"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : KONYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : KADINHANI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesince verilen 11/01/2021 tarihli ve 2020/982 Esas 2021/51 - Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar, 113 ada, 24, 25, 26, 71 ve 72 parsel sayılı taşınmazların kök mirasbırakanları ... adına kayıtlı iken ölümü ile çocukları ..., Ayşe, ... ve ...’e intikal ettiğini, bunlardan ...’nin mirasçı bırakmaksızın bekar olarak öldüğünü, kendilerinin ... mirasçıları olduğunu, bahse konusu taşınmazların bulunduğu bölgede kadastro çalışmaları yapılırken tespit ve tescil işleminin ... ve ... mirasçıları adına yapıldığını, kendi mirasbırakanları ...’den intikal eden payların adına tespit ve tescil edilmediğini, bu haliyle yapılan tespit ve tescil işleminin hatalı olduğunu ileri sürerek, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile kök mirasbırakan ... mirasçıları adına payları oranında tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalılar, dava konusu taşınmazların mirasbırakanlarına ait olduğunu, kök mirasbırakan ...’dan intikal eden yerlerden olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 03/03/2020 tarihli ve 2019/96 E., 2020/33 K. sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazların kadastro tespit tutanaklarının 16/07/2007 tarihinde kesinleştiği, 3402 Sayılı Kadastro Kanunu'nun 12. Maddesinde 30 günlük ilan süresi geçtikten sonra, dava açılmayan kadastro tutanaklarına ait sınırlandırma ve tespitlerin kesinleşeceği, bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamayacağı ve dava açılamayacağının düzenlendiği, kadastro tespiti öncesi nedene dayalı olarak kadastro tutanaklarının kesinleştiği 16/07/2007 tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 14/05/2019 tarihinde eldeki davanın açılması nedeniyle davanın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi gereğince reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.İstinaf Nedenleri
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle, dava konusu taşınmazların evveliyatında kök mirasbırakan ...'ya ait olduğunu, davalılar tarafından intikal işlemlerinin davacıların mirasbırakanın yer almadığı veraset ilamı ile yapıldığını, tescil işleminin bu haliyle hatalı olduğunu, Mahkemece yanlış nitelendirme ile davanın kadastro tespiti sonucunda ikame edilen tapu iptali ve tescil davası olarak değerlendirildiğini ve bu şekilde sonuca gidildiğini, bu şekilde yapılan nitelendirmenin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemişlerdir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Konya Bölge Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 11/01/2021 tarihli 2020/982 Esas 2021/51 Karar sayılı kararıyla; kök mirasbırakan ...'nun kadastro tespitinden sonra öldüğü ve tereke üzerinde mirasçıların Türk Medeni Kanunu'nun 539. maddesi gereğince ölüm tarihinde hak sahibi oldukları, davaya konu taşınmazların kadastro tespitinin doğrudan davalılar adına yapıldığı ve kadastro tespitine karşı 10 yıllık hakdüşürücü süre içerisinde dava açılmadığı, eldeki davada tespite dayanak olan tapu kayıtlarında malik olarak görünen mirasbırakanın bir kısım mirasçıların mirasçılığının gizlendiğinin iddia edildiği, öne sürülen iddiaların tespit öncesi hukuki sebeplere dayalı olduğu, davanın açılış tarihi olan 14/05/2019 tarihine kadar 3402 Sayılı Kadastro Yasası'nın 12/3 maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların davacılar ve davalıların kök mirasbırakanı ...’dan intikal ettiğini, kök mirasbırakan ...’ın ölümü ile geride çocukları ..., ..., ... ve ...’ın kaldığını, daha sonra mirasçılardan ...’nin mirasçı bırakmadan öldüğünü, dava konusu taşınmazların bulunduğu bölgede kadastro çalışması yapılırken kendi mirasbırakanları ...’in yer almadığı kök mirasbırakan ...’a ait veraset ilamına göre davalılar adına tespit ve tescil işleminin sağlandığını, bu nedenle ikame edilen davanın kadastro öncesi nedene dayanmadığını, bu gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararının bozulmasını istemişlerdir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3.2.1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi "Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz." hükmünü içermektedir.
3.3. Değerlendirme
Bölge Adliye Mahkemesince her ne kadar ketmi verese olarak hukuki nitelendirme yapılmış ise de, taşınmazların evveliyatında davalılar adına tapulu olduğu, davanın kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olduğu gözetilerek, bu gerekçeyle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.
VI. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle; davacıların yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı 21,40 TL bakiye onama harcının davacılardan alınmasına, 20/04/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.