Logo

1. Hukuk Dairesi2022/8088 E. 2024/646 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tesis kadastrosu öncesi yapılan kamulaştırmaya dayalı olarak tapu kaydının iptali ve terkin talebinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tesis kadastrosunun kesinleştiği tarihten itibaren 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması gözetilerek, davanın reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2019/1360 E., 2019/1502 K.

HÜKÜM/KARAR: Ret / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: Çorum 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2014/1573 E., 2018/148 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve terkin davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ... vekili dava dilekçesinde; dava konusu 133 ada 95 parsel sayılı taşınmazın yol, inşaat ve emniyet sahası içerisinde kalan 2.357,00 metrekarelik nizalı bölümü vekil eden İdare lehine cebri terkin edildiği halde kadastro çalışmaları sırasında bu bölümün taşınmaz içerisinde tespit edildiğini ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı ... tarafından davaya cevap verilmemiş; davalı 17.05.2013 tarihli duruşmada, uygulama kadastrosu çalışmaları sırasında hata yapılmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Çorum Kadastro Mahkemesinin 09.01.2014 tarihli, 2013/15 Esas, 2014/7 Karar sayılı kararıyla; dosya kapsamına göre eldeki davanın uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin olmayıp mülkiyete ilişkin olduğu, uygulama kadastrosuna itiraz davası sırasında mülkiyete ilişkin uyuşmazlıkların inceleme konusu yapılamayacağı gerekçesiyle Mahkemenin görevsizliğine, görevli mahkemenin Çorum Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiş; hüküm, 12.02.2014 tarihinde temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.

Görevsizlik kararı üzerine, Çorum 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 21.06.2018 tarihli, 2014/1573 Esas, 2018/148 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazın 1959 yılında kamulaştırıldığı, kamulaştırma bedelinin taşınmazın o tarihteki zilyedi adına bankaya bloke edildiği ancak bedelin bankadan çekildiğine dair herhangi bir belge sunulmadığı, kamulaştırma işleminin noter aracılığıyla zilyede tebliğ edilmediği, bu durumda kesinleşmiş bir kamulaştırma işleminden söz edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içerisinde davacı ... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı ... vekili istinaf dilekçesinde; Mahkemece yapılan yargılama sonunda verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, her ne kadar Mahkemece ilgili noterlikler veya banka şubelerinden taşınmaz ile ilgili kayıtların ve makbuzların temin edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de dava konusu taşınmaz ile taşınmazın bulunduğu güzergahtaki dava dışı taşınmazların da kamulaştırıldığını, kamulaştırma işleminin usulüne uygun bir şekilde yapıldığını ileri sürerek istinaf taleplerinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 27.03.2019 tarihli, 2019/1360 Esas, 2019/1502 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmaza ilişkin kamulaştırma kararının 1959 yılında alındığı, taşınmazın tesis kadastrosu tespitinin ise 1985 yılında kesinleştiği, 2013 yılında ise taşınmazda uygulama kadastrosu çalışması yapıldığı, her ne kadar uyuşmazlık 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 36 ncı maddesine göre çözümlenmeli ise de İlk Derece Mahkemesinin gerekçesinde de belirtildiği üzere, kamulaştırma işlemi (idari veya adli yönden) usulüne uygun şekilde davalıya tebliğ edilmediği gibi kamulaştırma bedelinin de davalıya ödendiğine dair dosyaya delil sunulmadığı, eş deyişle kamulaştırma işleminin kesinleşmemiş olması sebebiyle 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 36 ncı maddesine göre işlem yapılamayacağı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkeme kararına karşı süresi içerisinde davacı ... vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.

B. Temyiz Nedenleri

Davacı ... vekili temyiz dilekçesinde; İlk Derece Mahkemesi kararı ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtip istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepleri tekrarla kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava; tesis kadastrosu öncesi nedene dayalı tapu iptali ve terkin istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3 üncü maddesi

3. Değerlendirme

1. Kadastro sonucunda Çorum ili,...ilçesi,... köyü çalışma alanında bulunan 1016 parsel sayılı 3.550,00 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz tapu kaydı, ifraz ve taksim nedeniyle ... ve müşterekleri adına tespit ve 16.04.1985 tarihinde tescil edilmiş; taşınmaz 04.11.2011 tarihinde kayden intikal ve satış suretiyle davalı ... adına tescil edilmiş; bölgede 2012 yılında yapılan uygulama kadastrosu sırasında taşınmaz 133 ada 95 parsel numarasıyla ve 3.297,01 metrekare yüz ölçümlü olarak tespit ve tescil edilmiş; eldeki dava ise 20.02.2013 tarihinde açılmıştır.

2. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen karar; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, dava tesis kadastrosu öncesi sebebe dayalı olup dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği 16.04.1985 tarihinden davanın açıldığı 20.02.2013 tarihine kadar 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3 üncü maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş bulunmasına göre usul ve kanuna uygun olup davacı ... vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen sebepler, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

... harçtan muaf bulunduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.01.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.