"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/155 E., 2022/20 K.
DAVA TARİHİ : 03.07.2013
HÜKÜM : Kabul
Taraflar arasında görülen menfi tespit, tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalılar tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; davalı ... tarafından sahte imzalı senede istinaden ...1. İcra Müdürlüğünün 2011/4232 Esas sayılı dosyası ile aleyhine kambiyo takibi yapıldığını, takip dayanağı senetteki imzanın kendisine ait olmadığını, her ne kadar takipte ödeme emri kendisine tebliğ edilmiş ise de tebliğ edilen evrakın anlam ve önemini kavrayamadığını, bu nedenle icra takibine zamanında itiraz edemediğini, kesinleşen satış aşamasına gelen icra takibinde 3 ada 319 parsel sayılı taşınmazının ihalede takip alacaklısı davalı ... Horosan'a satıldığını, davalı ...'in tüm işlemleri kötü niyetli olarak taşınmazını ele geçirmek amacıyla yaptığını ileri sürerek takip dayanağı senetteki imzanın kendisine ait olmadığının ve bu senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, davalı ...'e yapılan satışın iptali ile takip neticesinde yolsuz olarak davalı adına tescil edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve adına tesciline karar verilmesini talep etmiş; taşınmazın yargılama sırasında 11.11.2013 tarihinde davalı ... tarafından kızı ...'a satış suretiyle temlik edilmesi üzerine, ... davaya dahil edilmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ...; takip dayanağı senedin davacı ...'ın oğlu Gürbüz Buz tarafından kendisine olan borcuna karşılık olarak verildiğini, borcun ödenmemesi üzerine senedi takibe koyduğunu, takibin her aşamasından yapılan tebligatlarla haberdar edilmesine rağmen davacının takibe ve takip sürecinde yapılan işlemlere itiraz etmediğini, dava konusu taşınmazı ihalede alacağına mahsuben satın aldığını, üzerinde banka ipoteği bulunduğundan ipotek borcunu kapatmak durumunda kaldığını, gerçekte parayı kızı Gözde ödediğinden taşınmazı kızı Gözde'ye devrettiğini, davacının şikayeti üzerine yapılan ceza yargılamasında beraatine karar verildiğini, esasen kendisinin davacı ve oğlu Gürbüz tarafından kandırıldığını ve dolandırıldığını, zira borç verdiği parayı tahsil edemediği gibi pek çok icra ve dava masrafı yapmak zorunda kaldığını, borcun ve yaptığı masrafların ödenmesi halinde taşınmazı iadeye hazır olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
2. Dahili davalı ..., dava konusu taşınmaz için kredi çektiğini ve toplamda 25.000 TL para ödediğini, ailece ödedikleri paralar kendilerine iade edildiği taktirde taşınmazın tapusunu iadeye hazır olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEMENİN KARARI
...2. Asliye Hukuk Mahkemesi 04.07.2013 tarih 2013/272E., 2013/258K. sayılı yetkisizlik kararının kesinleşmesi üzerine davacının talebi ile dosya yetkili Mahkemeye gönderilmiş, ...Asliye Hukuk Mahkemesi 26.05.2016 tarih 2015/99 Esas, 2016/91 Karar sayılı kararı ile; davacının, tarafına yapılan tebligatların kendisi dışında bir kişiye yapıldığı iddiasının olmadığı, tapu iptali ve tescil talebinde bulunmasına karşılık ipotek bedelini ödeyeceğine ve depo edeceğine ilişkin beyanda bulunmadığı, ödeme emrini tebliğ almasına rağmen itiraz etmediği gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
2. Dairenin 01.07.2021 tarihli ve 2021/1297 Esas, 2021/3704 Karar sayılı kararıyla; “...Somut olayda, davacı icra hukuku ilkelerine göre ihalenin feshi v.b. hukuki yollara başvurmamış ise de, takip konusu alacağın dayanağı olan kambiyo senedindeki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürmüş ve senetle ilgili yapmış olduğu şikayet sonucunda davalı ... hakkında ...Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/139 Esas sayılı dosyası ile açılan ceza davasının soruşturma aşamasında ... Kriminal Polis Laboratuvarı tarafından düzenlenen 31.12.2014 tarihli uzmanlık raporunda, bahse konu senet üzerindeki borçlu imzalarının ...'un eli ürünü olmadığı belirlenmiştir.
Bu durumda, takibin dayanağı olan kambiyo senedi ile ilgili davacının borcunun bulunmadığı anlaşıldığına göre menfi tespit isteğinin kabulü gerekmektedir. Öte yandan takibin dayanağı olan kambiyo senedi ile ilgili maddi hukuk yönünden borcun bulunmadığının tespiti halinde cebri ihalenin dayanağı ortadan kalkacağı için ihale alıcısı olan ilk el davalı ...'e yapılan tescil yolsuz hale gelecektir. Yargılama sırasında taşınmaz kendisine devredilen ve davacı tarafından davaya dahil edilen kayıt maliki davalı ...'de ilk el davalı ...'in kızı olduğuna göre, durumu bilen veya bilmesi gereken kişi konumunda olup Türk Medeni Kanunu(TMK)'nun 1023 üncü maddesi koruyuculuğundan faydalanamayacağı açıktır. Hâl böyle olunca; davaların kabulüne karar verilmesi gerekirken yasal olmayan gerekçelerle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir...” gerekçesiyle bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
...Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.02.2022 tarihli ve 2021/155E., 2022/20K. sayılı kararıyla; icra takibine konu senetteki imzanın davacıya ait olmadığı, borcu bulunmadığı, ihalede ilk el konumunda bulunan davalı ... adına tescilin yolsuz olduğu, davalı ...’nin ise iyiniyetli sayılamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalılar temyiz dilekçesinde; kriminal raporunun yeterli olmadığını, yeterince imza örneği alınmadığını, eldeki dava hukuki ihtilaf olup davacının az imza atan kişi olduğunu, ceza soruşturmasındaki raporun esas alınmasının doğru olmadığını, ceza kararının kesinleşmediğini, ipotek bedelini kendisinin ödediğini bu nedenle tapuya takyidat konulması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, menfi tespit ve yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 705 inci maddesinin ikinci fıkrası, aynı Kanun'un 1023 üncü ve 1024 üncü maddeleri
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun(HUMK) uygulanacağı davalar yönünden HUMK’un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
2.Dava konusu ... ili, ...ilçesi ... Mahallesi 3 ada 319 parsel sayılı 328m2 miktarlı bahçeli kargir ev nitelikli taşınmaz davacı... adına kayıtlı iken, 01.11.2011 tanzim ve 01.12.2011 vade tarihli 30.000 TL bedelli bonoya dayalı olarak ...1. İcra Müdürlüğünün 2011/4232 Esas sayılı icra dosyası ile başlatılan kambiyo takibinde haczedilerek satışa çıkarıldığı, 21.05.2013 tarihinde yapılan ihalede taşınmazın 50.550 TL bedelle alacağına mahsuben takip alacaklısı davalı kardeşi ...’a satıldığı, onun da yargılama sırasında taşınmazı 11.11.2013 tarihinde 12.500 TL bedelle kızı ...’a devrettiği anlaşılmaktadır.
3. Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalıların temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalıların yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın, HMK'nın geçici 3 üncü maddesi yollamasıyla HUMK'un 438 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 1.474,60 TL bakiye onama harcının davalılardan alınmasına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
28.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.