"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/5 E., 2022/26 K.
HÜKÜM : Ret
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir.
Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; Niğde ili, Çiftlik ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan 108 ada 64 ve 152 parsel ile 134 ada 7 parsel sayılı taşınmazların, kadastro çalışmaları sırasında dayısı olan davalı ... adına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tespit edildiğini, taşınmazları dedesi ... ve eşi ...'dan köy senetleri karşılığında satın aldığını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile adına kayıt ve tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesinde; davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının dayandığı köy senetlerinin sahte olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Çiftlik Asliye Hukuk Mahkemesinin 09.06.2015 tarihli ve 2013/36 E. 2015/115 K. sayılı kararı ile; davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 22.10.2018 tarihli ve 2016/3206 Esas, 2018/6107 Karar sayılı kararıyla; “...doğru sonuca varılabilmesi için mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları ve fen bilirkişisi huzuruyla yeniden keşif yapılmalı, yapılacak olan keşifte yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazların öncesinde kime ait olduğu, tarafların müşterek mirasbırakanları olan ...’den mi ...’den mi geldiği, mirasbırakanların ölümünden sonra taksim edilip edilmediği, taksime konu olmuşsa taksimin tarihi, kimlerin katıldığı, katılmayan mirasçı var ise ne şekilde ikna edildiği, taksimle kime hangi taşınmazın düştüğü, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, halen kimin zilyetliğinde olduğu maddi olaylara dayalı olarak sorulmak suretiyle kesin olarak belirlenmeli, bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki olduğu takdirde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeli; taksim ve zilyetlik durumu kuşkuya yer bırakmayacak şekilde aydınlatılmalı, fen bilirkişisine keşfi takibe imkan verir kroki ve ayrıntılı rapor düzenlettirilmeli, taksimi ispat külfetinin taksime dayanan davalıya ait olduğu, davalının taksim savunmasının kanıtlanamaması halinde davanın sadece davacının payına yönelik olarak görüleceği göz önüne alınarak toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmelidir..." gerekçesiyle bozulmuştur.
B. Mahkemece Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararı ile; bozma sonrası yapılan keşifte dinlenen tanık ve mahalli bilirkişi beyanlarına göre taşınmazların kök mirasbırakan ...'den geldiği, kök mirasbırakan ...'e ait olmadığı, ...'in 1988 yılında ölümünden sonra ...'nin davacının dava dışı annesi ile davalı olan iki çocuğuna tüm taşınmazları paylaştırdığı, yıllardır taşınmazların paylaşıma uygun olarak kullanıldığı, davacının, annesi sağ olduğu için miras hakkı bulunmadığı, annesinin de paylaşıma itirazı olmadığı gibi davacının dava konusu taşınmazlarda bir gün dahi zilyetliği bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; 1988 yılında düzenlenen köy senedinde imzası bulunan köy muhtarı ...'ın beyanları ile iddialarının ispatlandığını, davanın köy senetlerine dayandığını, mirasçılığa dayalı dava olmadığını, davacının zilyetliği bulunmadığı şeklindeki gerekçenin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro tespiti öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü, 17 nci; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 713/1 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla uygulanması gereken 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; Niğde ili, Çiftlik ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan 108 ada 64 ve 152 parsel ile 134 ada 7 parsel sayılı taşınmazların kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğe dayanılarak senetsizden davalı adına tespit ve tescil edildiği anlaşılmıştır.
3. Temyizen incelenen Çiftlik Asliye Hukuk Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 346,90 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
02.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.