Logo

1. Hukuk Dairesi2022/948 E. 2022/3124 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

..........

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil istekli dava sonunda Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince verilen 29/11/2021 tarihli ve 2021/1207 Esas - 2021/1277 Karar sayılı karar, yasal süre içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, mirasbırakanları ... ...'un maliki olduğu 490 ada 64 parsel sayılı taşınmazını satış göstermek suretiyle davalı oğluna temlik ettiğini, yapılan işlemin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, yasal süresinde cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Akçaabat 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 16/07/2021 tarihli ve 2019/254 E. - 2021/568 K. sayılı kararıyla; davacı tanıkları ... ve ...'un devir karşılığında bedel ödenip ödenmediği konusunda bilgi sahibi olmadıklarını beyan ettikleri, tanıkların bunun dışındaki hususlarda duyuma dayalı kesin olmayan bilgiler verdikleri, soyut beyanlarda bulundukları, davalının cevap dilekçesinin ise yasal cevap verme süresi geçtikten sonra dosyaya sunulduğu, dosya kapsamındaki deliller ile muris tarafından yapılan satış işleminin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğuna dair şüpheden uzak ve duraksamaya yer vermeyecek delil bulunmadığı, dava konusu taşınmazın akitteki bedelleri ile gerçek değerleri arasındaki farkın ise tek başına muvazaanın kanıtı sayılamayacağı gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. İstinaf Nedenleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının taşınmazın devir işlemi sırasında muris ile arasında para alışverişi olmadığını açıkça beyan ve kabul ettiğini, davalının davacıya para verdiğine dair beyanını kabul etmemekle birlikte, davalının, davacıya miras payı karşılığında bir miktar para verdiğini iddia etmesinin davacının dava konusu taşınmaz üzerinde hakkı olduğunu kabul anlamına geldiğini, davalının murise baktığını ya da ihtiyaçlarını karşıladığını kanıtlayamadığını, tanığın beyanına göre davalının murise tedaviye götürüyorum diyerek kandırarak taşınmazı ondan devraldığını, davalı tarafça tanık dinletilmediğini, yasal sürede davaya cevap verilmediğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

3. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 29/11/2020 tarihli ve 2021/1207 E.- 2021/1277 K. sayılı kararıyla; davacı tarafın, murisin davacıdan mal kaçırmasını gerektirecek somut bir vakıa ileri sürmediği gibi, dinlenen tanıkların temlikin mal kaçırma amacıyla yapıldığına dair bir beyanda bulunmadıkları, dosya kapsamına göre dava konusu temlikin davacıdan mal kaçırmak amacıyla yapıldığının kanıtlanamadığı, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun bulunduğu gerekçeleri ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını yineleyerek, dosyaya celp edilen ekonomik sosyal durum araştırması raporuna göre davalının devir tarihinde mevsimlik işçi olarak çalıştığını, hem eşine, hem dört çocuğuna hem de babasına maddi destek sağlamasının mümkün olmadığını, yapılan devrim muvazaalı olduğunun gerek davalının, gerek dinlenen tanıkların beyanları ve gerekse de tüm dosya kapsamı ile sabit olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, satış sözleşmesinden kaynaklanan muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237. (Borçlar Kanunu'nun (BK) 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.

Hemen belirtmek gerekir ki; bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Bunun için de ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alım gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.

3.3. Değerlendirme

3.3.1. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden;1931 doğumlu mirasbırakan ... ...’un 09/03/2004 tarihinde öldüğü, geriye davacı kızı ..., davalı oğlu ... ve dava dışı kızları ...’ın kaldıkları, murisin adına kayıtlı 1617 parsel (yeni 490 ada 64 parsel) sayılı taşınmazdaki 1/3 payını 19/08/1998 tarihli satış işlemi ile davalı oğlu ...’e devrettiği, davalının da 1/21 payını 16/04/2004 tarihinde satış yolu ile dava dışı ... ...’a, 1/21 payını 28/10/2005 tarihli satış işlemi ile dava dışı ... ...’a, 1/14 payını ise 22/02/2008 tarihinde satış yolu ile yine dava dışı ... ...’a temlik ettiği, dava konusu taşınmazın 3/14 payının ise davalı üzerinde ipka edildiği anlaşılmaktadır.

3.3.2. Somut olayda, mirasbırakan ...’in mirasçıları 5 kız, 1 erkek çocuğu olup, murisin çok kıymetli tek malvarlığını ölümünden önce davalı oğluna temlik ettiği, satış tarihinde murisin mal satmaya ihtiyacının bulunmadığı, temlikin muvazaalı ve kız çocuklarından mal kaçırma amaçlı olarak gerçekleştirilmiş olduğu anlaşılmakla, davacının davasının muristen davalıya intikal eden 1/3 pay üzerinden kabulüne karar verilmesi gerekirken delillerin takdirinde hataya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.

VI. SONUÇ

Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Davacı vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 373/1. maddesi uyarınca Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı nedenlerden dolayı 6100 sayılı HMK’nın 371/1-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Akçaabat 1. Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesine gönderilmesine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14/04/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.