"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 32. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil ile bedel, olmadığı takdirde tenkis istekli dava sonunda, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, davalının istinaf isteminin HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine dair verilen karar süresi içinde davalı vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 22/11/2022 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... vekili Avukat....ile temyiz edilen davacı ... vekili Avukat..... geldiler, davetiye tebliğine rağmen ihbar olunan ... gelmedi. Yokluğunda duruşmaya başlandı, gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildi. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, mirasbırakanı ...'nın 10542 parsel sayılı taşınmazı satın alarak üzerine gecekondu yaptığını, dava dışı .... ile evlenmesine onay vermeyen mirasbırakanın bu nedenle kendisi ile görüşmediğini, eşi ...'nın ölümünden sonra taşınmazını 06/11/1996 tarihinde komşusu olan ...'ye temlik ettiğini, ...’nün de taşınmazı 20/01/1997 tarihinde mirasbırakanın oğlu olan davalı ...'ya devrettiğini, temliklerin mirasçılardan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olduğunu, mirasbırakanın taşınmaz devrine ihtiyacının olmadığını, emekli olduğunu, yapılan devirlerde bedel ödenmediğini ve dava konusu taşınmazda davalı oğlu ile oturmaya devam ettiğini, davalının kızı ...'yı da mirasbırakanın nüfusuna kaydettirdiğini ancak, İstanbul Anadolu 28. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/654 Esas sayılı dosyasında verilen karar ile nüfus kaydının düzeltildiğini ileri sürerek, dava konusu taşınmazda kat irtifakı tesisi sonucunda davalı adına tescil edilen 3 ve 4 nolu bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının miras payı oranında iptali ile adına tesciline, 5 nolu bağımsız bölümün bedelinin tahsiline, mümkün olmaması halinde tenkise karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı, davacının 1974 yılında ailesini terk ederek gittiğini, o tarihten sonra anne ve babasını sormadığını, mirasbırakanın tek gelirinin emekli maaşı olduğunu ve eşinin uzun süreli hastalıklar yaşadığını, bu nedenle taşınmazını ...' ye temlik ettiğini, daha sonra taşınmazı bedelini ödeyerek kendisinin satın aldığını, mirasbırakanın Sinop ili, Erfelek ilçesinde birden çok taşınmazının olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, dava dışı ...'nün davalıyı ve mirasbırakanı yakından tanıdığı, komşu oldukları, ...'nün devraldığı dava konusu taşınmazı kullanmadığı ve kısa bir süre sonra taşınmazı davalıya temlik ettiği, mirasbırakanın taşınmazı satmaya ihtiyacının olmadığı, davalının da alım gücünün bulunmadığı, temlikin mirasçıdan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı yapıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.İstinaf Nedenleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tanık olarak dinlenen ...’ın davacının baskı ve telkinleri ile ifade verdiğini, mirasbırakan ile hiçbir ilişkisi olmadığını, tanığın Fatsa'da yaşadığını, mirasbırakanın ise İstanbul’da yaşadığını ve anılan tanığın yalan beyanda bulunduğunu, mirasbırakanın tüm bakımı ile davalının ilgilendiğini, davacının ise mirasbırakan ile görüşmediğini, cenazesine dahi gelmediğini, mirasbırakanın dava konusu taşınmazı eşi ...’nın hastalıkları nedeniyle komşusuna temlik ettiğini, bu temlikten davalının haberinin olmadığını öğrenince taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldığını, mirasbırakanın Sinop ili, Erfelek ilçesinde de çok sayıda taşınmazı bulunduğunu, davacının bu taşınmazlardan miras payını aldığını belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesince; mirasbırakanın emekli olduğu, sağlık sorununun bulunmadığı, dava konusu taşınmazda davalı ile uzun yıllar birlikte yaşadığı, kendisiyle davalının ilgilendiği, kızı olan davacı ile görüşmediği, dava konusu taşınmazın mirasbırakanın en değerli taşınmazı olduğu, ara malik ...'nün emanetçi konumunda olduğu, mirasbırakanın emanetçi vasıtasıyla davalı oğluna dava konusu taşınmazı temlik etmekteki irade ve amacının mirasçıdan mal kaçırmak olduğu gerekçesi ile davalının istinaf isteminin HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek ve istinaf başvurusu reddedilmesine rağmen yeniden ilam harcına hükmedilmesinin doğru olmadığını belirterek, verilen kararın bozulmasını talep etmiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptal ve tescil ile bedel, olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3.2.1. Yargıtay içtihatlarında ve 01/04/1974 tarihli, 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere, görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
3.2.2. 6100 sayılı HMK’nın 297/2. maddesinde “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” düzenlemesi yer almaktadır. Kamu düzeninden olan doğru sicil oluşturma ilkesi gereğince hakimin infazı kabil karar verme yükümlülüğü vardır. Yasa maddesinin bu açık hükmüne göre, mahkemelerce kurulan hükümler infaz sırasında tereddüt ve şüphe yaratmayacak nitelikte olmalıdır.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere (V.3.2.) no.lu paragrafta yer alan yasal ve hukuksal gerekçeye göre (IV/3) no.lu paragrafta belirtilen şekilde karar verilmesinde kural olarak bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Ancak, doğru sicil oluşturma ilkesi uyarınca davacının miras payı oranında iptal ve tescile, kalan payın ise davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, davalı yönünden de tapu iptal ve tescil hükmü kurularak, dava konusu olmadığı halde davalı uhdesinde kalan payın edinme nedeninin değiştirilmesi doğru değildir.
Ne var ki, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle:
1. Davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine.
2. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesinin 31/03/2021 tarihli, 2019/1225 Esas 2021/272 Karar sayılı kararında hükmün 1. fıkrasının 2. paragrafı hükümden tamamen çıkarılarak yerine “İstanbul ili, Ümraniye ilçesi, Yukarı Dudullu Mahallesi, 10542 parselde kain 3 ve 4 numaralı bağımsız bölümlerin davalı ... adına olan tapu kayıtlarının davacının ½ miras payı oranında iptali ile 1/2 oranında davacı ... adına TESCİLİNE, kalan 1/2 payın davalı ... üzerinde bırakılmasına,’’ cümlesinin yazılmasına ve kararın bu şekliyle 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 03/09/2022 tarihinde yürürlüğe giren AAÜT uyarınca gelen temyiz eden davalı vekili için 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilen davacıdan alınmasına, alınan peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 22/11/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.