"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
EK KARAR TARİHİ : 19.04.2016
SAYISI : 2022/136 E., 2022/207 K.
DAVA TARİHİ : 17.10.2014
HÜKÜM : Kısmen Kabul
Taraflar arasında görülen tapu iptal ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, Çayırbağı mahallesi 228 ada 31, 441, 472, 601, 216 ada 46, 221 ada 2, 238 ada 4,6, 9 parsel, Beşirli mahallesi 1491 ada 20, 1800 ada 2, 1464 ada 1, 1795 ada 18, Yalı mahallesi 34 ada 6 parsel sayılı taşınmazlarda mirasbırakan eşi Sefa Demir'in ilk evliliğinden olan çocukları ile paydaş olduğunu, mirasbırakanın kızları olan davalıların telkinleri sonucu taşınmazlardaki paylarına karşılık aynı değerde bir daire verileceği düşüncesiyle paylarını satış suretiyle temlik ettiğini, kamulaştırma davası açılmasıyla dava konusu taşınmazların bedeli konusunda aldatıldığını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiş; 28.10.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile dava konusu yapılmayan Fatih mahallesi 436 ada 2 parsel ile Bursa Tahtalı mahallesi 107 ada 1 parsel sayılı taşınmazları da dava ettiğini bildirmiş; 30.12.2020 tarihli dilekçesi ile de, çekişmeli 1794 ada 9 parsel (eski 1464 ada 1 parsel) sayılı taşınmaz yönünden kamulaştırma nedeniyle talebini bedele döndürdüğünü belirtip 204.463,60 TL talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar, üvey anneleri olan davacının iki daire karşılığında paylarını devrettiğini, anlaşma gereği iki dairenin davacıya verildiğini, davacının mirasbırakanın erkek çocuklarının telkinleriyle iş bu davayı açtığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Trabzon 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 11.02.2016 tarihli ve 2014/709 Esas, 2016/30 Karar sayılı kararıyla; iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 14.03.2019 tarihli ve 2016/6631 Esas, 2019/1911 Karar sayılı kararıyla: “...İddianın ileri sürülüş biçimi ve dava dilekçesinin içeriğinden eldeki davada aşırı yararlanma (gabin), aldatma (hile) hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğinde bulunulmuştur. Mahkemece; ön incelemede uyuşmazlık konusu alacak davası olarak nitelendirilmiş, gabin ve hile iddialarının ispatlanamadığı gerekçesiyle dava konusu taşınmazların temliklerine ilişkin resmi senetler getirtilmeden ve gerekçe gösterilmeden dava reddedilmiştir...Hal böyle olunca toplanan ve toplanacak delillerin birlikte değerlendirilmesi ve hasıl olacak sonuca göre gerekçeli olarak bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir...” gerekçesiyle bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Trabzon 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 11.02.2021 tarihli 2019/247 E., 2021/81 K. sayılı kararıyla, çekişme konusu 31, 441, 472, 601, 46, 6, 4, 9,16, 18, 221 ada 2 ve 436 ada 2 parsel sayılı taşınmazlar halen davacı adına kayıtlı olduğundan bu parseller yönünden davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine, diğer parseller yönünden edimler arası aşırı fark olduğu ve gabin iddiasının ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalılar temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 03.11.2021 tarihli ve 2021/1746 Esas, 2021/6400 Karar sayılı kararıyla: “... davacının 18 parsel sayılı taşınmazdaki payını ve Çayırbağı mahallesi 31, 441, 472, 601, 46, 2, 6,4, 9 parsel, Yalı mahallesi 6 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarını devretmediği kayden sabittir...Somut olayda, mahkemece edimler arası açık oransızlığın (objektif unsur) varlığı belirlenerek sonuca gidilmiş ise de yukarıda anılan madde hükmünde belirtilen "zarar görenin zor durumda kalması veya düşüncesizliği ya da deneyimsizliği” hallerinden birinin bulunup bulunmadığı ve davalıların bu durumdan yararlanmak ve sömürmek kastını taşıyıp taşımadıkları (subjektif unsur) belirlenmeksizin sonuca gidilmesi doğru olmamıştır...Mahkemece, dava konusu edilmeyen Beşirli mahallesi 18 parselde (kamulaştırma işlemi ile ifrazen 22 parsel oldu.) bulunan 15 nolu bağımsız bölümün tapusunun iptal edilerek davalı ... adına tescil edilmesi hatalı olduğu gibi dava konusu Beşirli mahallesi 1 parsel hakkında olumlu olumsuz hüküm kurulmaması ve Yalı Mahallesi 6 parsel sayılı taşınmaz dava edilmesine rağmen 16 parsel sayılı taşınmaz dava edilmiş gibi hüküm kurulması HMK'nın 26 ncı ve 297 nci maddelerine aykırılık teşkil etmektedir. Yine, ıslah ile dava konusu edilmeyen taşınmazların davaya dahil edilmesi mümkün olmadığı gözetilmeden Fatih mahallesi 436 ada 2 parsel ile Bursa Tahtalı mahallesi 107 ada 1 parsel sayılı taşınmazların kabul kapsamına alınması da isabetsizdir...” gerekçesiyle bozulmuştur.
