Logo

1. Hukuk Dairesi2022/4592 E. 2022/7744 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın akli dengesinin yerinde olmadığı ve hile ile kandırıldığı iddiasıyla mirasçıları tarafından tapu iptali ve tescil davası açılması, ancak mirasbırakanın daha önce aynı konuda açtığı davadan feragat etmiş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi üzerine, mirasçıların feragatin korkutma sonucu olduğu iddiasını ileri sürmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın feragat ettiği tarihte fiil ehliyetine sahip olduğunun Adli Tıp Kurumu raporu ile sabit olması ve korkutma iddiasının ispatlanamaması nedeniyle davanın reddine ilişkin yerel mahkeme kararının gerekçesi "kesin hüküm" olarak düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonucunda; Yerel Mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi;

I. DAVA

Davacılar, mirasbırakan ...'ın maliki olduğu 1951 ada 3 parsel sayılı taşınmazdaki 56/212 payını akli dengesi yerinde olmadığı, yaşının ilerlemiş olduğu bir dönemde davalı tarafından kandırılması sonucu devrettiğini, mirasbırakanın bizzat açtığı İstanbul Anadolu 9 Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/80 Esas sayılı dosyasında görülen davasından, damatlarının tehditleri ve akli dengesinin de yerinde olmaması sebebiyle feragat ettiğini ileri sürerek, davalı adına olan kaydın iptali ile miras payları oranında adlarına tescile karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı, kesin hüküm bulunduğu gerekçesiyle davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 28.05.2015 tarihli ve 2015/78 E., 2015/184 K. sayılı kararıyla; mirasbırakanın açtığı davadan feragat etmiş olması nedeniyle davacı mirasçıların miras hakkına dayalı tapu iptal ve tescil davası açamayacakları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Bozma Kararı

Dairenin 03.10.2018 tarihli ve 2015/16939 E., 2018/13081 K. sayılı kararıyla; “...hukuki ehliyetsizliğin kamu düzeni ile ilgili olduğu gözetilerek önemine binaen öncelikle incelenmesi, yukarıda değinilen ilkeler çerçevesinde gerekli araştırma ve incelemenin yapılması, tarafların bu yönde bildirecekleri tüm delillerin toplanması, varsa mirasbırakana ait sağlık kurulu raporları, hasta müşahade kayıtları, reçeteler vs. istenerek Resmi Gazetede 15.07.2018 tarihinde yayımlanan 4 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 17/ç maddesi gereğince Adli Tıp Kurumu Dördüncü İhtisas Kuruluna gönderilerek temlik (07.02.2011) ve feragat (13.09.2011) tarihlerinde mirasbırakanın ehliyetli olup olmadığının raporla saptanması, ehliyetli olduğunun saptanması halinde HMK'nın 311.maddesi uyarınca feragatin korkutma (ikrah) ile gerçekleştiği iddiası üzerinde durulması, hâsıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir."gerekçesiyle bozulmuştur.

3. Mahkemesince Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 15.02.2022 tarihli ve 2019/1 E., 2022/22 K. sayılı kararıyla; davacıların mirasbırakanı tarafından açılan Kadıköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/80 Esas sayılı dosyasındaki davada mirasbırakanın feragat ettiği tarihte fiil ehliyetini haiz olduğu, Adli Tıp Kurumu raporuna göre sabit olmakla, ehliyetsizlik iddiasının ispatlanamadığı, mirasbırakanın feragat beyanının hileye düşürülerek verildiği iddiasının da dinlenen tanık beyanları ve tüm dosya kapsamına göre ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

5. Temyiz Nedenleri

Davacılar vekili, Adli Tıp Kurumu raporunun hatalı olduğunu, rapor içeriğinde mirasbırakanın bipolar afektif bozukluk sebebiyle zaman zaman hastanede yattığı, hastalığının yanı sıra yaşlılığı ve diyabeti olduğu hususları göz önünde bulundurulmadan, farazi bir biçimde, feragat tarihinde hastalığının ara evrede olduğunun belirtilmesinin hatalı olduğunu, Adli Tıp Kurumu genel kurulundan rapor alınması yönündeki talep ve itirazlarının mahkemece değerlendirmeye alınmadığını, mirasbırakanın şeker hastalığı nedeniyle bacağının kesildiğini, bakıma muhtaç hale geldiğini, mirasbırakan ve ailesine yönelik tehditlerin dinlenen tanık beyanları ile sabit olduğunu belirterek, kararın bozulmasını istemiştir.

6. Gerekçe

6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ehliyetsizlik ve hile hukuki nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteği ile murisin davadan feragatının tehdit sonucu olduğu iddiasına ilişkindir.

6.2. İlgili Hukuk

6.2.1. 6100 sayılı HMK’nın 311. maddesi, “Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir.”

6.2.2. 6100 sayılı HMK’nın 114. maddesi (1) Dava şartları şunlardır: a) Türk mahkemelerinin yargı hakkının bulunması. b) Yargı yolunun caiz olması. c) Mahkemenin görevli olması. ç) Yetkinin kesin olduğu hâllerde, mahkemenin yetkili bulunması. d) Tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları; kanuni temsilin söz konusu olduğu hâllerde, temsilcinin gerekli niteliğe sahip bulunması. e) Dava takip yetkisine sahip olunması. f) Vekil aracılığıyla takip edilen davalarda, vekilin davaya vekâlet ehliyetine sahip olması ve usulüne uygun düzenlenmiş bir vekâletnamesinin bulunması. g) Davacının yatırması gereken gider avansının yatırılmış olması. ğ) Teminat gösterilmesine ilişkin kararın gereğinin yerine getirilmesi. h) Davacının, dava açmakta hukuki yararının bulunması. ı) Aynı davanın, daha önceden açılmış ve hâlen görülmekte olmaması. i) Aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması. (2) Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır.

6.2.3. TMK'nın 6. maddesinde; "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür", HMK'nın 190/1. maddesinde; "İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir " düzenlemeleri yer almaktadır.

6.3. Değerlendirme

6.3.1. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davacıların ehliyetsizlik ve hile hukuki nedenlerine dayanarak iptal-tescil talebinde bulundukları, yargılamada alınan Adli Tıp Kurumu raporuna göre mirasbırakanın ehliyetli olduğu anlaşılmıştır. Aynı hukuki sebeplere dayalı olarak 11.02.2011 tarihinde mirasbırakan tarafından davalı aleyhine Kadıköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/80 E., sayılı dosyasında dava açılmış, bu dava feragat ile sonuçlanıştır. Davacılar mirasbırakanları ...’ın, korkutma sonucu davadan feragat ettiğini iddia etmiş iseler de, tanık beyanları ve dosya kapsamından muris İsmail'in irade bozukluğu nedeniyle davadan feragat ettiği ispatlanamamıştır. Hal böyle olunca, davanın kesin hüküm nedeniyle reddi gerekirken, feragat nedeniyle reddedilmiş olması doğru olmamıştır.

6.3.2. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, mahkeme kararının gerekçe kısmı düzeltilerek onanması gerekir.

V. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin temyizi ve re'sen yapılan inceleme sonucu temyize konu İstanbul Anadolu 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 15/02/2022 tarihli 2019/1 - 2022/22 sayılı kararının gerekçesi, (IV/6.3.1) no.lu paragrafta yer verildiği üzere kesin hüküm olarak düzeltilerek, hükmün 6100 sayılı HMK'nın Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK'nın 438/7. maddesi gereğince DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edenlere geri verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.