"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil ile ipoteğin terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün kaldırılmasına, tapu iptali ve tescil talebinin kabulüne, ipoteğin fekki yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar ... ve ... vekilleri tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, duruşma günü olarak saptanan 30.05.2023 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... geldi, davetiye tebliğine rağmen diğer temyiz eden davalı ... vekili v.d. gelmedi. Yokluklarında duruşmaya başlandı, gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, ... karara bırakıldı. Temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde, Silivri Belediye Meclisinin 06.07.2009 tarihli ve 53 sayılı kararına istinaden Belediye Encümenince yapılan ihale ile 935 ada 6 parsel sayılı taşınmazın davalı ...’a devredildiğini, satışa dayanak teşkil eden Meclis kararının ... 5. İdare Mahkemesinin 2009/1410 Esas, 2010/942 Karar sayılı kararı ile iptaline karar verildiğini, kesinleşen karar ile davalı adına oluşan tescilin yolsuz tescil haline geldiğini, dava konusu taşınmazın iptal kararının sonuçlarını bertaraf etmek amacı ile davalı ...’in taşınmazı diğer davalı ...’a devrettiğini ileri sürerek taşınmazdaki ipoteklerin kaldırılmasına, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile her türlü takyidattan ari olarak ... adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... cevap dilekçesinde, dava konusu taşınmazı kendisine ... yeri yapmak için 750.000,00 TL’ye satın aldığını, tapuya güvenerek taşınmazı edindiğini, iyi niyetli üçüncü kişi olduğunu, taşınmazı almadan Belediyeye sorduğunu ve sorun olmadığı cevabını aldığını, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
2.Davalı ... cevap dilekçesinde, davacı Belediyenin taşınmazın satışı için gazetelerde ilan verdiğini, ihaleye katılarak taşınmazı edindiğini, taşınmazı aldıktan 7 yıl sonra ekonomik sıkıntıları nedeniyle diğer davalı ...’a taşınmazı 750.000,00 TL’ye sattığını, 8 yıl sonra eldeki davanın açıldığını, iyi niyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
3.Davalı Banka cevap dilekçesi, ipoteğin kullandırılan kredinin teminatını teşkil ettiğini, iyi niyetli olunduğunu, tapuda her hangi bir şerh bulunmadığını, idari işlemin iptaline ilişkin davayı bilmelerine imkan olmadığını, ipoteğin kaldırılması halinde telafisi güç zararların oluşacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 30.03.2018 tarihli ve 2017/50 Esas, 2018/201 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiş, davacı Belediyenin istinafı üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 19.12.2019 tarihli ve 2018/2090 Esas, 2019/1841 Karar sayılı kararı ile İdare Mahkemesinin iptal kararı ile tescilin yolsuz hale geldiği, kayıt malikinin ve ipotek alacaklısı Bankanın iyi niyetinin araştırılması gerektiği gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılması için dosyanın Mahkemesine iadesine karar verilmiş, İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kaldırma kararı uyarınca yapılan yargılama sonucunda davalıların iyi niyetli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı istinaf dilekçesinde özetle; iyiniyet hususunda yeterli araştırma yapılmaksızın karar verildiğini, davalı şahısların önceye dayalı tanışıklıklarının bulunduğunu, taşınmazın davalı ...'a satış tarihi öncesinde davalı Banka lehine ...'e ait ... bu taşınmazla ilgili ipotek tesis edildiğini, şahıslar arasında işçi işveren ilişkisi bulunduğunun bilindiğini, bu hususun araştırılmadığını, davalı ...'e ait ... şirketi ile ilgili ticaret sicil kaydının araştırılmadığını, her iki davalının da İdare Mahkemesinin iptal kararlarından haberdar olmamalarının mümkün olmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı ...’ın inşaat işi ile uğraştığı, taşınmazı ipotekli olarak edindiği, benzer konularda faaliyet gösteren diğer şirketin sahibi ...’den taşınmazın alındığı, basına yansıyan durumları gözetmesi halinde durumu bilmesi ya da bilmesi gerektiği, davalı Banka lehine olan ipoteğin de terkin edildiği gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün kaldırılmasına, davanın tapu iptali ve tescili talebi yönünden kabulüne, ipoteğin fekki yönünden davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar ... ve ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı ... temyiz dilekçesinde özetle, dava konusu taşınmazın Belediye temsilcisi tarafından davalı ...'e temlik edildiğini, ...'in de taşınmazı kendisine ipotekle yükümlü olarak devrettiğini, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, İlk Derece Mahkemesi gerekçesinde belirtildiği gibi diğer davalı ile arasında bir ilişki olduğunun ispatlanamadığını, o kararın doğru olduğunu, iyi niyetli olduğunu, tapu kayıtlarına güvenerek taşınmazı 750.000,00 TL'ye satın aldığını, müdahil olmadığı davalardan haberinin olmasının beklenilemeyeceğini, kötü niyetin ispatlanamadığını ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.
2. Davalı ... temyiz dilekçesinde özetle, taşınmazı Belediyenin yapmış olduğu ilanlardan haberdar olarak ihale sonucu edindiğini, ekonomik olarak sıkıntıya girmesi nedeniyle davalı ...'a 750.000,00 TL bedelle temlik ettiğini, tanık beyanlarının da bu durumu desteklediğini, satıştan elde edilen bedelin nerelere harcandığını gösterir belgeleri sunduğunu, İlk Derece Mahkemesinin doğru olarak diğer davalı ile arasında bir bağ bulunmadığını tespit ettiğini, ipoteğin ilk olarak 2012 yılında tesis edildiğini, dava konusu taşınmaz ile ilgili uyuşmazlık olduğunu eldeki dava ile öğrendiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescili ile ipoteğin terkini istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4721 Sayılı ... Medeni Kanunu’nun (TMK) 705 ... maddesinde; “Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022 nci maddesinin birinci fıkrasında ise “Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.” hükmü düzenlenmiştir.
Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca, ayni haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur. Bu hususun tapunun illilik prensibinden kaynaklandığı açıktır. Oysa, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceğinde kuşku yoktur.
TMK’nın 1023 üncü maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.”, 1024 üncü maddenin birinci fıkrasında; “Bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi bu tescile dayanamaz.” 1024 üncü maddenin ikinci fıkrasında; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.” 1024 üncü maddenin üçüncü fıkrasında; ise “Böyle bir tescil yüzünden ayni hakkı zedelenen kimse, tescilin yolsuz olduğunu iyiniyetli olmayan üçüncü kişilere karşı doğrudan doğruya ileri sürebilir.” düzenlemelerine yer verilmiştir.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalılar ... ve ... vekillerinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 22.722,30 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalılar ... ve ...'tan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
30.05.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.