"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin kararın, davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/(1)-b-1 maddesi gereğince esastan reddine dair karar, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosyadaki belgeler incelenerek gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, adına kayıtlı 40 parsel sayılı taşınmazda bulunan 12 nolu bağımsız bölümünü intifa hakkı üzerinde kalmak üzere davalıya bağışladığını, ancak aradaki güven ilişkisi nedeniyle tapuda işlemi satış olarak yaptıklarını, temlikin taraf muvazaası nedeniyle geçersiz olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı, taşınmazı bedelini ödemek suretiyle satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Şarköy Asliye Hukuk Mahkemesinin 01/10/2020 tarihli ve 2019/206 E., 2020/236 K. sayılı kararıyla; davalının kendisine teklif edilen yemini eda ettiği, davacının muvazaa iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.İstinaf Nedenleri
Davacı vekili, taşınmazın tapuda satış gösterilerek aslında davalıya bağışlandığını, tarafların müvekkilin vefatına kadar taşınmazın kullanımı konusunda anlaştığını, 13 yıl boyunca sorun olmadığını, ancak davalının Şarköy İcra Müdürlüğünün 2018/350 Esas sayılı dosyasında takip başlattığını, davalının kötü niyetli olduğunu, mahkeme kararının kaldırılması istemiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 09/11/2021 tarihli ve 2021/696 E., 2021/1700 K., sayılı kararıyla; davacının dava konusu taşınmazı 16/06/2005 tarihinde davalıya satış suretiyle devrettiği, resmi senette herhangi bir koşul olmamasına karşın, davacının annesi ve taşınmazla ilgilenmesi karşılığında temlikin bağış olduğunu ileri sürdüğü, davalının davacının yemin teklifini eda ettiği, davacının iddialarını ispatlayamadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili, istinaf talepli dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlere ek olarak, Bölge Adliye Mahkemesinin değerlendirmesinin hatalı olduğunu zira dosyaya sunulan fotoğrafların ve ileri sürülen beyanların tarafların ailece yakın ilişki içinde olduğunu, davalının kira alacağı bulunsa idi ilişkilerinin zedelenmiş olacağını ifade etmek olduğunu, davacının annesinin davalıları manevi ailesi olarak görüp, geçim sıkıntısı çektikleri için de devamlı maddi destekte bulunduğunu ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraf muvazaası hukuk nedenine dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3.2.1. 6100 sayılı HMK’nın 190. maddesinde, "İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir."
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesinde, "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür." hükümlerine yer verilmiştir.
3.3. Değerlendirme
Kararın (III.) ve (IV/3.) numaralı paragraflardaki gerekçeler yerinde bulunmakla, dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.
VI. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 21,40 TL bakiye onama harcının davacıdan alınmasına, 28/03/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.