Logo

1. Hukuk Dairesi2022/5734 E. 2023/1831 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

KARAR : Kısmen Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozma kararına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davalı ... yönünden davanın kabulüne, davalı ... yönünden reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalılar ... ve ... vekili tarafından vekalet ücretine hasren temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vasisi, kısıtlı ...’ın 1937 doğumlu olduğunu, farkına varmadan davalı oğlu ...’ın kötüniyetli hareketi neticesinde maliki olduğu 26253 ada 3 parsel sayılı taşınmazın satış yetkilerini de içerir vekaletname ile davalı ...’ı 31.01.2013 tarihinde vekil tayin ettiğini, davalı ...’ın da vekalet görevini kötüye kullanarak anılan taşınmazı 06.02.2013 tarihinde davalı ...’e satış yoluyla devrettiğini, ...’in de ½ payı üzerinde bırakarak kalan ½ payını 24.09.2013 tarihinde diğer davalı ...’e sattığını, davalıların el ve iş birliği içerisinde hareket ettiklerini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile ... adına tescilini, mümkün olmazsa tazminini istemiştir.

II. CEVAP

1-Davalı ..., dava konusu taşınmazın öncesinde Belediyeye ait olduğunu, Belediye tarafından belirlenen bedeli davacının maddi durumu uygun olmadığından kendisinin yatırdığını, üzerine de para verdiğini, bu nedenle taşınmazın devredildiğini, devrin bir bedel karşılığı olduğunu, diğer davalı ... ile hareket etmediğini bildirip, davanın reddini savunmuştur.

2- Davalı ... ve ..., davaya cevap vermedikleri gibi duruşmaları da takip etmemişlerdir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Karşıyaka 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 07.03.2017 tarihli ve 2014/378 Esas 2017/155 Karar sayılı kararıyla; iddianın ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

Karşıyaka 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı ... ve ... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 09.06.2017 tarihli ve 2017/854 E., 2017/813 K. sayılı kararıyla; istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... ve ... vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

2. Dairenin 10.03.2020 tarihli 2017/4983 Esas, 2020/1724 Karar tarihli kararı ile kısıtlı ...’ın mevcut hastalığı nedeniyle halen vesayet altında olduğu ve adına kayıtlı taşınmazı vesayet altında iken Mahkemeden izin alınmaksızın tapuda vekil eliyle yaptığı işlemle devrettiği sabittir. Yukarıda açıklanan yasa hükümleri karşısında vesayet makamından izin alınmadan yapılan taşınmaz satışına geçerlilik tanıma olanağı bulunmamaktadır. O halde, davalı ... ...’a yapılan temlikin yolsuz olduğu ve korunmayacağı ortadadır. Bu nedenle davalı ... yönünden davanın kabulüne karar verilmesinde bu gerekçe ve sonucu itibariyle herhangi bir isabetsizlik yoktur. Davalı ... ...’ın temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine. Davalı ...’in temyiz itirazlarına gelince; Eldeki davada, davalı ... ikinci el konumundadır...Taraflarca dayanılan ve usulünce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, davalı ...’in ½ payı edinmesi sırasında durumu bildiğini ya da kendisinden beklenen özeni göstermesi halinde bilebilecek konumda bulunduğunu söyleyebilme olanağı yoktur. Hal böyle olunca, davalı ... yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir... gerekçesiyle karar bozulmuştur.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar

Karşıyaka 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı ... yönünden davanın kabulüne, davalı ... yönünden iyiniyetli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar ... ve ... vekili tarafından vekalet ücretine hasren temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalılar ... ve ... vekili temyiz dilekçesinde; davalı ... hakkındaki davanın esastan reddedildiği, nispi vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken maktu vekalet ücreti takdirinin doğru olmadığı, davalı ... aleyhine taşınmazın tamamının değeri üzerinden vekalet ücretine karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 16. ve 30. maddeleri uyarınca, gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda dava değerinin gayrimenkulün değerine göre belirleneceği, dava değerinin belirlenmesinde, taşınmazdaki dava konusu davacı payının, dava tarihindeki keşfen saptanacak gerçek değerinin esas alınacağı, takdir edilecek vekalet ücretinin de belirlenen bu değer üzerinden hesaplanması gerektiği açıktır.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozma kararına uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmaktadır.

3. Ancak, Mahkemece davalı ... adına kayıtlı ½ payın iptali ile davacı adına tesciline, davalı ... adına kayıtlı ½ paya yönelik davanın ise reddine karar verildiğine göre, alınması gereken karar ve ilam harcı ile davacı lehine takdir edilecek vekalet ücretinin, dava konusu taşınmazın keşfen belirlenen ½ payının dava tarihindeki değeri (176.100 TL) üzerinden hesaplanması gerekirken taşınmazın tamamının değeri dikkate alınarak, fazla karar ilam harcı ve vekalet ücretine karar verilmesi doğru olmadığı gibi, davalı ... yönünden reddedilen kısım üzerinden nispi vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru değildir.

4. Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalılar ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne,

2.İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinin hükümden çıkarılarak yerine “Karar tarihi itibariyle alınması gereken 12.029,39 TL harçtan peşin yatırılan 170,80 TL harç ve 5.843,92 TL tamamlama harcı toplamı 6.014,72 TL'nin mahsubu ile 6.014,67 TL bakiye karar harcının davalı ...’dan tahsili ile Hazineye irat kaydına” cümlesinin, hükmün (4) numaralı bendinde yer alan “33.104 TL” ibaresinin çıkartılarak yerine “12.861 TL” ibaresinin yazılmasına, hükmün (5) numaralı bendinde yer alan “4.080 TL maktu vekalet ücretinin” ibaresinin çıkarılarak yerine “12.861 TL nispi vekalet ücretinin” ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının davalılara iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

28.03.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.