Logo

1. Hukuk Dairesi2022/4499 E. 2023/7252 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, daha önce kadastro mahkemesinde verilen kesinleşmiş kararın, mirasçıları olan davacılar yönünden kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Kadastro mahkemesinde verilen ve kesinleşen kararın taraflarının, davacıların mirasçıları olduğu ve aynı taşınmazlar hakkında aynı konuda dava açıldığı, dolayısıyla kesin hükmün mirasçılar yönünden de bağlayıcı olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi ve istinaf mahkemesi kararlarının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2012 E., 2022/180 K.

HÜKÜM/KARAR : Usulden Ret / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Taşlıçay Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/43 E., 2020/66 K.

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kesin hüküm nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Ağrı ili, ... ilçesi, ... köyü 115 ada 110, 111, 114, 115, 117, 119, 120, 121, 124, 127, 129, 131, 132, 133, 134, 137, 138, 139, 141, 143, 145, 147, 148, 149 parsellerin davacıların miras bırakanları tarafından çayır vasıflı kullanıldığını ve halen çayır olarak davacılar tarafından kullanıldığını, yaklaşık 100 yıldan beri malik sıfatıyla kullanılan ve biçilen bu çayırların 2006 yılında yapılan kadastro çalışması esnasında başka mirasçılar adına tespit edildiğini, Taşlıçay Mal Müdürlüğü tarafından kadastro tespitine itiraz edildiğini ve Kadastro Mahkemesinden çayır olarak vasıflandırılan bu alanların kamu ortak malı olarak yeniden sınıflandırılmasının talep edildiğini, yargılama sonucunda davanın diğer mirasçılar aleyhine sonuçlandığını, Hazineye tescil edilmesi kararının yolsuz olduğunu ileri sürerek parsellerin davacılar adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazların kamu orta malı olduğunu, bu nedenle davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

Davalı ... cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Taşlıçay Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.12.2020 tarihli ve 2019/43 Esas, 2020/66 Karar sayılı kararıyla; davaya konu edilen taşınmazların daha önce Kadastro Mahkemesinde açılan davalarda dava konusu olduğu, eldeki davanın davacılarının önceki davanın davalılarının oğlu yada kızı olup, mirasçısı olarak külli halefleri oldukları ve kesin hükmün külli halef hakkında da geçerli bulunduğu gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacılar vekili istinaf yoluna başvurmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacıların dava konusu taşınmazları atalarından eklemeli zilyetlik yolu ile kazandıklarını, en yakın ataları olan anne ve babalarından kendilerine intikal ettiğini, kesin hüküm açısından taraf kavramının çok önemli bir yere sahip olduğunu, zira kesin hükmün yalnızca taraflarını etkileyeceğini, eldeki davada Alakoçlu Köy Tüzel Kişiliğinin davalı sıfatıyla yer aldığını, kadastro davalarında ise Alakoçlu Köy Tüzel Kişiliğinin davacı sıfatıyla davaya müdahil olmadığını, davanın taraflarının farklı olduğunu, önceden görülen kadastro davasının kesin hükmünün bu dosyamıza sirayet etmediğini, eksik araştırma ve gerekçe ile davanın usulden reddinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek hükmün kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 04.02.2022 tarihli ve 2021/2012 E., 2022/180 K. sayılı kararı ile; davacıalr vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

İstinaf sebepleri tekrarlanarak İlk Derce Mahkemesi kararının bozulması istenilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun 713/1 inci, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 nci, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 303 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Somut olayda; dava konusu taşınmazların tamamı kadastro çalışmaları sonucu davacıların anne veya babaları adına tespit edilmiş, Taşlıçay Mal Müdürlüğü tarafından kadastro mahkemesinde tespit malikleri adına dava konusu taşınmazın mera olduğu iddia edilerek dava açılmış, tüm kadastro mahkemesi kararlarında dava konusu taşınmazların davalılar adına yapılan tespitinin iptali ile mera vasfı ile kamu orta malı olarak sınırlandırılarak özel siciline yazılmasına karar verilmiş ve kararların tümü kesinleşmiştir. Taşlıçay Kadastro Mahkemesi dosyalarında davalı olan kişiler, eldeki davanın davacılarının anne ya da babalarıdır. Taşlıçay Kadastro Mahkemesi dosyalarının davacısı Maliye Hazinesidir. Eldeki davanın davacısı ise Kadastro mahkemesindeki davalıların mirasçıları olup, davalısı ise Hazine ve Köy Tüzel Kişiliğidir. Yine eldeki davada davacıların tümünün talebi önceki mahkeme kararları ile mera olarak sınırlandırılan taşınmazların mera olarak sınırlandırılmasının iptali ile davacılar adına tescil edilmesi isteğine ilişkin olup zilyetliğe dayanılmaktadır.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 189,15 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.12.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.