"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tapu iptali ile tescil istemli dava sonunda Bolu 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 10.02.2022 tarihli ve 2022/21 Esas ve 2022/89 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde, mirasbırakanı babası ...’in maliki olduğu 786 ada 13 parsel sayılı taşınmazdaki 4 ve 8 numaralı bağımsız bölümlerini dava dışı oğlu ...’ü vekil tayin etmek suretiyle ...’ün eşinin akrabaları olan davalılara temlik ettiğini, devirlerin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, miras payı oranında iptal ve adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar, iddiaların doğru olmadığını, taşınmazları bedelini ödeyerek satın aldıklarını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece, davalıların kötüniyetli olduklarının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Yukarıda belirtilen karara karşı süresi içinde davacı tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
2. Bozma Kararı
Dairenin 03.05.2016 tarihli ve 2014/11700 Esas, 2016/5502 Karar sayılı kararı ile “...davada ileri sürülen iddialar ile ilgili olarak tarafların gösterdikleri delillerin eksiksiz toplanması, mirasbırakanın satışa ihtiyacı olup olmadığı, davalıların alım gücü bulunup bulunmadığının saptanması, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davalarda asıl olanın mirasbırakanın iradesi olduğu hususu gözetilerek tüm delillerin yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda değerlendirilerek mirasbırakanın gerçek amaç ve iradesinin açıklığa kavuşturulması ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken anılan hususlar göz ardı edilmiş olması doğru değildir.” gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
3. Mahkemesince Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar
Mahkemece mal kaçırma amacının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
5. İkinci Bozma Kararı
Dairenin 12.10.2021 tarihli ve 2020/1849 Esas 2021/5437 Karar sayılı kararı ile “…Mirasbırakanın emekli olduğu ve temlik tarihinde mal satmayı gerektirecek önemli bir ihtiyacının ya da borcunun bulunmadığı, mirasbırakanın, ikinci eşi Naciye ile birlikte yaşarken dava dışı oğlu ...’ün (vekil) yanına yerleştiği, bu dönemde ...’ün vekil tayin edildiği ve taşınmazların davalılara devredildiği, satış bedelinin mirasbırakanın terekesinden çıkmadığı, mirasbırakan ile oğlu ...’ün, diğer mirasçılara göre daha yakın ve samimi bir ilişki kurduğu, kaldı ki davalı tanık beyanlarından anlaşılacağı üzere mirasbırakan ile diğer erkek çocukları ... ve ...’ın arasının, onların eşlerinden kaynaklanan nedenlerle iyi olmadığı, çekişmeli devir sonrası dairelerin kira gelirlerini oğul ...’ün almaya devam ettiği, nüfus kayıtlarına göre ... ile davalılar arasında, ...’ün eşinden kaynaklanan akrabalık bulunduğu bir bütün halinde değerlendirildiğinde, mirasbırakanın yaptığı temlik ile dava konusu bağımsız bölümleri davalıları ara malik kullanmak suretiyle ileri bir tarihte dava dışı ...’e kazandırmak amacıyla hareket ettiği, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu anlaşılmıştır. Hal böyle olunca, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir." gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
6. Mahkemesince Bozma Kararına Uyularak Verilen İkinci Karar
Mahkemenin 10.02.2022 tarihli ve 2022/21 Esas, 2022/89 Karar sayılı kararı ile; davanın kabulüne karar verilmiştir
7. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
8. Temyiz Nedenleri
Davalılar temyiz dilekçelerinde özetle, gerekçenin dosya ile uyumlu olmadığını, mirasçı olmadıklarını ve olaylarla bir alakaları olmadığını, iyi niyetli üçüncü kişi olduklarını, önceki kararların yerinde olduğunu, dosyaya yeni bir evrak girmediğini, büyük zarara uğrayacaklarını, tanıklarının ve delillerinin haklılıklarını gösterdiğini, davanın ...’e açılması gerektiğini, kötü niyetlerinin ispat edilemediğini, taşınmazı alacak ekonomik güçlerinin bulunduğunu, muris muvazaasının kendilerini ilgilendirmediğini, mirasçıların iç meselesi olduğunu ileri sürerek, kararın bozulmasını istemişlerdir.
9. Gerekçe
9.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ile tescili istemine ilişkindir.
9.2. İlgili Hukuk
9.2.1. Muris muvazaasında 01.04.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706 ncı, Türk Borçlar Kanunu'nun 237 nci (Borçlar Kanunun 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26 ncı maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
9.3. Değerlendirme
Dairenin (IV/5.) numaralı paragrafta belirtilen hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak (IV/6.) numaralı paragrafta belirtildiği şekilde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır
V. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle; davalıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 1.792,85 TL bakiye onama harcının davalılardan tahsiline, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.