Logo

1. Hukuk Dairesi2022/3579 E. 2022/7015 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın ölümünden kısa süre önce oğluyla yaptığı ölünceye kadar bakma akdine dayalı taşınmaz temlikinin muris muvazaası içerip içermediği.

Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın temlik ettiği taşınmazların değerinin malvarlığının büyük bir kısmını oluşturması ve ölümünden kısa süre önce gerçekleşmesi mirasçılardan mal kaçırma amacı taşıdığının kabulüne ve bozma kararına uyularak davanın kabulüne, tapu iptali ve tescile karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tenkis davasında bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne ilişkin verilen karar, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar, mirasbırakanları...’in çekişme konusu 813, 660, 632, 634, 646 ve 24 parsel sayılı taşınmazlarını oğlu olan davalıya ölünceye kadar bakma akdi ile devrettiğini, temliklerin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ile mirasbırakan adına tesciline, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemişler, bu taleplerini mirasçılık payları oranında iptali ile adlarına tesciline, bu kabul edilmediği takdirde, tasarrufların saklı payları oranında tenkisine şeklinde ıslah etmişlerdir.

II. CEVAP

Davalı, bakım borcunun yerine getirildiğini, temliklerin muvazaalı olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 24/11/2014 tarihli ve 2013/40 E., 2014/381 K. sayılı kararıyla; temliklerin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunun ispatlanamadığı, tenkis istenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Bozma Kararı

Dairenin 11/10/2017 tarihli ve 2015/2636 E., 2017/5222 K. sayılı kararıyla; ''...mirasbırakan.....’in, dava konusu taşınmazları ölümünden 27 gün önce davalı oğlu ...’e ölünceye kadar bakma akdi ile temlik ettiği, mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde temlike konu edilen taşınmazların akit tarihindeki değerleri toplamının 134.819,00 TL miras bırakanın temlik dışı taşınmazlarının 27.361,00 TL değerinde olduğunun belirlendiği, bu durumda temlik edilen taşınmazların toplam değerinin tüm mamelekine oranının makul karşılanabilecek sınırı aşarak miras bırakanın hak dengesini gözetmediği anlaşıldığından, mirasbırakanın ölümünden çok kısa süre önce davalıya yaptığı temliklerin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu ispatlandığından, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.'' gerekçesiyle mahkeme kararı bozulmuş, davalı vekilinin karar düzeltme isteği ise Dairenin 16/09/2020 tarihli ve 2019/96 E., 2020/4114 K. sayılı kararı ile reddedilmiştir.

3. Mahkemece Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 19/11/2020 tarihli ve 2020/388 E., 2020/471 K. sayılı kararıyla; bozma kararında belirtilen gerekçe benimsenmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

5. Temyiz Nedenleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, Yargıtay kararında isabet olmadığını, hakkaniyete ve dosyanın gerçeklerine aykırı olduğunu, bakım görevinin yerine getirildiğinin ispatlandığını, bu durum karşısında mal orantısı yapmanın hakkaniyet ile bağdaşmadığını, bakım sözleşmesi gereği mirasbırakan için masraf yapıldığını, davanın tereke temsilcisi tarafından takip edilmediğini, tereke temsilcisi.....olduğu halde görevi sonlandırılan ...'in karar başlığında gösterilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, tereke temsilcisi kendini vekil ile temsil etmediği halde davacıların davada temsil yetkisi olmadığından, vekalet ücreti takdir edilmesinde isabet bulunmadığını bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

6. Gerekçe

6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tenkis istemine ilişkindir.

6.2. İlgili Hukuk

Hemen belirtmek gerekir ki, bakıp gözetme koşulu ile yapılan temliki işlemin geçerliliği için sözleşmenin düzenlendiği tarihte bakım alacaklısının özel bakım gereksinimi içerisinde bulunması zorunlu değildir. Bu gereksinmenin sözleşmeden sonra doğması ya da alacaklının ölümüne kadar çok kısa bir süre sürmüş bulunması da sözleşmenin geçerliliğine etkili olamaz.

Kural olarak, bu tür sözleşmeye dayalı bir temlikin de muvazaa ile illetli olduğunun ileri sürülmesi her zaman mümkündür. En sade anlatımla muvazaa, irade ile beyan arasında kasten yaratılan aykırılık olarak tanımlanabilir. Böyle bir iddia karşısında, asıl olan tarafların akitteki gerçek ve müşterek amaçlarının saptanmasıdır. (TBK m. 19 (BK m. 18)). Şayet bakım alacaklısının temliki işlemde bakıp gözetilme koşulunun değil de, bir başka amacı gerçekleştirme iradesini taşıdığı belirlenirse (örneğin mirasçılarından mal kaçırma düşüncesinde ise), bu takdirde akdin ivazlı (bedel karşılığı) olduğundan söz edilemez; akitte bağış amacının üstün tutulduğu sonucuna varılır. Bu halde de Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı olayda, uygulama yeri bulur.

6.3. Değerlendirme

Dosya içeriğine, toplanan delillere, delillerin takdirinin yerinde oluşuna, (IV./2.) no.lu paragrafta yer verilen hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılmasına, (IV./3.) no.lu paragrafta yer verilen Mahkeme kararının dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

V. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle; davalının yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4.474,74 TL bakiye onama harcının hükmü temyiz eden davalıdan alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.