Logo

1. Hukuk Dairesi2022/8450 E. 2023/3243 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında yaptığı satışların muris muvazaası olup olmadığı, tapu iptali ve tescil taleplerinin kısmen kabulü ile davalıların yaptığı temyiz başvurusunun reddine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, usul ve yasaya uygun olduğu, hukuksal gerekçesinde ve delillerin takdirinde isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek davalıların temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

DAVALILAR : ..., ... vekilleri Avukat ...

DAVA TARİHİ : 06.03.2017

KARAR : Kısmen Kabul - Kısmen Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/125 E., 2019/1067 K.

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece; Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekili ve duruşma istekli olarak davacı ... tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, duruşma günü olarak saptanan 13/06/2023 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı ... vekili Avukat ... ... geldi. Davetiye tebliğine rağmen diğer temyiz eden davalılar ... vd. vekili Avukat vd. gelmedi. Yokluklarında duruşmaya başlandı, gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, ... karara bırakıldı. Temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar, mirasbırakanları ... ...’nın 485 parsel sayılı taşınmazdaki paylarının, bir kısmını doğrudan, bir kısmını ise ara malik kullanarak davalı oğlu ...’a, ...’un da dava dışı ...’a satış suretiyle devrettiğini, taşınmazda yapılan imar uygulaması ile oluşan dava konusu 297 ada 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12 ve 13 no.lu imar parsellerinin dava dışı ... adına tescil edildiğini, ...’nin de adına kayıtlı 5, 6, 7, 9, 10, 11 ve 12 no.lu parselleri davalı ...’ya, 8 ve 13 no.lu parselleri ise ...’un kızı davalı ...’a satış yoluyla devrettiğini, yapılan tüm temliklerin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında davacılardan ...’ın ölümü üzerine mirasçısı davaya devam etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar, ...’un taşınmazı mirasbırakandan bedeli karşılığı satın aldığını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 21.11.2019 tarihli ve 2017/125 Esas, 2019/1067 Karar sayılı kararıyla; dava konusu 7 parsel sayılı taşınmazın davalılar adına kayıtlı olmadığı gerekçesiyle bu parsel yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine, diğer parseller yönünden temliklerin mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak yapıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 18.03.2021 tarihli ve 2020/756 Esas, 2021/439 Karar sayılı kararıyla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca, davalıların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar başlığında hatalar bulunduğu ve miras payları oranında davacılar adına tescil kararı verilip, kalan payın davalı üzerinde bırakılması gerekirken davalı adına da yeniden tescile karar verildiği gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak, anılan hususlar düzeltilerek davanın kısmen kabulü yönünde yeniden hüküm kurulmuştur.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairenin 01.12.2021 tarihli ve 2021/2481 Esas, 2021/7390 Karar sayılı kararıyla; ''...Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle temliklerin mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak yapıldığı saptanarak davanın kabulüne karar verilmesinde kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalıların bu yöne ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine.

Ancak, dava konusu 297 ada 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12 ve 13 parsel sayılı taşınmazların imar öncesi olan 485 parsel sayılı taşınmazda davalı ... tarafından dava dışı ...’a devredilen toplam 357612/614400 paydan, 335424/614400 payının mirasbırakandan (ara malik Ramazan yoluyla geçen paylar da dahil olmak üzere) davalı ...’a satış yolu ile devredildiği, 22188/614400 payın ise mirasbırakan ... ve diğer mirasbırakan Ayşe’den intikalen geldiği halde Mahkemece taşınmazların tamamı satış yolu ile gelen paya aitmiş gibi değerlendirme yapılarak hüküm kurulmuş olması doğru değildir.

Hâl böyle olunca, çekişme konusu 297 ada 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12 ve 13 parsel sayılı taşınmazların imar öncesi olan 485 parsel sayılı taşınmazın 335424/614400 payının mirasbırakandan davalı ...’a devredildiği gözetilerek, gerekirse uzman bilirkişilerden rapor almak sureti ile mirasbırakandan satış yolu ile temlik edilen payların imar sonrası oluşan hangi parsele ne miktarda pay gittiği belirlendikten sonra (hangi miktarın iptal edileceği belirlenerek) bu miktar üzerinden davacıların miras payı oranında iptal-tescil hükmü kurulması gerekirken davalı ...’a intikalen geçen 22188/614400 payın da kabul kapsamına alınması doğru değildir.

Kabule göre de, mirasbırakandan sonra 27.07.2005 tarihinde eşi Ayşe’nin de öldüğü anlaşılmakla, yeni veraset ilamı temin edilerek hüküm kurulması gerekirken, nüfus kayıtları esas alınarak belirlenen pay oranlarına göre hüküm kurulması da doğru değildir.'' gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin 05/10/2022 tarihli ve 2022/425 Esas, 2022/1370 Karar sayılı kararıyla; bozma ilamı doğrultusunda bilirkişi kurulundan ek rapor alınmak suretiyle dava konusu 7 parsel sayılı taşınmaz yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine, dava konusu diğer taşınmazlar yönünden rapor doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili ve duruşma istekli olarak davacı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu 7 parsel sayılı taşınmaz yönünden verilen ret kararının hukuka aykırı olduğunu, mirasbırakanın iradesinin mirasçılarından mal kaçırma olduğu açıkça anlaşıldığından bu parsel yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini bildirerek kararın dava konusu 7 parsel sayılı taşınmaz yönünden bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın usule, yasaya ve hukuka aykırı olduğunu, mirasbırakanın taşınmazlarını satma ihtiyacı olduğunu, davalının taşınmazları alım gücü bulunduğunu, semenin para olmasının şart olmadığını, eksik araştırma ve inceleme ile karar verildiğini bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli, 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de TMK'nın 706., ... Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237. (Borçlar Kanunu'nun (BK) 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR:

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

03/09/2022 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davacı ... vekili için 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz eden davalılardan alınmasına, diğer temyiz edilen davacılar ... vd vekili ve davalılar vekili duruşmaya katılmadığından lehlerine duruşma vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,

Aşağıda yazılı 99,20 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacı ...'tan, 26.768,73 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.06.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.