Logo

1. Hukuk Dairesi2023/2474 E. 2024/3978 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın ölümünden sonra mirasçılar arasında yapılan kadastro tespitlerine ve muris muvazaası iddiasına ilişkin tapu iptali ve tescil davası.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/894 E., 2023/854 K.

HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul-Kısmen Ret/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ordu 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/162 E., 2023/10 K.

Taraflar arasında birleştirilek görülen tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne, birleştirilen davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.

Kararın asıl davada davalı-birleştirilen davada davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı asıl davada davalı- birleştirilen davada davacı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Asıl davada davacı dava dilekçesinde; davalı ile kardeş olup babalarının ölümünden sonra intikal eden miras hakları üzerinde herhangi bir taksim yapmadıklarını, uzun süredir yurt dışında bulunduğundan kadastro tespit çalışmalarının kendisinin bulunmadığı bir dönemde yapıldığını, davalının davacının hissesinin her nasılsa kendi adına tespit ve tescilini sağladığını, kadastro tutanaklarını yurt dışında olması nedeniyle inceleme ve itiraz etme şansı olmadığını, davalıyla konuştuğunda bir hata olduğunu, kendisinin yerine karşı çıkmadığını istediği zaman gelip fındık ürününü hasat edebileceğini söylediğini, ancak tapuda düzeltmeye bir türlü yanaşmadığını ileri sürerek Ordu ili Ulubey ilçesi ... Mahallesi142 ada 6 parsel ve 127 ada 5 parsel sayılı taşınmazlarda davalı adına yapılan 6/28 payın yarısı oranında iptali ile 3/28 hisse olarak adına tescilini istemiştir.

2.Birleştirilen davada davacı dava dilekçesinde; davalı ile kardeş olup babaları ...'ya ait Ordu ili, Ulubey ilçesi ... Mahallesinde 142 ada 1 parsel ve 142 ada 8 parsel taşınmazların kadastro tespiti sırasında bu parsellerdeki kendine ait hissesinin davalı adına tespit ve tescil edildiğini, ayrıca Ordu ili ... Mahallesi 2304 ada 9 parsel sayılı taşınmazın mirasbırakanları ...'ya ait olduğunu, üzerindeki binanın da mirasbırakan tarafından yapıldığını, ancak davalının kendisini (davacıyı) miras hakkından mahrum bırakmak amacıyla ve muvazaalı bir şekilde taşınmazı kendi adına tescil ettirdiğini, dava konusu taşınmazın ve bitişiğindeki 8 parsel sayılı taşınmazın tek tapu olacak şekilde mirasbırakan tarafından satın alındığını ve davalı adına tescil edildiğini, ifraz yapılmadan önce davalı adına kayıtlı mülkiyetin bedelinin mirasbırakan tarafından ödendiğini ve taşınmaz üzerindeki binanın mirasbırakan ... tarafından yapıldığını belirterek, 142 ada 1 ve 8 parsel sayılı taşınmazlardaki davalı adına kayıtlı hisseleri iptali ile adına tescilini, ... Mahallesi 2304 ada 9 parsel sayılı davalı adına kayıtlı taşınmazın muvazaa sebebi ile tapu kaydının miras payı oranında iptali ile adına tescilini istemiştir.

