"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, süresi içinde dahili davalı vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 21/06/2022 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... ve vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı vekili Avukat ... geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı, dosya incelenerek gereği görüşüldü:
I. DAVA
Davacı, 219 parsel sayılı taşınmazını davalı ve arkadaşlarının çeşitli vaatleri ve gerçek dışı söylemleriyle kandırılması sonucu 01.05.2007 tarihinde ve satış suretiyle dava dışı ...'a temlik ettiğini, bilahare taşınmazının 29.05.2007 tarihinde ...'ya, 4.6.2007 tarihinde de davalıya aynı yolla intikal ettirildiğini öğrendiğini, hile nedeniyle gerçek iradesini yansıtmayan temlik geçersiz olduğu gibi davalının da taşınmazı muvazaalı işlemlerle ele geçirdiğini ileri sürerek, tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur.
II. CEVAP
Davalı ..., davaya yanıt vermemiş, aşamada ölümü üzerine mirasçısı ... davaya dahil edilmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece, davacının taşınmazı devretme niyetinin olmadığı, davacının yüksek gelir vaadi ile kandırılmak suretiyle taşınmazın devrinin sağlandığı ve kısa süreli temliklerle taşınmazın davalıya temlik edildiği, iddanın sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1. TemyizYoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
2. Bozma Kararı
Dairece ‘‘...taraf teşkilinin sağlanması Anayasa'nın 90/son maddesi delaletiyle AİHS'nin 6. maddesi ve Anayasa'nın 36. maddesi hükmü uyarınca adil yargılanma hakkının da bir gereğidir. Bu durumda dava dilekçesinin tebliğinin yöntemine uygun olduğu söylenemez. Bunun sonucu olarak davalının eldeki davada savunma hakkını kullanamadığı ortadadır. O halde, usulüne uygun olarak dava dilekçesinin tebliği, taraf teşkili sağlandıktan sonra yanların gösterecekleri kanıtların toplanması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği’’ gerekçesi ile karar bozulmuştur.
3.Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemece, davacının şikayeti üzerine davalı ile birlikte hareket eden sanıklar hakkında açılan kamu davası sonunda ölen davalı dışında diğer sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçlarından cezalandırılmalarına karar verildiği, dava konusu taşınmazın devri nedeniyle davacıya herhangi bir ödeme yapıldığının kanıtlanmadığı, davalı ile dava dışı kişilerin davacıya yüksek gelir vaadinde bulunmak suretiyle taşınmaz devrini sağladıkları, davacının iradesinin fesada uğratıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde dahili davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
5. Temyiz Nedenleri
Dahili davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; İdeal Gayrımenkul adı altında emlak işleri yapan ve tanık olarak dinlenen ...’nın ifadesinin dikkate alınmadığını, davalı ...’a dava konusu taşınmazı komisyon karşılığında satışa sunan ve tüm alım satım işlerinde tanık olan kişilerin beyanları ile de sabit olduğu üzere dava dışı 268 ada 2 parselin takas olarak Mustafa Yardımcı'ya satıldığını, ek olarak 300.000,00TL para vermek suretiyle taşınmazın davalı ... tarafından alındığını, satış bedelinin ödendiğini, eksik inceleme ile karar verildiğini, dahili davalının ileri sürülen olaylar ile bir ilgisinin bulunmadığını ve iyiniyetli olduğunu belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
6. Gerekçe
6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; hile hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
6.2. İlgili Hukuk
Hile (aldatma), genel olarak bir kimseyi irade beyanında bulunmaya, özellikle sözleşme yapmaya sevk etmek için onda kasten hatalı bir kanı uyandırmak veya esasen var olan hatalı bir kanıyı koruma yahut devamını sağlamak şeklinde tanımlanır. Hatada yanılma, hilede ise yanıltma söz konusudur. 6098 s. Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 36/1. maddesinde açıklandığı üzere taraflardan biri diğer tarafın kasıtlı aldatmasıyla sözleşme yapmaya yöneltilmişse yanılma (hata) esaslı olmasa bile aldatılan taraf için sözleşme bağlayıcı sayılamaz. Değinilen koşulların varlığı halinde aldatılan taraf hakkını kullanmak suretiyle hukuki ilişkiyi geçmişe etkili (makable şamil) olarak ortadan kaldırabilir ve verdiği şeyi geri isteyebilir.
6.2.2. Hile her türlü delille ispat edilebileceği gibi iptal hakkının kullanılması hiç bir şekle bağlı değildir. Aldatmanın öğrenildiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde karşı tarafa yöneltilecek bir irade açıklaması, defi yahut dava yoluyla da kullanılabilir.
6.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinin yerinde bulunmasına (IV.2) numaralı paragrafta açıklanan ve hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak yazılı şekilde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.
V. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle; dahili davalı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, 20.11.2021 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davacı vekili için 3.815.00 TL duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 39.653,97 TL bakiye onama harcının temyiz eden dahili davalıdan alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.