"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/678 E., 2022/393 K.
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ömerli Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/165 E., 2021/71 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davalı Hazine yönünden davanın esastan reddine, davalı ... Belediyesi yönünden pasif husumet yokluğundan davanın reddine, Ömerli Belediyesi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; ... ilçesi, ... Mahallesinde arazisi olduğunu, arazisinden yol geçtiğini ve taşınmazı ikiye böldüğünü, oluşan taşınmazlardan 135 ada 9 parsel sayılı olanın adına tescil edildiğini ancak 128 ada 11 parsel sayılı olanın Hazine adına tescil edildiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
1.Davalı Hazine cevap dilekçesi sunmamıştır.
2.Davalı ... Belediyesi cevap dilekçesinde; İdareleri açısından davanın husumetten reddi gerektiğini, taşınmazın Hazine adına kayıtlı olduğunu, hak düşürücü sürenin geçtiğini, 5393 sayılı Yasa’nın 79 uncu maddesi uyarınca İdareleri adına tescil edilmesi gerektiğini, taşınmazın özel mülke konu olacak yerlerden olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
3.Dahili davalı ... Belediyesi cevap dilekçesinde; idareleri açısından davanın husumetten reddi gerektiğini, taşınmazın Hazine adına kayıtlı olduğunu, hak düşürücü sürenin geçtiğini, 5393 sayılı Yasa’nın 79 uncu maddesi uyarınca İdareleri adına tescil edilmesi gerektiğini, taşınmazın özel mülke konu olacak yerlerden olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarihi ve sayısı belirtilen kararı ile; dinlenen mahalli bilirkişiler ve kadastro tutanağı bilirkişileri dava konusu taşınmazın davacı tarafından kullanıldığını belirtmiş ise de dava konusu taşınmaza dayanak tapu kaydının dava konusu taşınmaza uyduğunun kadastro tutanağı bilirkişileri ile mahalli bilirkişi beyanlarından ve fen bilirkişi raporundan anlaşıldığı, davacı tarafın kullanımının kendi taşınmazı üzerinde değil Hazine arazisi üzerinde olduğu, 1984 ve 2003 yıllarına ait hava fotoğraflarında dava konusu alan üzerinde zirai faaliyetin ve imar ihyanın olmadığı, bu haliyle davacının davasını ispat edemediği, davalı ... Başkanlığının tapu maliki olmadığı ve dava konusu alanın tescil harici bırakılan alanlardan olmadığı, dava dilekçesinde taraf olarak yer alan taraflardan birinin dava tarihinden sonra ölümü ya da dava konusunun dava tarihinden sonra devri haricinde dahili davalı sıfatıyla davaya taraf eklenmesinin mümkün olmadığı ve ...'nın belirtilen istisnalar olmaksızın dava tarihinden sonra davaya taraf olarak eklendiği gerekçesiyle davalı Hazine yönünden davanın esastan reddine, davalı ... Belediyesi yönünden pasif husumet yokluğundan davanın reddine, Ömerli Belediyesi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı istinaf dilekçesinde özetle; tüm bilirkişilerin ve tanıkların taşınmazın kendisine ait olduğunu beyan ettiğini, 1954 ve 1973 tarihli hava fotoğraflarında tarım olduğunu ve 128 ada 11 ile 135 ada 9 parsel sayılı taşınmazların bütünlük arz ettiğinin kararda geçtiğini, yolun taşınmazı iki parçaya böldüğünü, taşınmazların ham toprak olduğunu ve tarıma elverişli olduğunu, taşınmazların köy içerisinde kaldığı ve ev yapmayı düşündükleri için bir süredir ekilip biçilmediğini, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürülerek kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; çekişmeli taşınmazın, Mardin - Midyat yolu ... yolunun inşası nedeniyle kamulaştırma sonucu oluşan ve kadastro tespitine esas olan Hazine adına kayıtlı 07.05.1984 tarih ve 14 sayılı tapu kaydı kapsamında kaldığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı, istinaf dilekçesindeki gerekçelerle kararın bozulmasını istemişlerdir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü, 16 ncı, 17 ve 20 nci maddeleri,
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Mardin ili, .... ilçesi, ... Mahallesinde 2011 yılında yapılan kadastro çalışmaları sonucunda 128 ada 11 parsel sayılı 2.463,53 m² yüz ölçümlü taşınmaz, 07.08.1984 tarihli ve 14 sıra numaralı tapu kaydı nedeniyle arsa vasfı ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir.
3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacının temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacının temyiz itirazının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK'nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 346,90 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,27.02.2024 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.