"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece verilen davanın reddine ilişkin karar, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... ilçesi, .... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucu 33, 46, 47 ve 65 parsel numaralı taşınmazların ...'in mirasçıları adına tespit ve tescil edildiğini, tarafların babası ...’in, ... ve ... isimli iki ayrı kadınla evlendiğini, davacının ...'dan, davalının ise ...'den olmasına rağmen davalının nüfus kaydında annesi olarak ...'nın yazıldığını, kadastro sırasında davalıya, ... mirasçısı ...’nın oğlu olarak gözükmesi nedeni ile pay verildiğini, daha sonra Kadirli 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/444 Esas sırasında "Nüfusta Ana Adının Düzeltilmesi" davası açıldığını, davalı ...'in ... olan ana adının silinerek ... olarak yazıldığını, davalı ...’in artık ... mirasçısı olmadığını ileri sürerek, davalı adına ...'dan dolayı tescil edilen hissenin iptal edilerek ...'nın tek mirasçısı olan davacı adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Yargılama sırasında davacının ölümü üzerine mirasçıları davaya devam etmişlerdir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesinde özetle; 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, davacı tarafın tek başına dava açamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Kadirli 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 03.11.2015 tarihli ve 2015/86 Esas 2015/618 Karar sayılı kararıyla; davanın ketm-i verese hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil talebine ilişkin olduğu, 3402 sayılı Kadastro Yasası'nın 12/3. maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle dava konusu taşınmazlar hakkında açılan davanın reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadastro çalışmaları sırasında haksız olarak davalıya, ...’nın mirasçısı gibi pay verildiğini, davacının, davalı ile ana baba bir kardeş olduğunu sandığını, 10 yıllık sürenin başlangıcının hakkın doğduğu günde başlaması gerektiğini belirterek ve resen görülecek eksikliklerden dolayı ret kararının bozulmasını talep etmiştir.
3.Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastrodan sonra ortaya çıkan hukuki nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesinde; “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”
TMK'nın 599. maddesinde; "Mirasçılar, mirasbırakanın ölümü ile mirası bir bütün olarak, kanun gereğince kazanırlar. Kanunda öngörülen ayrık durumlar saklı kalmak üzere mirasçılar, mirasbırakanın aynî haklarını, alacaklarını, diğer malvarlığı haklarını, taşınır ve taşınmazlar üzerindeki zilyetliklerini doğrudan doğruya kazanırlar ve mirasbırakanın borçlarından kişisel olarak sorumlu olurlar. Atanmış mirasçılar da mirası, mirasbırakanın ölümü ile kazanırlar. Yasal mirasçılar, atanmış mirasçılara düşen mirası onlara zilyetlik hükümleri uyarınca teslim etmekle yükümlüdürler."
TMK'nın 1024. maddesinde; "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi bu tescile dayanamaz. Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur. Böyle bir tescil yüzünden aynî hakkı zedelenen kimse, tescilin yolsuz olduğunu iyiniyetli olmayan üçüncü kişilere karşı doğrudan doğruya ileri sürebilir." hükümleri düzenlenmiştir.
3.3. Değerlendirme
3.3.1. .... ilçesi, .... köyünde bulunan dava konusu 33 parsel sayılı taşınmazın vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... ile ... mirasçıları adına tespit edilmiş, daha sonra 14.01.1987 tarihinde tespit gibi tescil kararı verilmiş. Dava konusu 46, 47 ve 65 parsel sayılı taşınmazlar ise vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... mirasçıları adına tespit edilmiş, daha sonra 03.12.1982 tarihinde tespit gibi tescil kararı verildiği anlaşılmıştır.
3.3.2. Kadirli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 2011/144 Esas 2014/214 Karar sayılı kararı ile nüfus kayıtlarından davalının annesi ... iken ... olarak düzeltildiği anlaşılmaktadır.
3.3.3. Somut olayda davanın kadastro öncesi sebeplere dayandığı gerekçesiyle 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi uyarınca davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; kadastrodan sonra ortaya çıkan hukuki nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davasında Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinin uygulanma olanağı bulunmamaktadır.
3.3.4. Bir kişinin mirasçı olmadığına ilişkin olgu kadastro öncesi neden değil, tespit sırasında ya da tespitten sonra açığa çıkan bir durumu ifade etmektedir.
3.3.5. Hâl böyle olunca; davacı tarafa, ...’nın mirasçılarını gösterir hasımlı veraset ilamı alması için olanak tanınması, alınacak hasımlı mirasçılık belgesinde davalının mirasçı olmadığının belirlenmesi halinde yolsuz tescil hükümleri uygulanarak işin esasının incelenmesi ve sonuca göre karar verilmesi gerekirken değinilen husus üzerinde durulmaksızın yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir.
V. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/12/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.