"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/12 E., 2022/2034 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret/Başvuru Kabul-Dava Kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : Çivril Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/360 E., 2021/925 K.
Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda, istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından duruşma istekli olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 04.06.2024 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde, temyiz eden davalı ... vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacı ... vekili Avukat ... geldi. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. Temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, mirasbırakan babası ...’in maliki olduğu 220 ada 4 ve 7 parsel sayılı taşınmazları muvazaalı olarak davalı ...’a devrettiğini, 220 ada 4 parsel sayılı taşınmazda 1988 yılından beri ailesi ile oturduğunu, davalının taşınmazı 2019 yılında satın almasına rağmen ihtarname çekmediği ve kira istemediğini, 30 yıla aşkın zamandır babası ile konuşmadığını, mirasbırakanın hep büyük oğlu ...’ı ayrı tuttuğunu, davalının ...’ın eşinin yeğeni olduğunu, taşınmazları alım gücü olmadığını, devrin mal kaçırmak amaçlı yapıldığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı, esnaf olduğunu, birikimlerini değerlendirerek apart yapmak için arsa aradığını, mirasbırakanın daire satın almak için arsalarını satmak istediğini beyan ettiğini, mirasbırakanın kendisine bir ev alana veya yapana kadar ayrıca apart yapmak maliyetli olduğundan inşaata hemen başlayamayacağından oturmasına müsaade ettiğini, bedelinin banka hesabına 01.02.2019 tarihinde yatırıldığını, mirasbırakanın başka taşınmazları da olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEME KARARI
Çivril Asliye Hukuk Mahkemesi 15.09.2021 tarih 2020/360 E., 2021/925 K. sayılı kararı ile, temliğin bedel karşılığında yapıldığı, mal kaçırma ve muvazaalı olduğu iddiasının ispat edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; mirasbırakanla yıllardır konuşmadıklarını, mirasbırakanın mahallesinde eşiyle dostuyla ve çocukları ile yaşadığı evini satmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, taşınmaz satmaya ihtiyacı olmadığını, dava konusu taşınmazda bulunan evlerde hem mirasbırakan hem de kendisinin oturduğunu, temlikten haberdar olmadığını, davalının alım gücü olmadığını, keşfen saptanan değer ile temlikte beliritlen değer arasında fahiş fark olduğunu, bedelin terekeden çıkmadığını, devrin mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi 28.12.2022 tarih 2022/12 E., 2022/2034 K.sayılı kararı ile, mirasbırakanın davacı ile arasının iyi olmadığı, taşınmaz satmaya ihtiyacı olmadığı, ödenen bedelin muvazaayı gizlemeye yönelik olduğu, değerler arasında fahiş fark bulunduğu, mirasbırakanın taşınmazları mirasçıdan mal kaçırmak amacıyla devrettiği gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun(HMK) 353/(1).b.2 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabulüne kararın kaldırılmasına davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
B. Temyiz Nedenleri
Davalı vekili duruşma talepli temyiz dilekçesinde, davalı tanık beyanlarındaki çelişkinin ne olduğu açıklanmadığı, davacı tanıklarının iddianın ispatına yarar beyanları olmadığı, görgüye dayalı bilgileri olmadığını, ödenen bedelin nereye harcandığını ispat külfeti olmadığını, 190.000 TL bedel ödendiğini, dava konusu taşınmazların ticari ruhsatının olmaması, bilirkişiler tarafından hesaplanan bedelin hatalı ve yüksek olduğunu, mirasbırakan ve davacının küs oldukları beyanının gerçeğe aykırı olduğunu, aynı bahçedeki evlerde yaşadıklarını, küslüğün gelinler arasında olduğunu, İzmir’deki evleri satmak istediğini ancak paydaşın istememesi sebebiyle satmadığından dava konusu evi sattığını, mirasbırakanın başka taşınmazları olduğu mal kaçırma amacı olsaydı bunları da devredeceğini, mirasbırakanın behçet hastası olup, Denizli merkezde hastaneye gittiğinden oraya yakın ev almak istediğini, muvazaanın söz konusu olmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
01.04.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı; 4271 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706 ncı; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 237 nci ve 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
Mirasbırakan 1939 doğumlu ...’in 25.06.2020 tarihinde ölümü ile geride çocukları davacı ... ve dava dışı ...’ın mirasçı olarak kaldığı, dava konusu 220 ada 4 parsel sayılı 834 m2 arsa ve 220 ada 7 parsel sayılı 702 m2 arsa nitelikli taşınmazların mirasbırakan tarafından 01.02.2019 tarihinde 190.000 TL bedelle davalı ...’a temlik edildiği anlaşılmaktadır.
Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması HMK'nın 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına,
21.09.2023 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca gelen temyiz edilen davacı vekili için 17.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin temyiz eden davalıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.06.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.