Logo

1. Hukuk Dairesi2022/3067 E. 2024/902 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazlar üzerinde davacıların zilyetlik ve tapu kaydına dayanarak tapu iptali ve tescil talepleri.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazların Hazine'nin hüküm ve tasarrufu altında, ekonomik yarar sağlanabilir nitelikte olup, davacıların zilyetliğini ispatlayamamaları ve imar-ihya faaliyetinde bulunmadıkları gözetilerek yerel mahkemenin ret kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/98 E., 2020/57 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 16.Hukuk Dairesinin 22.11.2019 tarihli 2016/14956 Esas 2019/7623 Karar sayılı kararı ile usulden bozulmasına karar verilmiştir.

Bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın reddine dair verilen karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde, ... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucu 133 ada 27, 28 ve 32 parsel sayılı taşınmazların Hazine adına tespit ve tescil edildiğini, bu tescilin hatalı olduğunu ileri sürerek tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava konusu taşınmazın Hazine adına olan tapu kaydının iptali ve davacılar adına tapuya tescilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili yargılama sırasında, davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Kiğı Asliye Hukuk Mahkemesinin 17.06.2016 tarih ve 2014/130 Esas 2016/90 Karar sayılı kararıyla, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz talebinde bulunmuştur.

B. Bozma Kararı

Yargıtay ( Kapatılan ) 16. Hukuk Dairesinin 22.11.2019 tarih ve 2016/14956 Esas 2019/7623 Karar sayılı ilamı ile; " 6100 sayılı HMK’nın 297 inci maddesinin (b) bendine göre tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile varsa kanuni temsilcisi ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerinin karar başlığında eksiksiz olarak gösterilmesinin zorunluğu olduğu halde Mahkemece davacılardan ...’ın gerekçeli karar başlığında taraf alarak gösterilmediği belirtilerek..." bozma nedenine göre sair yönler incelenmeksizin karar bozulmuştur.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen karar

Kiğı Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.09.2020 tarih ve 2019/98 Esas 2020/57 Karar sayılı kararıyla; bu tapu kaydının mevki itibarı ile dava konusu taşınmazlara uymadığı, dayanak tapu kaydının dava konusu 27 ve 28 parsel ile birlikte dava dışı 29 parsele de uygulanması talep edilmiş olup, tapu kaydının miktarının 2 dönüm olduğu, 29 parsel sayılı taşınmazın senetsizden, dayanak tapu miktarının çok üstünde bir miktar ile davacı ... ve ...'ın eşi ... adına tespit ve tescil gördüğü, gayri sabit hudut ihtiva eden tapu kaydının miktar itibarı ile dava konusu 27-28 parsel sayılı taşınmazları kapsamadığı, tapu kaydı hudutları itibarı ile 27-28 parsel sayılı taşınmazlara uymadığı, mahkeme gözlemi, alınan ziraat bilirkişi raporu ve taşınmazlara ait dosya içerisinde yer alan fotoğraflar birlikte değerlendirildiğinde, 27-28-32 parsel sayılı taşınmazlarda imar ve ihya olgusunun bulunmadığı, ekonomik amaca uygun olarak sürdürülen zilyetliğe ilişkin bir kanıtın da olmadığı, zira arazi yapısının da buna mani olacak niteliklere haiz olduğu, bu taşınmazların Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan, özel mülkiyete konu edilemeyecek taşınmazlardan olduğu, ayrıca 32 parsel sayılı taşınmaz yönünden davacı tanığı beyanlarının dahi bu taşınmazın davacılara ait olmadığı yönünde olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

D. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz talebinde bulunmuştur.

E.Temyiz Nedenleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle, ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tanıklar tarafından, dava konusu taşınmazlarda davacıların mirasbırakanlarının zilyet olduğunun beyan edildiğini, davacıların terör nedeniyle yurt dışına çıkmaları sebebiyle kendi hesaplarına tasarrufta bulunmak üzere taşınmazları ... isimli kişiye teslim ettiklerini, bu kişinin taşınmazlardaki otları biçmek ve taşınmazları ekmek suretiyle tasarrufu devam ettirdiğini, taşınmazların özel mülk konusu olduğunu ve davacıların dayanak tapu kaydının kapsamında kaldığını, taşınmazların bulunduğu bölgenin terör nedeniyle yıllardan beri boşalmış olması, yağışlar ve arazinin meyilli olması nedeniyle dava konusu taşınmazların erozyona uğradığını, kadastro çalışmaları esnasında 133 ada 26, 29,31,32 nolu parsellerin dava konusu taşınmazlar ile aynı nitelikte olmasına rağmen zilyetleri adına tapuya tescil edildiğini,hükme esas alınan ziraat bilirkişi raporunda; hem taşınmazların komşu parseller ile aynı özellikte olduğunun hem de mera vasfında olduğunun belirtildiğini, bu durumu kendi içinde çelişki oluşturduğunu belirterek ve resen tespit edilecek nedenlerle kararın bozulmasını talep etmiştir.

F. Gerekçe

1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190 ıncı maddesi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu 13, 14, 20 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6 ve 713/1 inci maddeleri

3. Değerlendirme

Kadastro sonucu, ... köyü çalışma alanında bulunan 133 ada 27, 28 ve 32 parsel sayılı sırasıyla 5.817.89, 15.722,95 ve 5.191,39 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazlar, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve ekonomik yarar sağlanması mümkün olan yerlerden olduğu, kimsenin mülkiyet iddiasında bulunmadığı belirtilerek ham toprak ve tarla vasfı ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir.

Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2 maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nın uygulanacağı davalar yönünden HUMK’nın 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 368,30 TL bakiye onama harcının davacılardan alınmasına,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

06.02.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

...