Logo

1. Hukuk Dairesi2022/2107 E. 2022/3955 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu tespit ve tescil edilen taşınmazların mülkiyetinin kime ait olduğuna ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacıların dayandığı tapu kayıtlarının kadastro çalışmaları sırasında başka taşınmazlara uygulandığı, davacılar lehine zilyetlik hükümlerinin oluşmadığı ve davalı ... lehine vergi kaydı ve zilyetliğin birlikte bulunduğu gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescili istemine ilişkin açılan davadan dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece yapılan inceleme sonucunda; davanın kabulüne dair verilen karar, süresi içinde davalı Hazine temsilcisi ve davalı ... tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.

I. DAVA

Davacılar ... mirasçıları, ... Köyünde yapılan kadastro sonucu 152 ada 68 ve 71 parsel sayılı taşınmazların Hazine adına, 152 ada 3 parsel sayılı taşınmazın ise... adına tapuya tescil edildiğini yapılan tespitlerin hatalı olduğunu dava konusu taşınmazların malik oldukları 1954 tarihli tapu kayıtları kapsamında kaldığını, dava konusu taşınmazlara eklemeli olarak 1930 yılından bu yana zilyet olduklarını ileri sürerek, tapu iptali ve adlarına tescilini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı Hazine ve davalılarda ..., davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır.

III. MAHKEME KARARI

...Asliye Hukuk Mahkemesinin 23/12/2015 tarihli 2006/10 Esas 2015/967 Karar sayılı kararı ile, davacı tarafın dayanak tapu kayıtlarının dava konusu 152 ada 68 ve 71 parsel sayılı taşınmazlara uyduğu, tapu kayıt miktarından fazla olan kısım üzerinde ise davacılar lehine kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile mülk edinme koşullarının oluştuğu, dava konusu 152 ada 3 parsel sayılı taşınmazı davacıların murisi ... ile ... ve ...,nın birlikte Hazineden satın aldıkları ve taksim sonucu davacı tarafa kaldığı gerekçesi ile davanın kabulüne çekişmeli taşınmazların 152 ada 3, 68 ve 71 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile ... mirasçıları adına veraset ilamındaki payları oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

...Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine temsilcisi ve davalı ... temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

2.1. Davalı Hazine temsilcisi temyiz dilekçesinde özetle, çekişmeli 152 ada 68 ve 71 parsel sayılı taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altında olan taşınmazlar olduğunu, mahkemenin eksik inceleme ile delillerin takdirinde isabetsiz olduğunu, verilen kabul kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ve resen görülecek nedenlerden dolayı kararın bozulmasını istemiştir.

2.2. Davalı ... temyiz dilekçesinde özetle,çekişmeli taşınmaza murisi ...,nın zilyet olduğunu daha sonra mirasçılarının kullanmaya devam ettiğini mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin eksik olduğu, verilen kabul kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ve resen tespit edilecek nedenlerden dolayı kabul kararının bozulmasını talep etmiştir.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava dilekçesindeki açıklamalar ve iddianın ileri sürülüş biçimine göre, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu kaydının iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

Dosyadaki kadastro tutanak suretleri ile tapu kayıtlarına göre, kadastro sonucu ...İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan ve temyize konu 152 ada 68 parsel sayılı 784.81 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz toprak tevzi komisyonunca oluşturulan tapu kaydı nedeni ile Hazine adına tespit edilmiş daha sonra hükmen Hazine adına tescil edilmiştir. 152 ada 3 parsel sayılı 1.530.00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına; 152 ada 71 parsel sayılı 1.098.00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir.

3.2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 13. maddesi uyarınca tapuda kayıtlı taşınmaz mal: A) Kayıt sahibi veya mirasçıları zilyet bulunuyorsa; a) Kayıt sahibi adına, b) Kayıt sahibi ölmüş ise mirasçıları adına, c) Mirasçılar tayin olunamazsa, ölü olduğu yazılmak suretiyle kayıt sahibi adına…tespit olunur.

3402 sayılı Kadastro Kanunu 14. maddesi “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi, "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir." hükümlerini içermektedir.

3.3. Değerlendirme

Davalı Hazine temsilcisinin çekişmeli 152 ada 68 ve 71 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece, dava konusu 152 ada 68 pasrsel sayılı taşınmazın davacı tarafın dayandığı 14.10.1954 tarih 4 sıra nolu tapu kaydının kapsamında, dava konusu 152 ada 71 parsel sayılı taşınmazın davacı tarafın dayandığı 14.10.1954 tarih 2 sıra nolu tapu kaydının kapsamında kaldığı, kayıt miktarı fazlası kısım için ise davacı tarafın zilyet olduğu kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır.

Davacı taraf hem tapu kaydına hem de zilyetlik hükümlerine dayanarak dava açmıştır. Dosya kapsamından, davacı tarafın dayandığı tapu kaydının, kadastro sırasında

başka bir taşınmaza uygulanmadığı ve tapunun ilk geldisinin mütegayyip eşhastan ve ermeni milletinden metruken Hazineye intikal ettiği, Hazineden davacıların mirasbırakanına satıldığı ve satılırken miktar fazlası Hazineye ait olmak üzere şerh verilerek tapuya bağlandığı sabittir. Tapu kayıtları “taş-ark-yol-çay-dere” hudutları itibariyle gayri sabit hudutlu olup, tapu kaydının miktar fazlasının zilyetlikle kazanılamayacağı anlaşıldığına göre; Mahkemece, dava konusu 68 ve 71 parsel sayılı taşınmazlara davacı tarafın dayanak tapu kayıtları usulünce kapsam tayin edilerek, kayıt miktarı kadar yerin davacılar adına, miktar fazlasının ise Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olmuştur.

Davalı ...’nın çekişmeli 152 ada 3 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece dava konusu 152 ada 3 parsel sayılı taşınmazın, davacı tarafın dayandığı 14.10.1954 tarih 3 sıra nolu tapu kaydının kapsamında kalmadığı, bu tapu kaydının dava dışı 152 ada 69 parsel sayılı taşınmaza uyduğu, davacı tarafın dayandığı 1936 tarih 410 nolu vergi kaydının dava konusu 152 ada 3 parsel ile dava dışı 152 ada 2 ve 69 parsel sayılı taşınmazları kapsadığı, çekişmeli taşınmazın davacıların murisi ..., ... ve... tarafından birlikte Hazineden satın alınıp yapılan taksim sonucu davacı tarafa düştüğü, davacı tarafın zilyet olduğu kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır.

Davacı taraf hem tapu ve vergi kaydına hem de zilyetlik hükümlerine dayanarak dava açmıştır. Mahkemenin çekişmeli taşınmazın dayanak vergi kaydının kapsamında kaldığına ilişkin vardığı sonuç doğrudur.

Vergi kaydında malik, davacı tarafın murisi ile davalı tarafın murisidir. Vergi kaydına itibar edilebilmesi için zilyetlikle birleşmesi gerekmektedir. dosya kapsamında toplanan delillerden, keşifte dinlenen mahalli bilirkişilerin ortak beyanlarından vergi kayıt malikleri arasında yapılan taksime göre çekişmeli taşınmazın davalı taraf...’nın murisi ...,ya düştüğü, ...’nın uzun süre zilyet olduğu, vefat edince zilyetliğin mirasçılarına geçtiği ve halen...’nın mirasçıları tarafından kullanıldığı sabittir.

Dolayısıyla davacı taraf yararına 3402 sayılı Yasa'nın 14. maddesinde yer alan zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleştiği kanıtlanamadığından, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olmuştur.

V.SONUÇ

Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine ile davalı ...’nın temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.05.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.