Logo

1. Hukuk Dairesi2022/3732 E. 2022/6884 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hile nedeniyle tapu iptali ve tescil davasında, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığı ve iddianın ispatlanıp ispatlanmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının hileyi öğrendiği tarihten itibaren bir yıl içinde dava açtığı ve davalının bakma yükümlülüğünü yerine getirmediği iddiasının ispatlanamaması gözetilerek, mahkemenin davayı reddetme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE MAHKEMESİ : GEBZE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, alacak davasının, bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonucunda; Yerel Mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı mirasçısı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi;

I. DAVA

Davacı, yaşlı ve bakıma muhtaç olduğunu, davalı ...’nin ölünceye kadar bakacağı vaadiyle kandırması ve ısrarı neticesinde 4726 ada 10 parsel sayılı taşınmazını diğer davalı ...’i ara malik olarak kullanmak suretiyle ...’ye devrettiğini, devirlerin bedelsiz yapıldığını, taşınmazın giriş katında ikamet etmekte iken köye gitmesi fırsat bilinerek davalı ...’nin birkaç ay önce taşınmazı boşaltıp, taşınmaza evlendirdiği oğlunu yerleştirdiğini, davalının bakıp ilgilenmediğini, vaadlerini yerine getirmediğini ileri sürerek, tapu iptali ve tescile, mümkün olmazsa taşınmaz bedelinin satış tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiş davacının yargılama sırasında ölümü üzerine mirasçısı ... davayı sürdürmüştür.

II. CEVAP

Davalılar, davacının hiç bir zaman taşınmazın zemin katında ikamet etmediğini, satışların gerçek olduğunu, davacı ile aralarında yapılmış bir ölünceye kadar bakma sözleşmesinin bulunmadığını belirtip, davanın reddini savunmuşlar; davalı ...'ın yargılama sırasında ölümü üzerine mirasçıları davaya dahil edilmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Mahkemenin 19/01/2021 tarihli ve 2017/203 E., 2021/20 K. sayılı kararıyla; iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. Gerekçe ve Sonuç

Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 06/07/2021 tarihli 2021/832 E., 2021/961 K., sayılı kararıyla; 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmayan davanın esastan reddinin doğru olmadığı gerekçesiyle Yerel Mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm tesisi ile davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Bozma Kararı

Dairenin 01/12/2021 tarihli ve 2021/8608 E., 2021/7449 K. sayılı kararıyla; "...Somut olaya gelince, davacının, hileyi, torunu dava dışı Hacı'nın (davalı ...'nin oğlu) evlenip çekişme konusu taşınmazda ikamet etmeye başladıktan sonra davalının kendisine bakıp ilgilenmemesiyle öğrendiğini ileri sürdüğü, dava dışı....'nın 15.03.2016 tarihinde evlendiği, davacı tanığı İbrahim'in beyanında, davacı istemesine rağmen davalı ...'nin taşınmazı boşaltmayacağını söyleyip davacıyı kışın dışarı attıklarını belirttiği, eldeki davanın 28.04.2017 tarihinde açıldığı hususları birlikte değerlendirildiğinde, davacının sözleşmeden dönme iradesini hileyi öğrenme tarihinden itibaren 1 yıl içerisinde bildirdiği anlaşılmakla, davanın süresinde açıldığının kabulü gerekir. Hal böyle olunca; davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığı gözetilerek, araştırma ve inceleme yapılması, taraf delillerinin toplanması ve işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Kabule göre de, taşınmaz üzerindeki muhdesatın davacı tarafından yapıldığı hususunda taraflar arasında tartışma bulunmakla, dava değerinin tespitinde arsa ile muhdesat değerinin birlikte hesaplanması gerekirken yalnız arsa değerinin dikkate alınması da doğru değildir." gerekçesiyle bozulmuştur.

3. Bölge Adliye Mahkemesince Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar

Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 12/04/2022 tarihli ve 2022/171 E., 2022/540 K. sayılı kararıyla; iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı mirasçısı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

5. Temyiz Nedenleri

Davacı mirasçısı ... vekili, delillerin yeterince ve doğru şekilde değerlendirilmediğini, davalı olan oğlu...tarafından kendisine bakılıp gözetilmesi karşılığında bir daire temlik etmeyi kararlaştırdıklarını, ancak ....’nin İzmir'de olması nedeniyle kayınbirederi olan davalı ...’a satış suretiyle temlik edildiğini, ...’nin bakım, gözetim edimini ifa etmediği gibi davacıyı sokağa attığının dinlenen tanık beyanları ve tüm dosya kapsamı ile sabit olduğunu, ayrıca davalı yararına hükmedilen vekalet ücretinin hatalı olduğunu belirterek, kararın bozulmasını istemiştir.

6. Gerekçe

6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, hile hukuki nedenine dayalı tapu iptal tescil, olmazsa bedel istemine ilişkindir.

6.2. İlgili Hukuk

6.2.1. Hile (aldatma), genel olarak bir kimseyi irade beyanında bulunmaya, özellikle sözleşme yapmaya sevk etmek için onda kasten hatalı bir kanı uyandırmak veya esasen var olan hatalı bir kanıyı koruma yahut devamını sağlamak şeklinde tanımlanır. Hile her türlü delille ispat edilebileceği gibi iptal hakkının kullanılması hiç bir şekle bağlı değildir. Aldatmanın öğrenildiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde karşı tarafa yöneltilecek bir irade açıklaması, defi yahut dava yoluyla da kullanılabilir.

6.2.2. 6100 sayılı HMK’nın 190. maddesinde, "İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir."

6.2.3. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesinde, "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür." hükümlerine yer verilmiştir.

6.3. Değerlendirme

Dosya içeriğine, toplanan delillere göre hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak (V/3.) numaralı paragrafta yazılı şekilde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

VI. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle; davacı mirasçısı ... vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün HMK'nın 370. maddesi gereğince ONANMASINA, harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 20/10/2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olmak üzere karar verildi.