Logo

1. Hukuk Dairesi2022/3691 E. 2023/4784 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalı adına tescil edilen taşınmazın, davacılar tarafından kadastro öncesi nedene dayanarak tapu iptali ve tescil davası açılması üzerine, 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın davalı adına tespitinin kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2019/2487 E., 2022/606 K.

DAVA TARİHİ : 26.04.2019

HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Feke Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/77 E., 2019/115 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar, Adana ili, Feke ilçesi, Kayadibi Mahallesi 109 ada 31 parsel sayılı taşınmaz dedelerine aitken onun tarafından sağlığında babalarına verildiğini, ancak davalı ...'nin bu durumu bilmesine rağmen kadastro çalışmaları sırasında taşınmazı kendi adına tespit ve tescil ettirdiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı, hak düşürücü sürenin dolduğunu, davacıların dava konusu taşınmazda haklarının bulunmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3 üncü maddesindeki 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar vekili, dava dilekçesindeki iddialarını tekrarlayıp hak düşürücü sürenin dolmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla

; İlk Derece Mahkemesince verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1.b.1 inci maddesi uyarınca davacılar vekilinin istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili, istinaf dilekçesindeki itiraz nedenlerini yineleyerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kadastro çalışmaları sırasında Adana ili, Feke ilçesi, Kayadibi Mahallesi 109 ada 31 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına tespit gördüğü, tespitin 07.06.2007 tarihinde kesinleştiği, davanın 26.04.2019 tarihinde açıldığı, dava tarihi itibariyle 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşılmaktadır.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 189,15TL bakiye onama harcının temyiz edenlerden alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.09.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.