Logo

1. Hukuk Dairesi2022/635 E. 2022/3977 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın taşınmazlarını ölünceye kadar bakım akdi ve satış yoluyla devretmesinin muvazaalı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın taşınmazlarının tamamına yakınını davalılara devrettiği, özel bir bakıma ihtiyacı bulunmadığı, devredilen mal varlığının değeri ile edimler arasında aşırı fark bulunduğu ve davalılara satış bedelinin gerçek değerin çok altında gösterildiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE MAHKEMESİ : UŞAK 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın kabulüne ve asli müdahale talebinde bulunanların davasının tefrikine ilişkin kararın, davalılar ve asli müdahiller ... ile ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen karar, süresi içinde davalılar ve asli müdahiller ... ile ... vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Davacılar, mirasbırakanları ...’in 128 parsel sayılı taşınmazdaki 739/2400 payını ve 3859 parsel sayılı taşınmazdaki ¼ payı ile 127 parsel sayılı taşınmazda bulunan ½ payını ölünceye kadar bakım akdi ile davalı gelini ...’ya yine 127 parsel sayılı taşınmazda ikinci eşinden intikal eden payı da davalı oğlu ...’a satış suretiyle temlik ettiğini, işlemlerin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, mirasbırakanın işlem sırasında akli melekelerinin yerinde olmadığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.

2. Davaya müdahale talebinde bulunan davacılar..., ... ve ..., mirasbırakanları ...’in 128 parsel sayılı taşınmazdaki 739/2400 payını ve 3859 parsel sayılı taşınmazdaki ¼ payı ile 127 parsel sayılı taşınmazda bulunan ½ payını ölünceye kadar bakım akdi ile davalı gelini ...’ya, yine 127 parsel sayılı taşınmazda ikinci eşinden intikal eden payı da davalı oğlu ...’a satış suretiyle temlik ettiğini, işlemlerin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, davacıların yanında davaya asli müdahil olarak katılmak istediklerini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalılar, mirasbırakana baktıklarını, devrin bakım amacıyla yapıldığını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Mahkemece, mirasbırakanın Adli Tıp Kurumu raporu ile ehliyetli olduğunun saptandığı, ancak mirasbırakanın taşınmazı satmasını gerektirir bir durumunun bulunmadığı, bedeller arası fahiş fark bulunduğu ve davalının görev sınırını aşıcı mahiyette bir bakımının olmadığı nazara alındığında, işlemin bedelsiz ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle, davacıların tapu iptal tescil isteğinin kabulüne, asli müdahillerin ise davacıların talep ettiği pay dışında kendi payları için dava açtıklarından taleplerinin asli müdahale olarak değerlendirilmesine olanak bulunmadığından müdahale talebine yönelik davanın tefriki ile ayrı bir esasa kaydına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesi kararına karşı süresi içinde davalılar ve asli müdahiller ... ile ... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

2. İstinaf Nedenleri

2.1. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; mirasbırakanın mal kaçırma amacının bulunmadığını, Uşak'ta aynı apartmanda farklı dairelerde oturan dava dışı oğullarının murisle ilgilenmediğini, murisin bakıma muhtaç hale geldiğini, bakım ve tedavi için davalılarca yurt dışına götürüldüğünü, öldüğü tarihe kadar kendisi ile davalıların ilgilendiğini, ayrıca murisin psikiyatri kliniğinde düzenlenen hasta-doktor görüşme kayıtlarında anlatılan hususlarla ilgili beyanda bulunduğunu, minnet duygusuyla devri gerçekleştirdiğini, bedeller arası farkın tek başına muvazaa kanıtı olmayacağını, 5918 ada 128 taşınmazdaki payını terekesinde bıraktığını, asli müdahale taleplerinin reddinin de doğru olmadığını, 932 parselin kıymet takdiri yapılarak vekalet ücreti ve harca esas alınmasının hatalı olduğunu ileri sürerek, kararın kaldırılmasını istemiştir.

2.2. Asli müdahiller ... ile ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; muvazaanın tespitine diyeceklerinin olmadığını, davacılar yönünden kabul kararı verildiğinden müdahiller yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini, asli müdahale davası ile yargılamanın birlikte yürütülüp karara bağlanmasının yasaya ve usul ekonomisine uygun olduğunu ileri sürerek, kararın kaldırılmasını istemiştir.

3. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 25.10.2021 tarihli ve 2019/2129 E., 2021/1606 K. sayılı kararıyla; mirasbırakan adına kayıtlı taşınmazların tamamına yakın bir kısmını davalılara devrettiği, özel bakıma ihtiyacı bulunmadığı, normal ötesinde bakıma muhtaç olduğunun kabulü halinde dahi devredilen mal varlığının değeri dikkate alındığında edimler arasında aşırı bir fark bulunduğu, bu durumda muvazaanın varlığının kabulünün gerekeceği, ayrıca davalı ...'a gayrimenkul satışından gelecek paraya mirasbırakanın ihtiyacının olmadığı gibi satış değerinin gerçek değerin çok altında gösterildiği, satış konusunda herhangi bir duyuru yapılmadığı, diğer mirasçılardan mal kaçırma amaçlı olarak devirlerin yapıldığı benimsenerek karar verilmesinde isabetsizlik olmadığı, her ne kadar, asli müdahiller vekili tefrik kararını istinaf etmiş ise de, HMK'nın 168. maddesi gereğince ayırma kararının tek başına Bölge Adliye Mahkemesinde hükmün kaldırılarak esastan incelenme sebebi teşkil etmeyeceği gerekçesiyle davalılar vekili ve asli müdahiller ... ve ... vekilinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı süresi içinde davalılar vekili ve asli müdahiller ... ve ... vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

2.1. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; mirasbırakanın mal kaçırma amacının bulunmadığını, Uşak'ta aynı apartmanda farklı dairelerde oturan dava dışı oğullarının murisle ilgilenmediğini, murisin bakıma muhtaç hale geldiğini, bakım ve tedavi için davalılarca yurt dışına götürüldüğünü, öldüğü tarihe kadar kendisi ile davalıların ilgilendiğini, ayrıca murisin psikiyatri kliniğinde düzenlenen hasta-doktor görüşme kayıtlarında anlatılan hususlarla ilgili beyanda bulunduğunu, minnet duygusuyla devri gerçekleştirdiğini, bedeller arası farkın tek başına muvazaa kanıtı olmayacağını, 128 parsel sayılı taşınmazdaki payını terekesinde bıraktığını, asli müdahale taleplerinin reddinin de doğru olmadığını, 932 parselin kıymet takdiri yapılarak vekalet ücreti ve harca esas alınmasının hatalı olduğunu ileri sürerek, hükmün bozulmasını istemiştir.

2.2. Asli müdahiller ... ile ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacılar yönünden kabul kararı verildiğinden müdahiller yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini, asli müdahale davası ile yargılamanın birlikte yürütülüp karara bağlanmasının yasaya ve usul ekonomisine uygun olduğunu ileri sürerek, hükmün bozulmasını istemiştir.

3.Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

01.04.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. (Borçlar Kanunun 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebileceği belirtilmiştir.

3.3. Değerlendirme

(III.) ve (IV/3.) numaralı paragraflardaki gerekçeler yerinde bulunmakla, dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinin yerinde bulunmasına göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.

VI. SONUÇ

Açıklanan nedenlerle; davalılar vekilinin temyiz istekleri ile asli müdahiller ... ve ... vekilinin temyiz itirazları yerinde bulunmadığından ayrı ayrı reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 21,40 TL bakiye onama harcının temyiz eden asli müdahiller ... ve ...’dan, 53.528,03 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına, 18/05/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.