"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulüne karar verilerek yeniden hüküm kurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde, ... ilçesi, ... köyü 831 ve 837 parsel no.lu taşınmazların yapılan kadastro çalışmaları sonucunda 174 ada 17 ve 20 parsel olarak ... adına tespit edildiğini, bu parsellerin davacının murisi ... İnce'ye ait olduğunu ileri sürerek, taşınmazlarının tapu kayıtlarının iptali ile muris ... İnce mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili, açılan davanın usule aykırı olduğunu, hak düşürücü sürenin geçtiğini, ayrıca dava konusu taşınmazlara dair Kadastro Mahkemesi tarafından verilen kesin hükümlerin mevcut olduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 10/04/2019 tarihli ve 2018/393 Esas, 2019/ Karar sayılı kararıyla; ... 1. Tapulama Mahkemesince 1959/1223 Esas, 1973/139 Karar sayılı kararı ile eski 837 parsel yeni 174 ada 20 parsel numaralı, yine ... 1. Tapulama Mahkemesinin 1959/1230 Esas, 1963/1099 Karar sayılı kararı ile eski 831 yeni 174 ada 17 parsel numaralı taşınmazların ... adına tesciline karar verildiği, verilen kararların taraflarca temyiz edilmediğinden kesinleştiği gerekçesiyle davanın kesin hüküm nedeniyle usûlden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı taraf istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. İstinaf Nedenleri
Dava dilekçesindeki iddialar tekrarlanıp, verilen kararın kaldırılması talep edilmiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 06/10/2022 tarihli ve 2019/1181 Esas, 2022/1758 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesince, ... 1. Tapulama Mahkemesi 1959/1223 Esas, 1973/139 K. sayılı kararı ile eski 837 parsel yeni 174 ada 20 parsel için ... 1. Tapulama Mahkemesinin 1959/1230 Esas, 1963/1099 Karar sayılı kararıyla dava konusu taşınmazların ... adına tesciline karar verildiği, taraflarca temyiz edilmediğinden kesinleştiği kararların kesin hüküm niteliğinde olduğu belirtilerek davanın reddine karar verilmişse de, kesin hükmün ancak hak düşürücü süre içinde açılmış bir davada sözkonusu olabileceği, çekişmeli 831 parselin tutanağının Mahkeme ilamıyla 11.6.1973 tarihinde kesinleştiği, 837 no.lu parselin tutanağının ise 19.03.1966 tarihinde kesinleştiği, davacı tarafından taşınmazların murisleri ... İnce'ye ait olduğu, davalı ve mirasçılarının zilyetliğinin bulunmadığı iddiasıyla kadastro tespitinden önceki sebeplere dayalı olarak açılan davanın on yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 26.12.2017 tarihinde açıldığı, davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle kaldırılmasına ve yeniden davanın esasına ilişkin hüküm kurmak suretiyle; davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Dava ve istinaf dilekçelerindeki iddialar tekrarlanarak kararın bozulması istenilmiştir.
3. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
... ili, ... ilçesi, ... köyünde 1958 yılında yapılan kadastro çalışmalarında, 831 parsel sayılı taşınmazın 696 m2 yüz ölçümü ve harman yeri niteliğiyle Haziran 309 tarih ve 18 sıra numaralı tapu kaydına dayanılarak ..., ... İnce ve arkadaşları adına paylı olarak tespit edildiği, ...’in tespite itirazı üzerine ... 1. Tapulama Mahkemesinin 11.6.1973 tarihinde kesinleşen 1959/1223 Esas, 1973/139 Karar sayılı kararıyla tespitin iptali ile taşınmazın tamamının ... adına tesciline karar verildiği, aynı yerde 837 no.lu parselin ise 76,83 m2 yüz ölçümü ev ve ahır niteliğiyle Haziran 309 tarih ve 21 sıra numaralı tapu kaydına dayanılarak ... İnce adına tespit edildiği ...’in tespite itirazı üzerine ... 1. Tapulama Mahkemesinin 19.3.1966 tarihinde kesinleşen 1959/1230 Esas, 1963/1099 Karar sayılı kararıyla tespitin iptali ile taşınmazın ... adına tesciline karar verildiği anlaşılmaktadır.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu′nun 12/3. maddesinde; kadastro tutanaklarında belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanılarak itiraz olunamayacağı ve dava açılamayacağı belirtilmiştir.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Somut olayda, dava konusu 831 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının 11.6.1973 tarihinde, 837 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının 19.03.1966 tarihinde kesinleştiği ve taşınmazlar için dava açma süresinin sona erdiği tespit edilmiş olup, davacının eldeki davayı 3402 sayılı Kanun′un 12/3. maddesinde belirlenen 10 yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra 26.12.2017 tarihinde açtığı belirlenmiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı tarafın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan nedenle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 99,20 TL bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.07.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.