"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1966 E., 2022/1864 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Doğanşehir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/238 E., 2022/191 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından duruşma istekli olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 08.10.2024 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde, temyiz eden davacı ile temyiz edilen davalı Hazine vekili Avukat .... geldi. Davetiye tebliğine rağmen diğer davalılar gelmedi. Yokluklarında duruşmaya başlandı. Gelen asilin ve vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. Temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I .DAVA
Davacı dava dilekçesinde; Malatya ili .... ilçesi ... Mahallesinde bulunan 152 parsel sayılı taşınmazın içerisinde bulunan 70 dönümlük alanın dedesinden babasına, babasından ise kardeşleri ile arasında yapmış olduğu taksim sonucunda kendisine kaldığını, bu taşınmazın tarla olarak kullanıyor olmasına rağmen kadastro çalışmalarında 152 nolu mera parseli içinde kaldığını ileri sürerek 152 parsel numaralı taşınmazın içerisinde kalan 70 dönümlük alanın tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili cevap dilekçesinde ve yargılama sırasında; hak düşürücü sürenin geçtiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazla ilgili olarak yapılan tesis kadastrosunun 08.06.1975 tarihinde kesinleştiği, davacının tesis kadastrosundan önceki hakka dayanarak 28.04.2017 tarihinde davasını açtığı ve kesinleşen tesis kadastrosu ile dava tarihi arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde yazılı 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olduğu gerekçesi ile hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davacı istinaf dilekçesinde özetle; ret kararının hukuka aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazın dedesinden babasına, babasından kendisine kaldığını, Almanya'da yaşadığı için kadastro tespitine itiraz edemediğini, 152 parselin mera olduğunu yeni öğrendiğini, dava konusu taşınmazın kadim tarım arazisi olduğunu ve mera ile ilgisinin olmadığını, mahalli bilirkişi ve tanıkların dava konusu taşınmazın tarla olduğunu ve kendisine ait olduğunu teyit ettiklerini, dosya arasında bulunan vergi kayıtlarının dava konusu taşınmaza uyduğunu, dava konusu taşınmazın toprak yapısının bitişiğindeki tarım arazileri ile aynı yapıda olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu 152 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin 1975 tarihinde kesinleştiği, davanın kadastro öncesi nedene dayalı olarak açıldığı, 28.04.2017 tarihinde açılan davanın, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı, bu nedenle Yerel Mahkemenin davanın hak
düşürücü süre nedeniyle reddine ilişkin kararının usul ve yasaya uygun olduğu ve istinaf gerekçelerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.(1) maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı, temyiz dilekçesinde, İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçesindeki taleplerini tekrar ile kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi
3. Değerlendirme
Malatya ili .... ilçesi .... Mahallesinde 1972 yılında yapılan kadastro çalışmalarında 152 parsel sayılı 1.912.900,00 m2 yüz ölçümündeki taşınmaz 766 sayılı Tapulama Kanunu'nun 35. maddesi gereğince Çığlık köyü yararına mera olarak sınırlandırılmıştır.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 247,70 TL bakiye onama harcının davacıdan alınmasına,
03.10.2024 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca gelen temyiz edilen davalı Hazine vekili için 28.000,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.10.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.