D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Trabzon 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 21.06.2022 tarihli 2022/136 E., 2022/207 K. sayılı kararıyla; çekişme konusu 228 ada 31, 441, 472, 601, 216 ada 46, 221 ada 2, 238 ada 6, 4, 9, 34 ada 6, 1795 ada 18, ve 1464 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar halen davacı adına kayıtlı olduğundan bu parseller yönünden davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine; 1491 ada 20, 1800 ada 2, 1794 ada 8 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin tapu iptali ve tescil isteği ile 1749 ada 9 parsel sayılı taşınmaza ilişkin tazminat isteği yönünden gabin iddiasının ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; 436 ada 2 parsel ve 107 ada 1 parsel sayılı taşınmazların dava dilekçesinde bahsedildiğini, ıslah ile genişletilmediğini, ıslah kabul edilse dahi davalının süresinde bir itirazı olmadığını, bu taşınmazlar yönünden talebin kabul edilmesi gerektiğini, ayrıca 1794 ada 9 parsel sayılı taşınmaz yönünden tazminat isteği kabul edildiği halde vekalet ücreti takdir edilmediğini belirterek kararın düzeltilerek onanmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, aldatma (hile) ve aşırı yararlanma (gabin) hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
HMK 297/2 maddesi, 09.05.1960 günlü 21/9 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararı
3. Değerlendirme
1. Fatih Mahallesi 436 ada 2 parsel ile Bursa Tahtalı Mahallesi 107 ada 1 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin; ıslah ile dava konusu edilmeyen taşınmazların davaya dahil edilmeyeceği, bu taşınmazlara ilişkin usulünce açılmış dava bulunmadığı gerekçesiyle taşınmazlar hakkında hüküm tesis edilmemesinin bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla, davacının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Ancak, Mahkemenin Dairece verilen bozma kararına uymakla kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yapma yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü "Usuli kazanılmış hak" müessesenin bir gereğidir. Usul hukukunun vazgeçilmez temellerinden birisi olan bu müessese kamu düzeni ile ilgilidir. Ne var ki, usuli kazanılmış hak kuralının istisnalarından birisi de maddi yanılgıya dayalı bozma kararına uyulmuş olmasıdır.
3-Kamu düzeninden olan doğru sicil oluşturma ilkesi gereğince hakimin infazı kabil karar verme yükümlülüğü olup davaya konu 1461 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 29.07.2013 tarihli imar uygulaması ile 1794 ada 4 parsel olduğu, onun da 02.01.2018 tarihli ifraz işlemi ile 1794 ada 8 ve 9 parsel sayılı taşınmazlar olduğu anlaşılmakla, bozma ilamında maddi hata ile Beşirli mahallesi 1 sayılı parsel hakkında olumlu olumsuz hüküm kurulmamasına işaret edilmiş ise de, kapanan kayıt üzerinden hüküm kurulması doğru olmadığı gibi, 1461 ada 1 parsel hakkında davanın reddine karar verildiği halde gittiği parseller olan 1794 ada 8 ve 9 parseller yönünden davanın kabulüne karar verilmesinin de çelişki oluşturduğu açıktır. Ayrıca, tapu iptali ve tescil isteği kabul edilen taşınmazlara ilişkin hüküm tesis edilirken davacının payı oranında iptali ile kalan payların davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, davalılar adına da tescil hükmü kurulması doğru değildir.
4-Öte yandan, dava konusu 1491 ada 20, 1800 ada 2, 1794 ada 8 parsel sayılı taşınmazlar yönünden keşfen saptanan ve 1794 ada 9 sayılı taşınmaza ilişkin kabul edilen 833.761,84 TL tazminat miktarı üzerinden yargılama sırasında harç ikmali yapıldığı da gözetilerek davacı lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken noksan vekalet ücretine hükmedilmesi isabetsizdir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin değinilen yönlere ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi yollaması ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (HUMK) 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA,
Alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
12.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.