"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/422 E., 2021/1121 K.
DAVA TARİHİ : 10.08.2012
HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ...6. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2012/257 E., 2018/675 K.
Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın dahili davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı dahili davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; çekişme konusu 118 ada 163 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payının mirasbırakanı...a ait olmasına rağmen kadastro çalışmaları sırasında hatalı olarak davalı adına tespit ve tescil edildiğini, taşınmazın mirasbırakan Behiye tarafından kendisine verildiğini, bu hususa ilişkin tarafların imzasını taşıyan belgelerin olduğunu, davalının bu hususu bilmesine rağmen taşınmazı kendisine devretmediğini ileri sürerek çekişme konusu taşınmazın 1/2 payının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı; davaya konu taşınmazın babalarına ait olduğunu, ancak kadastro tespiti sırasında akrabaları tarafından kendisi adına yazdırıldığını, babalarının yıllar önce öldüğünü, mirasçılarca bir taksim sözleşmesi yapılmadan, mirasçıların örtülü rızası ile taşınmazların kullanıldığını belirterek davanın reddini savunmuş, yargılama sırasında ölümü üzerine mirasçıları davaya dahil edilmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
...6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 17.07.2018 tarihli ve 2012/257 Esas, 2018/675 Karar sayılı kararı ile; çekişme konusu 118 ada 163 parsel sayılı taşınmazın ifrazı sonucu 118 ada 292 ve 293 parsel sayılı taşınmazların oluştuğu, 293 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına kayıtlı olduğu, 292 parsel sayılı taşınmazın ise tarafların mirasbırakanı ...’a ait olduğu, ...’ın ölümü üzerine de mirasçıları arasında yapılan taksim gereği taşınmazın davacıya verildiği, ancak kadastro çalışmaları sırasında hatalı olarak davalı adına tescil edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde dahili davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Dahili davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, eksik inceleme ile hüküm verildiğini, dava konusu taşınmazın öncesinde tarafların ortak mirasbırakanı ...'a ait olduğunu, mirasçılar arasında taksim yapılmadığını, mirasçıların kalan taşınmazları gelişi güzel kendilerine göre kullandıklarını, bu nedenle de dava konusu taşınmazın davalı ... adına tespit ve tescil edildiğini, davacının dava konusu taşınmazda hiç bir hakkı bulunmadığını, davacı tarafça dosyaya sunulan belgenin ne şekilde düzenlendiğinin belli olmadığını, reddedilen kısım yönünden davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 25.11.2021 tarihli ve 2019/422 Esas, 2021/1121 Karar sayılı kararıyla; dosya içeriğine, iddia ve savunma ile toplanan delillere, kararın dayandığı hukuka uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığına, taşınmaz başında yapılan keşif, dinlenen mahalli bilirkişi, tanık beyanları, alınan bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde dava konusu 292 parsel sayılı taşınmazın geldisi olan 118 ada 163 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payının mirasbırakan ...'a ait olduğu, ...'ın vefat etmesiyle çocukları arasında yapılan paylaşım neticesinde dava konusu taşınmazın davacı ...'a kaldığı ve diğer mirasçılara da başkaca taşınmazların bırakıldığı, dava konusu taşınmazla davalının bir ilgisinin bulunmadığı belirlenmek ve benimsenmek suretiyle ile tapu iptali - tescil davasının kısmen kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle dahili davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde dahili davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Dahili davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçesindeki taleplerinin tekrarı ile kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713 üncü maddesi,
2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
2000 yılında yapılan kadastro çalışmaları sonucu; ...ili, ... ilçesi, ...köyü çalışma alanında bulunan 118 ada 163 parsel sayılı 12.653,98 m2 yüz ölçümündeki taşınmazın 26.09.2001 tarihinde senetsizden ... ve ...nin zilyetliğinde olduğu açıklanarak 1/2 pay oranı ile ... ve ...... adına tespit gördüğü, tutanağa itiraz edilmeksizin 23.11.2001 tarihinde kesinleştiği, taşınmazın ifraz işlemi neticesinde aynı yer 118 ada 292 ve 293 parsellere dönüştüğü, 292 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payının ... adına tescil edildiği, 293 parselin ise kamulaştırma sonucunda Hazine adına sicil kaydının oluştuğu, mirasbırakan ...’in 20.04.1989 tarihinde ölümü ile davacı, davalı ve dava dışı mirasçıların kaldığı anlaşılmaktadır.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup dahili davalılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Dahili davalılar vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 1.540,23 TL bakiye onama harcının temyiz eden dahili davalılardan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
28.11.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.