"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tespit harici bırakılan taşınmazın tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 01.10.2019 tarihli 2018/2446 Esas 2019/5927 Karar sayılı kararı ile taraf teşkili ve yasal ilan yönünden bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalılar; Hazine vekili, ... vekili ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; ... ilçesi, Tekevler Mahallesi çalışma alanında bulunan ve yapılan kadastro çalışmalarında tespit harici bırakılan taşınmazın bir kısmına davacının malik sıfatıyla zilyet olduğunu ileri sürerek imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle bu kısmın davacı ... tapuya tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar Hazine vekili, ... vekili ve ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekilleri ayrı ayrı davanın reddini savunmuşlardır.
III. MAHKEME KARARI
... Asliye Hukuk Mahkemesinin 09.07.2013 tarihli ve 2011/649 E., 2013/667 K. sayılı kararıyla, davanın kabulüne, 31.10.2012 tarihli fen bilirkişi raporunda A harfi ile gösterilen 838,00 m2 lik bölümün davacı ... tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili ve davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Bozma Kararı
Yargıtay (kapatılan) 16.Hukuk Dairesinin 27.12.2013 tarihli ve 2013/13399 Esas, 2013/13625 Karar sayılı kararıyla, “...yapılan araştırma ve incelemenin hüküm için yeterli bulunmadığı... Mahkemece, dava konusu taşınmaza ait en eski ve en yeni uydu fotoğrafları ile komşu taşınmazlara ait dayanak bilgi ve belgelerin getirtilmesi, çekişmeli taşınmazın ne zaman hangi sebeple kadastro harici bırakıldığı ve tapu müdürlüğünden fen bilirkişisi tarafından düzenlenen haritanın bir örneği eklenerek çekişmeli taşınmaz hakkında başkaca dava açılıp açılmadığının sorulması, dava konusu taşınmazların başında yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, fen, jeodezi ya da fotogrametri uzmanı harita mühendisi bilirkişi ve 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu huzuruyla yeniden keşif yapılması, keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından taşınmazın öncesinin ne olduğu, taşınmaz üzerinde zilyetliğin bulunup bulunmadığı, zilyetliğin hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği, imar ihyaya konu olup olmadığı, konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirldiği gibi hususların etraflıca sorulup somut ve maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılması, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın halihazır ve önceki niteliği ile üzerinde ekonomik amaca uygun zilyetlik bulunup bulunmadığı, ekonomik amaca uygun zilyetlik varsa hangi tarihten beri ve hangi tasarruflar ile sürdürüldüğü, imar-ihyaya konu olup olmadığı, olmuşsa hangi tarihte tamamlandığı, taşınmazın kullanım durumunu ve zilyetlik süresini kesin olarak belirleyen taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş ve sınırları işaretlenen fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınması, fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, ayrıntılı rapor ve harita düzenlettirilmesi ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği..." hüküm bozulmuştur.
C. Bozma Sonrası Mahkeme Kararı
... Asliye Hukuk Mahkemesinin 21.12.2017 tarihli ve 2014/317 E., 2017/916 K. sayılı kararıyla; davanın kabulüne, 13.12.2016 tarihli fen bilirkişi raporunda A1 harfi ile gösterilen 412,83 m2 lik bölümün davacı ... tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
D. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili ve davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
E. Bozma Kararı
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 01.10.2019 tarihli ve 2018/2446 Esas, 2019/5927 Karar sayılı kararıyla, ".... Büyükşehir Belediye Başkanlığına husumet yaygınlaştırılıp dava dilekçesi ve duruşma günü yöntemine uygun şekilde tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanması, kadastroca tescil harici bırakılan yerler için açılan tescil davalarında TMK’nın 713/4 ve 5. fıkraları gereğince keşif sonucu elde edilen bilirkişinin rapor ve krokisine göre gerekli ilanların yöntemine uygun yapılması bundan sonra tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin tüm deliller toplanıp değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği" belirtilerek hüküm bozulmuştur.
F. Bozma Sonrası Mahkeme Kararı
... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 15.11.2021 tarihli 2020/15 E., 2021/358 K. sayılı kararıyla, dosya kapsamından (A1) harfiyle gösterilen taşınmazın tarımsal alan olarak kullanıldığı, taşınmaz üzerinde imar planının onaylandığı 23.08.2019 yılına kadar davacı yararına 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddelerinde belirtilen imar-ihya ile taşınmaz edinme şartlarının gerçekleştiği, olağanüstü zamanaşımı yoluyla iktisap şartlarının davacı yararına gerçekleşmiş olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 13/12/2016 tarihli fen bilirkişi raporunda A1 harfi ile gösterilen 412,83 m2 lik bölümün davacı ... tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
G. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili, davalı ... vekili ve ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
Ğ. Temyiz Sebepleri
Davalı Hazine temsilcisi temyiz dilekçesinde özetle; kabul kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, bozma gereklerinin tam olarak yerine getirilmediğini, eksik araştırma ve inceleme ile karar verildiğini, taşınmazın yol ve taşlık olması nedeni ile açılan davanın reddine karar verilmesi ve Hazine adına tesciline karar verilmesi gerektiğini belirterek ve resen tespit edilecek nedenlerle kararın bozulmasını talep etmiştir.
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olup zilyetlikle kazanılamayacağını, zilyetlik süresinin dolmadığını, zilyetliğin kesintiye uğradığını, yapılan araştırma ve incelemenin yetersiz olduğunu belirterek ve resen tespit edilecek nedenlerle kararın bozulmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin yetersiz olduğunu, bozma ilamının gereklerinin yerine getirilmediğini, davacı tarafın davasını ispat edemediğini, dava konusu taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmesi gerektiğini belirterek ve resen tespit edilecek nedenlerle kararın bozulmasına karar verilmesini istemiştir.
H. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddelerine dayalı tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun
190. maddesi şöyledir; "İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir."
4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun
6. maddesi şöyledir; "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür." şeklinde yer alan hükümlerle, açılmış bir davada ispat yükünün kural olarak davacıya yüklendiği tartışmasızdır.
4721 sayılı ... Medeni Kanunu’nun
713/1. maddesi şöyledir; "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir."
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun
14. maddesi şöyledir; “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüz ölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun
17. maddesinin ilgili kısımları şöyledir; “Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14. maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazine adına tespit edilir. İl, ilçe ve kasabaların imar planının kapsadığı alanlarda kalan taşınmaz mallarda bu hüküm uygulanmaz."
3. Değerlendirme
Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2 maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un uygulanacağı davalar yönünden HUMK’un 428. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, bozma kararına, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı tarafın temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
V. KARAR
Açıklanan nedenlerle
Davalılar; Hazine vekili, ... vekili, ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 109,70 TL bakiye onama harcının temyize gelen davalı ... Başkanlığından ve davalı ... Başkanlığından ayrı ayrı alınmasına,
492 sayılı Harçlar Kanunun değişik 13. maddesinin “j” bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
25.04.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.