II. CEVAP

Asıl davada davalı ... cevap dilekçesinde, davacının talebinin haksız ve yasal dayanaktan yoksun olup davanın reddi gerektiğini, mirasbırakanları ...'dan intikal eden taşınmazların rızai taksim ile mirasçılar arasında bölündüğünü, bu rızai taksim neticesinde kendisinin hissedar olmadığı, davacının ise fazlalık hissedar olduğu taşınmazların mevcut olduğunu, davacının mirasbırakanın kazanımlarıyla elde ettiği şehir merkezinde bulunan taşınmazları olduğunu, bahsi geçen taşınmazın üçüncü şahıslardan bedelleri mirasbırakan tarafından ödenerek satın alınmış olmasına rağmen muvazaalı işlemler ile davacı adına tescil edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Ordu 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 12.07.2021 tarihli ve 2015/1364 Esas, 2021/346 Karar sayılı kararıyla; yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, asıl ve birleştirilen davalarda mirasçı olan davacıların birbirlerine karşı mirasbırakandan intikal eden taşınmazlar yönünden ihtilafa düştükleri, burada bilhassa ... Mahallesi 142 ada 1, 6 ve 8 parseller ile 127 ada 5 parsel yönünden kadastro tutanakları incelendiğinde, asıl ve birleştirilen davaların davacılarının mirasbırakanı ...'dan intikalen gelen taşınmazlar olduğu, bu hususu tarafların da kabul ettiği, ayrıca dinlenen tanıkların da doğruladığı, kadastro öncesi her ne kadar bir paylaşım yapılmış gibi anlaşılsa da mirasçılar arasında taksime ilişkin şekline uygun bir sözleşme yapılmadığı, kadastro çalışmalarında rıza göstermiş olsalar bile esasında tüm mirasçıların bir araya gelerek usulüne uygun bir taksim sözleşmesi imza etmedikleri, dolayısıyla kadastro uygulaması sırasında ... Mahallesi 142 ada 6 parsel ile 127 ada 5 parsel yönünden davacı ...'in hissesinin yok sayılarak tespit yapıldığı, yine aynı şekilde ... Mahallesi 142 ada 1 parsel ile 142 ada 8 parsel yönünden davalı (birleşen dosya davacısı) Muammer'in hissesinin yok sayılarak tespit yapıldığı kanaatine varıldığı, bu itibarla tarafların bu parsellere ilişkin davalarının kabulüne, ancak birleştirilen davada, (Ordu 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/9 Esas sayılı dosyası) dava konusu edilen Altınordu ilçesi, ... Mahallesi, 2304 ada 9 parsel yönünden yapılan incelemede, geldi kayıtlarına göre 1523 sayılı parselin mirasbırakan ve davacı ... tarafından ortak satın alındığı, 1522 sayılı parselin ise davacı ... tarafından satın alındığı, akabinde bu satın aldığı parseli de mirasbırakana devrettiği ve bu şekilde tevhit işlemi yapılarak parsellerin birleştirildiği, sonrasında yine bu taşınmazların ikiye bölünerek 5965 ve 5966 sayılı parsellere ayrıldığı, ifraz işleminde ise 5965 sayılı parselin mirasbırakan ..., 5966 sayılı parselin ise davacı ... adına tescil edildiği, 1999 yılında imar uygulaması sırasında ise 5966 sayılı parselin bugünkü 2304 ada 9 parsel numarasını aldığı, bu taşınmazı davacı ...'in o günden beri nizasız ve fasılasız olarak kullandığı ve tasarruf ettiği, davalı taraf muvazaa iddiasını dile getirse de, bu taşınmaz yönünden ne tanıklar ne de başkaca bir delille taşınmazın muvazaalı şekilde davacıya devredildiğine dair somut bir verinin ortaya konulamadığı gerekçesi ile bu taşınmaz yönünden davanın reddine karar verilmiş, söz konusu kararın davalı-birleştirilen davada davacı ... tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince 13.05.2022 tarihli ve 2022/896 Esas- 2022/1160 Karar sayılı kararı ile; " ...Dava dosyasını birleşen dosya davacı vekili asıl dava dosyasındaki kabul edilen 142 ada 6 parsel ile 127 ada 5 parsel yönünden ve birleşen dava dosyasındaki muris muvazaa nedenine dayalı açılan tapu iptal ve tescil davasındaki red kararını istinaf etmekle bunun dışındaki hususlara yönelik istinaf incelemesi yapılmayacaktır. Muris muvazaa nedenine dayalı tapu iptal tescil davalarında murisin yapmış olduğu satış işleminin muvazaalı, mal kaçırma amacı ile yapıldığını iddia eden mirasçılar bu davayı açabilir. Dosya içerisinde muris tarafından davalıya yapılmış bir satış işlemi ise olmadığı tapu kayıtlarının geldilerinden anlaşılmaktadır. Muris muvazaasını iddia eden davacı, davasını TMK'nın 6 ncı maddesine göre ispatlamalıdır. Bu davada alınacak harç ise nispi harca tabi olup davacının miras hissesi oranında olacaktır. Bu kapsamda bilirkişi raporları incelendiğinde muvazaaya konu edilen 2304 ada 9 parselin davalı adına tam paylı kayıtlı olduğu davacının ise miras payının muris veraset ilamına göre 3/28 olduğu davaya konu taşınmazın 2015 yılındaki değerinin ise üzerindeki yapı ile 735.842 TL olduğu harcın ise 3/28 pay olan 78.840.21 TL üzerinden alınarak yargılamanın bitirildiği anlaşılmaktadır. Oysa birleşen dava dosyasının dava tarihine bakıldığında 08.01.2018 olup bu tarih itibarı ile dava konusu taşınmazın davacı miras payına göre değeri bilirkişilerden ek rapor alınarak bulunmalı ve bulunacak değere göre eksik harç davacıya tamamlattırılarak muvazaa iddiasına ilişkin davanın esasına girilerek hüküm kurulması gerekirken 492 sayılı Harçlar Kanunu gereği harç tamamlamadan müteakip işlemler yapılması usul ve yasaya aykırıdır. Dava değerinin doğru bulunması kanun yolunun ne olacağı konusunda da önemli olup aksi hal tarafların hukuki dinlenme hakkının ihlali olacaktır." gerekçesi ile davalı-birleştirilen davada davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına ve dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, kaldırma kararı uyarınca yapılan yargılama neticesinde önceki kararda yer verilen gerekçelerle asıl davanın kabulüne, birleştirilen davanın kısmen kabul kısmen reddine (2304 ada 9 parsel yönünden davanın reddine, diğer taşınmazlar yönünden davanın kabulüne) karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl davada davalı-birleştirilen davada davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Asıl davada davalı-birleştirilen davada davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesince verilmiş olan kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu Ordu ili, ... Mahallesi 2304 ada 9 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki binanın tarafların mirasbırakanı ... tarafından yapıldığını, binanın bitişik parsele tecavüzlü inşa edildiğini, karşı davalı ...’nın bitişik parseli satın alarak mirasbırakan ... ½ hisse, davalı ... ½ hisse olmak üzere binanın bulunduğu parsel ile birleştirme işlemi yapıldığını, daha sonradan binanın bulunduğu kısım ile boş parsel alanın 8 ve 9 parsel olarak ikiye ayrıldığını, üzerinde bina olan 9 parselin karşı davalı ... adına, boş ve küçük alanlı 8 nolu parselin mirasbırakan ... adına tescil edildiğinin dosyaya gelen Tapu Müdürlüğü ve Ordu Belediyesi kayıtları içeriğine göre resmi belgelerle sabit olduğunu, belirtilen satışın, ifraz ve tevhid olarak görünen işlemler sonucunda 2304 ada 9 parsel üzerindeki binada mirasbırakan ... mirasçısı olarak hak sahibi durumunda olan müvekkili ...'nın miras hakkından mahrum bırakıldığını, karşı davalı ...'nın mirasbırakan ...'dan intikalen gelen taşınmazda tek başına malik olduğunu, dava konusu işlemdeki gerçek iradenin karşı davalı ... dışındaki mirasçıların dava konusu taşınmazdaki miras hakkından mahrum bırakılması olduğunu, resmi kayıtlarda görünen işlemin ise satış, ifraz ve tevhid olduğunu, herhangi bir bedel içermediğinin sabit olmasına rağmen Mahkemece taleplerinin reddi yönünde verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, ayrıca davacı ...'nın Ordu ili, ... Mahallesinde mirasbırakan ...'dan intikalen gelen taşınmazlar ile ilgili taksime dayalı kadastro çalışmalarında müvekkili ... adına tespitine rıza gösterdiğini, bu hususun kararın gerekçesinde de yazıldığını belirterek Yerel Mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 27.03.2023 tarihli ve 2023/894 Esas, 2023/854 Karar sayılı kararıyla; dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin takdirinde ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne, birleştirilen davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde ve hükmün fer'ilerinde usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığı gerekçesiyle davalı birleştirilen dava davacısı ... vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl davada davalı- birleştirilen davada davacı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-birleştirilen davada davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını yineleyip verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Asıl dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil; birleştirilen dava, kadastro öncesi ve muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü maddesi.

