"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda Kayseri 8. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin karar yasal süre içerisinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar, mirasbırakanları....'ın mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak 69, 90, 108, 655, 1013, 1553, 1711, 2415, 2541, 2742, 2766, 2775, 3387, 6 parsel sayılı taşınmazlarını davalı eşine satış suretiyle temlik ettiğini ileri sürerek, taşınmazların tapu kaydının iptali ile mirasçılar adına payları oranında tescile karar verilmesini istemişler, aşamada taleplerini daraltarak, miras payları oranında iptal ve tescile karar verilmesini talep etmişlerdir.
II. CEVAP
Davalı, mirasbırakanın minnet duygusu ile taşınmazları devrettiğini belirterek davanın reddini savunmuş, yargılama sırasında ölmesi üzerine mirasçıları tarafından davaya devam edilmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.03.2011 tarihli ve 2005/384 E., 2011/166 K. sayılı kararıyla; ara kararla 1711 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmesine, diğer parseller yönünden davacılar ....,.... yönünden davanın açılmamış sayılmasına, 1, 90, 108, 655, 1013, 1553, 2415, 2541, 2742, 2766, 2775 ve 3387 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise iddianın ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Yukarıda belirtilen karara karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Bozma Kararı
Dairenin 21.09.2011 tarihli ve 2011/7691 Esas, 2011/9114 Karar sayılı kararıyla; “...1711 sayılı parsel dışındaki taşınmazlar yönünden davanın kabulüne karar verildiği halde; gerekçeli kararda, kısa kararla kabul kapsamına aldığı dava konusu taşınmazlardan 6 sayılı parsel hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemek suretiyle kısa kararla çelişkili biçimde gerekçeli karar yazılması doğru değildir. Hal böyle olunca, l0.4.l992 tarihli ve l992/7 Esas ve l992/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararı çerçevesinde bir karar verilmek üzere hüküm bozulmalıdır.” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
3. Mahkemece Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 17/07/2018 tarihli ve 2013/109 Esas 2018/257 Karar sayılı kararıyla; davacı ... yönünden dava dışı eşi Ayşe Uslu'nun kendisinden önce öldüğü ve mirasçı olmadığı gerekçesiyle davanın aktif husumet yokluğundan reddine, diğer davacılar yönünden davanın kabulü ile payları oranında iptal ve tescile karar verilmiştir.
4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
5. İkinci Bozma Kararı
Dairenin 28.09.2020 tarihli ve 2018/4463 Esas, 2020/4512 Karar sayılı kararıyla; “...davalının mirasbırakan eşine uzun yıllar baktığı, mirasbırakanın çekişme konusu taşınmazları dosya kapsamı, tanık beyanları ve taşınmazların toplam değeri dikkate alındığında minnet duygusu ile davalıya devrettiği, mal kaçırma amacının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, temlikin mal kaçırmak amacıyla yapılmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir.” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
6. Mahkemece Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar
Kayseri 8.Asliye Hukuk Mahkemesinin 25.01.2022 tarihli ve 2021/348 Esas, 2022/32 Karar sayılı kararıyla; davacı ... yönünden mirasbırakanın mirasçısı olmadığından aktif dava ehliyeti yokluğundan, diğerleri yönünden ise devrin minnet duygusuyla yapıldığı, mal kaçırma kastının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
7. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
8. Temyiz Nedenleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; mirabırakan tarafından tüm malvarlığının davalı eşine devredildiği, temlikin yapıldığı tarihte mirasbırakanın mal satmaya ihtiyacının olmadığı, davalının ise dava konusu taşınmazları satın alabilecek ekonomik gücünün bulunmadığını belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
9. Gerekçe
9.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
9.2. İlgili Hukuk
Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere; görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
Bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Bunun için de ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alım gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.
9.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılmış olmasına göre, Mahkemece yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.
V. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına; kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.