"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/767 E., 2021/2468 K.
DAVA TARİHİ : 19.10.2015
HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ :...1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2015/841 E., 2018/862 K.
Taraflar arasındaki kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Hakkari İli...İlçesi ...köyü 113 ada 1 parsel sayılı taşınmazın müvekkili adına tescil edilmesi gerekirken davalı Hazine adına tespit edildiğini, dava konusu taşınmaz üzerinde Hazinenin korunmaya değer hakkının bulanmadığını, müvekkilinin murisinden kendisine kadar eklemeli bir şekilde devam eden zilyetliğin 60 yılı aşkın olduğunu, zilyetlikle mülk edinme koşullarının taşınmaz mal zilyedi olan müvekkilinin lehine oluştuğunu, bu bakımdan dava konusu taşınmazın Hazine adına olan tapusunun iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine, davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Kadastro Kanun'un 14 ve 46 ncı, Türk Medeni Kanunu'nun 713 üncü maddelerinde belirlenen 20 yıl süreyle davasız ve aralıksız olarak malik sıfatıyla zilyetlik koşullarının davacı lehine oluştuğunun ispatlanamadığı, bilirkişilerce şüpheye vermeyecek şekilde dava konusu taşınmazın iktisabı mümkün olan yerlerden bulunmadığının rapor edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın hukuka aykırı olduğunu, teknik bilirkişi raporları, mahalli bilirkişi ve tanık beyanları arasındaki çelişkilerin giderilmesi gerektiğini, taşınmazın köy içerisinde olduğunu, eklemeli zilyetlik yoluyla müvekkiline geçtiğini, mera özelliği taşıyan bitkiler içermediğini, kazandırıcı zamanaşımı şartlarının oluştuğunu, ziraat ve inşaat bilirkişi beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, davalı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini ileri sürerek hükmün kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; istinaf nedenlerine, kamu düzenine ilişkin hususlara, dosyadaki belgelere, taraflarca ileri sürülen ve kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle İlk Derece Mahkemesince delillerin takdirinde usul ve Kanun'a aykırılık görülmemesine göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesini tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastrodan önceki hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı HMK'nın 303, 114 ve 115 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Kadastro sonucu;...İlçesi, ...Köyü çalışma alanında bulunan 113 ada 1 parsel sayılı 2.632,62 metrekare yüz ölçümündeki iki adet kerpiç ahır ve arsa vasıflı taşınmaz, tutanağın beyanlar hanesinde davacının işgalinde olduğu gösterilerek Toprak Tevzi Komisyonu çalışmaları sonucunda oluşan tapu kaydı nedeniyle Hazine adına tespit edilmiş, davacı tarafından taşınmazın tespitine itiraz edilmesi üzerine...Kadastro Mahkemesinin 2007/538 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın reddine, taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş, kadastro tespiti hükmen kesinleşmiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre davacı tarafın öteki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
4. Ancak, çekişmeli taşınmazın hükmen tesciline esas alınan Kadastro Mahkemesinin 07.07.2009 tarihli ve 2007/538 Esas, 2009/596 Karar sayılı davasında, eldeki davada davacı ... tarafından çekişmeli taşınmaz hakkında irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiasına dayalı olarak adına tescili istemli dava açıldığı, yapılan yargılama sonucunda keşif avansının belirtilen kesin süre içerisinde yatırılmadığından davanın reddine karar verildiği ve anılan kararın temyiz edilmeksizin 31.08.2009 tarihinde kesinleştiği, temyiz incelemesine konu davada ise davacının, çekişmeli taşınmazın mirasbırakanından kaldığını, eklemeli olarak 100 yılı aşkın zilyetliğinin bulunduğunu ileri sürerek taşınmazın adına tescili istemiyle dava açtığı, her iki davanın taraflarının, dava konusunun ve dava sebebinin aynı olduğu ve HMK'nın 303 üncü maddesi çerçevesinde kesin hüküm bulunduğu anlaşılmakla, Mahkemece davacı yönünden davanın kesin hüküm nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek ispatlanmadığından davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olduğundan hükmün gerekçesi ve hüküm fıkrasının düzeltilerek onanması gerekmektedir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1- Davanın kesin hüküm nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile ret kararı verilmesi isabetsiz ise de, ret kararı sonucu itibari ile doğru olduğundan, davacı vekilinin temyiz itirazının değinilen yönden kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 373/1 inci maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, kararın "Değerlendirme" kısmının 4. bendinde açıklanan gerekçe çerçevesinde Mahkeme kararının hüküm kısmının 1. bendinin "Davanın kesin hüküm nedeniyle usulden reddine" şeklinde düzeltilerek 6100 sayılı HMK'nın 371 inci maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Peşin yatırılan temyiz karar harcının temyiz eden davacı tarafa iadesine,
06.11.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.