01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı.

4721sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 706 ncı, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 237 nci ve 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26 ncı maddeleri.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 190 ıncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunu'nun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden;

- 1929 doğumlu mirasbırakan ...'nın 10.10.2001 tarihinde öldüğü, geriye mirasçı olarak davacı-birleştirilen davada davalı oğlu ..., davalı-birleştirilen davada davacı oğlu Muammer ile dava dışı eşi ... ve dava dışı çocukları ..., ..., ..., ... ve ...'ün kaldığı;

- Asıl davada dava konusu edilen 142 ada 6 parsel sayılı, 18.942,53 metrekare miktarlı, fındık bahçesi ve kargir ev ve ahşap ev vasıflı taşınmaz ile 127 ada 5 parsel sayılı 13.662,57 metrekare miktarlı, fındık bahçesi vasıflı taşınmazın 24.05.2008 tarihinde 7/28 payının mirasçı ..., 3/28 payının dava dışı mirasçı çocuklar ve 6/28 payının ise davalı ... adına tespit edildiği, söz konusu tespitlerin 24.10.2008 tarihinde kesinleştiği;

-Birleştirilen davada dava konusu edilen 142 ada 1 parsel sayılı 3.592,13 metrekare miktarlı, fındık bahçesi vasıflı taşınmaz ile 142 ada 8 parsel sayılı 5.356,67 metrekare miktarlı, fındık bahçesi ve ahşap ev vasıflı taşınmazın 24.05.2008 tarihinde dava dışı mirasçılar ile davalı ... adına tespit edildiği, söz konusu tespitlerin 24.10.2008 tarihinde kesinleştiği;

-Yine, birleştirilen davada dava konusu edilen 2304 ada 9 parsel sayılı taşınmazın geldisinin 1523 parsel olduğu, bu taşınmazın 26.11.1984 tarihinde dava dışı ... isimli şahıstan mirasbırakan ... ile davacı-birleştirilen davada davalı ... tarafından eşit olarak satın alındığı, yine bu taşınmazın bitişiğinde bulunan 1522 parsel sayılı taşınmazın da 24.11.1991 tarihinde davalı ... tarafından dava dışı şahıstan satın alındığı, akabinde ...'in bu satın aldığı parseli mirasbırakana devrettiği, 1522 ve 1523 parsellerin tevhit edilerek 5964 parselin oluştuğu, daha sonra bu taşınmazın da ifraz işlemine tabi tutulduğu ve ifraz sonucu oluşan 5965 parselin mirasbırakan ... adına, 5966 parselin ise davalı ... adına tescilli hale geldiği, 1999 yılında yapılan imar işlemi neticesinde ise 5966 parselin 2304 ada 9 parsel numarasını aldığı anlaşılmaktadır.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup asıl davada

davalı-birleştirilen davada davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Asıl davada davalı-birleştirilen davada davacı Mummer Karakaya vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.05.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.