"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/48 E., 2023/312 K.
HÜKÜM/KARAR: Asıl dava ret-karşı dava kabul/Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: Konya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/245 E., 2022/539 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali tescil, tazminat ve el atmanın önlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı-karşı davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı vekili tarafından duruşma istekli olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 23.01.2024 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde, taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesinde; davacının eşinden boşandığını, kızı olan davalının tekrar evlenmesi halinde davacının malik olduğu 19862 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki B blok 1 nolu bağımsız bölümün miras paylaşımında yeni eşinin de hak sahibi olacağını, evi kendisine devretmesi halinde bölünme olmayacağını, çalışmaya başlayınca evin bedelini aylık taksitlerle ödeyeceğini belirttiğini, davacının davalıya güvenerek taşınmazı satış suretiyle temlik ettiğini, anılan temlikin davalının aldatması sonucu bedelsiz olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ve davacı adına tescilini, olmadığı takdirde taşınmazın rayiç bedelinin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
2.Davalı-karşı davacı vekili karşı dava dilekçesinde; dava konusu taşınmazın davalı adına kayıtlı olduğunu, davacının ihtarlara rağmen taşınmazı tahliye etmediğini ileri sürerek el atmanın önlenmesini istemiştir.
II. CEVAP
1.Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini savunmuştur.
2.Karşı davalı cevap dilekçesinde; karşı davanın reddini savunmuştur
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; asıl davada hile iddiasının kanıtlanamadığı, taşınmazın bedelinin ödenmediğinin yazılı belge ile ispatlanması gerektiği gerekçesi ile asıl davanın reddine; davalının taşınmaza müdahalesini haklı kılacak neden bulunmadığı gerekçesiyle karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı-karşı davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalarını hile hukuki nedenine dayandırmış olmalarına rağmen tanıklarına bu yönde hiçbir soru sorulmadığını, hile hakkında bilgi sahibi olan tanıklarının dinlenmediğini, Mahkemenin hukuka, yasaya aykırı karar verdiğini, davacının, kızı olan davalıya güveni nedeniyle aralarında sözlü olarak akit yaptıklarını, devrin bedelsiz olduğunun sabit olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tüm dosya kapsamı ve dinlenen tanık beyanları uyarınca, davacının dava konusu taşınmazı iradi olarak davalı kızına devrettiği, taşınmazın devrinde ve bedelin ödenmesi hususunda hile olduğu iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle asıl davanın reddine karar verilmiş olmasının doğru olduğu; dava konusu taşınmazın tapuda davalı-karşı davacı adına kayıtlı olduğu, davacının dava konusu taşınmaza vak-i el atmasının haklı ve hukuken korunur bir nedene dayanmadığı, İlk Derece Mahkemesi tarafından mülkiyet hakkına üstünlük tanınmak suretiyle karşı davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı-karşı davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-karşı davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü nedenleri tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, hile hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olmazsa tazminat; karşı dava, el atmanın önlenmesi isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 36 ncı ve 39 uncu, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1023 üncü ve 1024 üncü, 6 ncı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 190 ıncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacı-karşı davalıya vekaleten dava dışı Bilent tarafından 19862 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki 1 nolu bağımsız bölümün davalı-karşı davacıya 20.09.2018 tarihinde 214.000,00 TL bedelle devredildiği, davalı-karşı davacı tarafından davacı-karşı davalıya Beyşehir 2. Noterliğinin 27.03.2020 tarihli ihtarnamesi ile taşınmazın 15 gün içerisinde tahliye edilmesi aksi halde el atmanın önlenmesi davası ve diğer hukuki yollara başvurulacağının bildirildiği anlaşılmaktadır.
2. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3. Somut olayda; İlk Derece Mahkemesi gerekçesinde davacının taşınmaz bedelinin ödenmediği iddiasını yazılı delille ispatlaması gerektiği belirtilmiş ise de dava hile hukuki nedenine dayalı olmakla davacı, hile iddiasını her türlü delille ispat yükü altındadır. Davacı-karşı davalının hile iddiasını ispatlayamamış olmasına göre davacı-karşı davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı-karşı davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Temyiz edilen davalı vekili duruşmaya katılmadığından lehine duruşma vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Aşağıda yazılı 247,70 TL ve 36.022,87 TL bakiye onama harcının davacı-karşı davalıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.01.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.