"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/531 E., 2022/367 K.
HÜKÜM/KARAR : Kabul
Taraflar arasındaki tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozma kararına uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı ... vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; ... ada 169 parsel sayılı taşınmazı 30 yılı aşkın süredir nizasız ve fasılasız malik sıfatıyla ekip biçmekte ve meyve bahçesi olarak ağaçların semerelerinden faydalanmakta olduğunu, dava konusu taşınmazının kadastro tespitinde bilmediği sebeplerden dolayı yol olarak tespit edildiğini, dava konusu taşınmazın kenarında patika olarak tek insanın kullanabileceği kadar genişlikte yolun bulunduğu, bu yolun boyutunun kadastro ile tespit edilen yol kadar olmadığını, bu durumun tüm köy halkınca bilindiğini, 187 ada 169 parsel sayılı taşınmazdan kesilerek yol olarak tespit dışı bırakılan taşınmazın yol kaydının iptali ile 187 ada 169 parsele ilave yoluyla adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine; dava konusu taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu ve zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığını, zilyetlik süresinin davacı taraf yararına gerçekleşmediğini, taşınmazın kamu orta malı niteliğinde ve taşınmazın yol olarak kullanılmasında kamu yararı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Dahili Davalı ... vekili; Büyükşehir Belediyesinin yasal hasım olarak taraf sıfatı bulunmadığını, davacı yararına zilyetlik koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Küçükören Köyü Tüzel Kişiliğini temsilen köy muhtarı; dava konusu edilen yerde araba yolu olmadığını, eskiden beri patika yol olduğunu beyan etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece, Türk Medeni Kanunu'nun 713 üncü maddesinde belirtilen zilyetlikle kazanma koşullarının somut olayda gerçekleştiği belirlenerek davanın kabulü ile bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 41.89 m2' lik taşınmaz bölümünün son ada, son parsel numarası verilerek davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 24.09.2020 tarihli ve 2017/869 Esas, 2020/3390 Karar sayılı kararıyla; 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun gereğince ...'nın da davada yer alması gerektiğinin Mahkemece gözden kaçırıldığı, taraf teşkili sağlanmadan karar verilmesinin hatalı olduğu belirlenerek karar bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; keşifte dinlenen tanıkların, mahalli bilirkişilerin beyanlarının genel olarak patika olan kısmın yol olduğu, geri kalan kısmın ise davacıya mirasen intikal ettiği yönünde olduğu, teknik bilirkişilerin 26.05.2015 tarihli raporunda patika dışındaki kısmın (B) harfi ile gösterildiği, Türk Medeni Kanunu'nun 713/1 inci maddesine göre davanın kabulü ile teknik bilirkişilerin 26.05.2015 havale tarihli raporu ve ekli krokisinde (B) harfi ile gösterilen 41.89 m2'lik taşınmaz bölümünün son ada, son parsel numarası verilerek davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı ... vekil temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davalı ... temyiz başvuru dilekçesinde; dava konusu taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu ve zilyetlikle kazanılamayacağını, ziraat bilirkişi raporunda 6-7 yaş civarı 10 adet kiraz ağaçlarının olduğu belirtildiğini, zilyetlik süresinin yeterli olmadığını, usul yönünden de hatalar bulunduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
2. Davalı Hazine vekili; dava konusu taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olup zilyetlikle iktisabı mümkün olmadığını, davacı yararına zilyetlikle kazanma koşulları oluşmadığını bir yere meyve ağacı dikilmesinin o yerin imar ve ihya edildiği anlamına gelmeyeceğini, yine Mahkemece usul hukuku hükümlerine aykırı davranıldığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 inci maddeleri,
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713/1 nci maddesi,
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK'un geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı ve özellikle tescili istenilen yerin patika yoldan zeminde ayrılmakla birlikte davacıya ait taşınmazla bir bütün halinde uzun yıllardır tarım arazisi olarak kullanıldığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı Hazine vekilinin ve davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalı ... Başkanlığına yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
19.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.