"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/1076 E., 2022/396 K.
DAVA TARİHİ : 26.06.2014
HÜKÜM : Ret
Taraflar arasındaki tapu iptali - tescil ve tazminat davasından dolayı Mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; mirasbırakan kardeşi ...'ın 1996 yılında ölümünden sonra mirasbırakanın eşi olan davalı ...’le birlikte mirasçı olarak kaldıklarını, kardeşi adına kayıtlı 3111 ada 105 parsel sayılı taşınmazda bulunan 15 no.lu bağımsız bölüme ilişkin intikal işlemlerinin yapılması için avukatlık yapmakta olan davalı ...'a vekaletname verdiğini, miras yoluyla adına intikal eden taşınmazdaki 1/4 payının vekil ...tarafından davalı ...'e temlik edildiğini, davalıların el ve işbirliği içerisinde hareket etmek suretiyle kendisini zarara uğrattıklarını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde taşınmazın bedeli olarak şimdilik 100.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ..., Avukatlık Kanunu'nun 40 ıncı maddesine göre davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, ayrıca davacının özel yetkiler içeren bir vekaletname ile kendisini yetkili kıldığını, taşınmazların bedelsiz olarak devredileceği hususunda davacı ile diğer davalının anlaştıklarını, davacının yıllar sonra açtığı davada iyiniyetli olmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur.
2. Davalı ...; davalı ...’a verilen vekaletnamenin satış yetkisini içerdiğini, davacının bu vekaletnameyi serbest iradesi ile verdiğini, satışta muvazaa olmadığını, son yıllarda çıkan afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi hakkındaki yasa gereği Erenköy'deki taşınmazların yenileneceğini ve değerleneceğini düşünen davacının kötü niyetli olarak bu davayı açtığını belirtip davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 2014/289 Esas, 2015/357 Karar sayılı ve 03.09.2015 tarihli kararıyla, her iki davalı yönünden davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 2015/17409 Esas, 2019/647 Karar sayılı ve 05.02.2019 tarihli kararı ile; vekâlet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayanan davaların herhangi bir zamanaşımı veya hak düşürücü süreye bağlı olmadığı gözetilerek gerekli araştırmaların yapılması, delillerin toplanması, işin esasının incelenmesi ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiğine değinilerek karar bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 2019/1076 Esas, 2022/396 Karar sayılı ve 02.06.2022 tarihli kararıyla; davacının uzun yıllar kendi adına intikal yapılmasını istediği taşınmazın akıbetini araştırmamış olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, çekişmeli payın davalıya intikalinden sonra davacının da Beykoz'da bulunan taşınmazdan davalının payını devraldığı, yapılan devirlerin iradi olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, vekilin tarafların anlaşması sonucu işlem yaptığına ilişkin mahkeme gerekçesinin hangi delile dayandığının kararda açıklanmadığını, Beykoz'da yer alan taşınmazın devrinin dava konusu taşınmazla bir ilgisinin bulunmadığını, davalıların birlikte hareket ettiklerini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tazminat isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı ... Borçlar Kanunu'nun 504/1 inci ve 506 ncı maddeleri; 4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun 2 nci ve 3 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (HUMK) 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye 189,15 TL
temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
11.09.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.