsel sayılı taşınmazdaki 2 numaralı bağımsız bölümü önce ölünceye kadar bakım akdi ile daha sonra tapuda bağış suretiyle davalıya temlik ettiğini, işlem tarihinde murisin hukuki ehliyetinin bulunmadığını ileri sürerek, akdin ve bağış işleminin iptali ile miras payları oranında tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı, murisin ehliyetli olduğunu, bakım borcunu yerine getirdiğini belirtip, davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

İstanbul 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10/06/2014 tarihli ve 2010/169 E. 2014/295 K. sayılı kararı ile; mirasbırakanın akit tarihinde ehliyetli olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

2. Birinci Bozma Kararı

Dairenin 07/02/2017 tarihli ve 2014/15865 E. 2017/727 K. sayılı kararıyla; "...Somut olayda, her ne kadar ölünceye kadar bakma akti tarihi dikkate alınarak Adli Tıp Kurumundan rapor alınmış ise de, mirasbırakanın, vekaletnamenin tanzim edildiği (14.07.2009) tarihi ile davalıya bağış suretiyle temlikin yapıldığı (15.07.2009) tarihlerde fiil ehliyetine haiz olup olmadığı hususunda Adli Tıp Kurumundan rapor alınmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan ilkeler ve yasa hükümleri çerçevesinde bir araştırma yapılarak tüm delillerin birlikte değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulması isabetsizdir..." gerekçesiyle karar bozulmuştur.

3. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar

İstanbul 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin 08/03/2018 tarihli ve 2017/241 E. 2018/109 K. sayılı kararıyla; temlik tarihinde mirasbırakanın fiil ehliyetini haiz olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

5. İkinci Bozma Kararı

Dairenin 07/04/2021 tarihli ve 2021/1158 E. 2021/2077 K. sayılı kararıyla; “...Dosya içeriği ve toplanan delillerden, mirasbırakan...’nin maliki olduğu çekişme konusu 2 numaralı bağımsız bölümü 23.02.2006 tarihinde ölünceye kadar bakma akdiyle davalıya devrettiği, sözleşme tapuya tescil edilmeden bu kez 15.07.2009 tarihinde vekil aracılığıyla bağış suretiyle davalıya temlik ettiği, 1923 doğumlu murisin 22.11.2009 tarihinde ölümü ile geriye mirasçı olarak davacıların ve dava dışı Alis Karmen’in kaldıkları, davacıların fiil ehliyetini haiz olmayan mirasbırakan...’nin çekişme konusu taşınmazını davalıya devrettiği iddiasını ileri sürerek, payları oranında tapu iptali ve tescil isteğinde bulundukları anlaşılmaktadır...Somut olayda, mirasbırakan...'nin ölüm tarihi itibariyle terekesi elbirliği mülkiyetine tabi olup, davacılar dışında başka mirasçılarının bulunduğu sabittir. Davacılar tarafından ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı olarak mirasçı olmayan kişiye karşı miras payları oranında açılan tescil istemli davanın dinlenme olanağının bulunmadığı gibi mirasbırakan tarafından düzenlenen ölünceye kadar bakım sözleşmesinin iptali de tüm mirasçılar tarafından istenilebilir. Öte yandan, tereke adına dava açılmadığına göre terekeye mümessil tayin edilerek yargılamaya devam edilmesi de pay oranında açılan davanın dinlenmesini mümkün hale getirmez. Hal böyle olunca, her ne kadar temlik tarihinde mirasbırakan ehliyetsiz ise de, davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir...” gerekçesiyle karar bozulmuştur.

6. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Üçüncü Karar

Mahkemenin 07/12/2021 tarihli ve 2021/153 E., 2021/491 K. sayılı kararıyla; bozma ilamındaki gerekçe benimsenmek suretiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.

7. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar ... ve ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

8. Temyiz Nedenleri

Davacılar vekili; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, ...da davacı olduğu halde karar başlığında davacı olarak gösterilmediğini, davanın 10 yılı aşkın süredir devam ettiğini ve tüm delillerin toplandığı dikkate alındığında usul ekonomisi açısından terekeye mümessil tayin edilerek yargılamaya devam edilmesinin mümkün olduğunu, tarafımızca İstanbul 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2021/837 Esas sayılı dosyası ile terekeye mümessil tayini davası açıldığını ve terekeye mümessil tayin edildiğini, davacılar her ne kadar davayı pay oranında açmışlarsa da, dava dışı mirasçının davalının eşi olduğunu ve eldeki davayı açmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, diğer taraftan dava dışı mirasçı ...’ın davaya dahil edilmesine veya terekeye temsilci tayin ettirmek üzere tarafımıza süre verilmesine dair ara karar verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek, hükmün bozulmasını istemiştir.

9. Gerekçe

9.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı ölünceye kadar kadar bakım sözleşmesinin ve bağış sözleşmesinin iptali ile miras payı oranında tapu iptali ve tescil isteklerine ilişkindir.

9.2. İlgili Hukuk

9.2.1. Terekeye karşı yapılan mülkiyetten kaynaklanan haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası ve el atmanın önlenmesi gibi davaların dışında ehliyetsizlik, vekalet görevinin kötüye kullanılması hata-hile-gabin vs. gibi davalarda terekeyi temsil eden tüm mirasçıların bir arada hareket etmek suretiyle davayı birlikte açmaları, ayrıca, mirasçılardan birisinin terekeye iade şeklinde dava açması halinde de tüm mirasçılarının davada muvafakatlarının sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği (T.M.K. 640 md.) tartışmasızdır.

9.3. Değerlendirme

Kararın (IV./5.) nolu paragrafında yer verilen hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

V. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, 20/11/2021 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davalı vekili için 3.815,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz eden davacılardan alınmasına, harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.