"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ÇANKIRI 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TENKİS
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, tenkis davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın kabulüne ilişkin kararın, davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; istinaf başvurusu kabul edilmiş, İlk Derece Mahkemesi kararı HMK'nın 353/1.b.2. maddesi gereği kaldırılarak davanın kabulüne dair verilen karar davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosyadaki belgeler incelenerek gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar, mirasbırakan babaları Mehmet Büyükcebeci’nin 115 ada 160 parsel sayılı taşınmazını davalı ...’a, 270 ada 5 parselini davalı ...’a ve 216 ada 148, 165 ada 75, 214 ada 44 ve 214 ada 47 parsel sayılı taşınmazlarını davalı oğlu Halim’e satış suretiyle temlik ettiğini, davalılar ...ve ....’ın mirasbırakanın ...’den olma torunları olduğunu, mirasbırakanın taşınmaz satmaya ihtiyacı olmadığı gibi satış bedelleri ile gerçek değerler arasında fahiş fark bulunduğunu, anılan temliklerin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile muris adına tesciline, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemişlerdir
II. CEVAP
Davalılar, mirasbırakanın tek geçim kaynağının emekli maaşı olduğunu ve masraflarını karşılamaya yetmediğini, taşınmazların bedeli karşılığında satıldığını ve alım güçleri bulunduğunu, işlemlerin muvazaalı olmayıp mal kaçırma amacı bulunmadığını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Çankırı 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 25/04/2019 tarihli ve 2016/466 E., 2019/209 K. sayılı kararıyla; mirasbırakan Mehmet Büyükcebeci'nin taşınmazları davalılara devretmesini gerektirir haklı ve makul bir sebebi bulunmadığı, ölümünden evvel davacılardan ... ile arasının iyi olmadığı hususları gözetilerek tapuda yapılan temliklerin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.İstinaf Nedenleri
Davalılar vekili, davanın kabulüne ilişkin gerekçenin soyut nitelikte olduğunu, murisin tek geçim kaynağının emekli maaşı olduğunu, duyumlara dayalı beyanların esas alınmasının hukuka aykırı olduğunu, murisin başka taşınmazları bulunduğunu, mal kaçırma amacı bulunması halinde diğer taşınmazlarını da devredeceğini, davalıların taşınmazları alım güçleri bulunduğunu, tanık ve mahalli bilirkişi beyanlarının yanlı olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin 09/12/2021 tarihli ve 2019/1810 E., 2021/2307 K., sayılı kararıyla; mirasbırakan ....'nin maliki olduğu 4 adet taşınmazını davalı oğlu Halim'e, 572 (yeni 115 ada 160) parsel sayılı taşınmazı davalı torunu ...'a, 270 ada 5 parsel sayılı taşınmazdaki 37/40 payını davalı torunu ...'a satış suretiyle temlik ettiği, emekli olduğu ve sosyal güvencesi bulunduğu, toplam 6 adet taşınmazını satmasını gerektirir durumu bulunmadığı, taşınmazların gerçek değeri ile akitlerde gösterilen değerler arasında fahiş fark bulunduğu, temlik tarihleri itibariyle davalıların alım güçleri bulunduğu yöndeki savunmanın kanıtlanamadığı, muris ile davacı oğlu İsmail arasında soğukluk bulunduğu, anılan hususlar toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı ile birlikte değerlendirildiğinde, çekişme konusu taşınmazların satış suretiyle gerçekleştirilen temlikinin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu belirlenerek davanın kabulüne karar verilmiş olmasında isabetsizlik olmadığı, ancak çekişme konusu 270 ada 5 parsel sayılı taşınmazda muris tarafından davalı ...'a 08/09/2015 tarihli resmi akit ile 37/40 pay temlik edildiği gözetilmeden, adı geçen davalının dava dışı kişiden edindiği payı da kapsayacak şekilde hüküm kurulmuş olması ve çekişme konusu taşınmazların dava tarihindeki değeri üzerinden harcın hüküm altına alınması gerekirken temlik tarihlerindeki değerlere göre harç alınmış olmasının doğru olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1.b.2 maddesi gereğince kabulüne karar verilmiş, değinilen hususlar düzeltilmek suretiyle yeniden hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davalılar vekili, mirasbırakanın dava konusu taşınmazları sattığı tarihlerde tek geçim kaynağının emekli maaşı olduğunu, bakım masraflarını karşılamaya yetmediği için taşınmazları satmak zorunda kaldığını, davalıların alım gücü bulunduğunu, satış bedelinin elden nakden ödendiğini, mal kaçırma ve muvazaa bulunmadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3.2.1.Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. (Borçlar Kanunun 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
3.3. Değerlendirme
(IV/3.) no.lu paragraftaki gerekçeler yerinde bulunmakla, dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinin yerinde bulunmasına göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.
VI. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 27.472,10 TL bakiye onama harcının davalılardan alınmasına, 13/09/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olmak üzere karar verildi.