"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1150 E., 2022/1773 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 19. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/296 E., 2020/213 K.
Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 17.12.2024 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde, temyiz edilen davalılar vekili Av. ... geldi, davetiye rağmen temyiz eden davacı vekili gelmedi. Yokluğunda duruşmaya başlandı. Gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. Temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; muris ...'ın maliki olduğu 6331 ada 5 parsel sayılı taşınmazı davalı ...’e mirasçılardan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olarak devrettiğini, onun da diğer davalıya temlik ettiğini ileri sürerek tapu kaydının miras payı oranında iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar; taşınmazı bedeli ödeyerek satın aldıklarını, satın aldıktan sonra davalı ... tarafından bina yapıldığını, davalı ...’a satılması üzerine de bedeli ile davalı ...’in .....’te ev aldığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, murisin taşınmazı davalı ...’e bedelsiz olarak devretmesi için sebep bulunmadığı, murisin davacı oğlu ve dava dışı kızı arasında onlardan mal kaçırmasını gerektirecek bir sorunun olmadığı, bedeller arasındaki nispetsizliğin tek başına muvazaanın delili olamayacağı, ilk temliğin muvazaalı olduğu kabul edilse dahi davalı ...'ın iyiniyetli olmadığı hususunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; temlikin mirasçılardan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olmadığı, muvazaalı olduğu kabul edilse dahi .... 'ın iyiniyetli olmadığı hususunun ispatlanmadığı, aynı temlike ilişkin kesinleşen karar bulunduğu gerekçesiyle HMK'nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; devrin erkek torununa bağış amacıyla muvazaalı olarak yapıldığını, İstanbul Anadolu 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/503E., 2015/60K. sayılı dosya içeriğinin usuli bozma nedeni olduğunu, kesin delil olduğunu, İstanbul Anadolu 28. Asliye Hukuk Mahkemesi dosyasının kesinleşmediğini, davalının alım gücü olmadığını, dava konusu taşınmazın bedeli ile satış bedeli arasında fark olduğunu, temlik tarihinden sonra da taşınmazın davalı ...'in tasarrufunda olduğunu, murisin devirin gerçekleştiği dönemde maddi durumunun iyi olduğu, asker emeklisi olup yüksek emekli maaşı aldığı ve taşınmazı satmasına ihtiyacı bulunmadığını, mal kaçırma amacıyla hareket ettiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Dosya içeriğinden; muris 1916 doğumlu ...’ın 08.01.2006 tarihinde ölümü ile geride davacı oğlu .... ve dava dışı kızı ....’nın mirasçı olarak kaldığı, davalı ...’in ....’nın oğlu ...’ın eski eşi ....’ın annesi olduğu, dava konusu 6331 ada 5 parsel (yeni 155 ada 4) sayılı 604,86 m2 miktarlı arsa nitelikli taşınmazın muris tarafından 13.09.1999 tarihinde davalı ...’e satıldığı, onun da 12.04.2005 tarihinde davalı ...’a temlik ettiği, İstanbul Anadolu 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 12.02.2015 tarih 2014/503 E. (bozma sonrası), 2015/60 K. sayılı kararı ile muris ... adına vasi sıfatıyla ... tarafından dava konusu taşınmaza ilişkin davalı ... aleyhine açılan açılan ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasında davanın dinlenilme olanağı bulunmadığından reddine karar verildiği, kararın temyiz edilmediğinden 08.09.2015 tarihinde kesinleştiği, İstanbul Anadolu 28. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/102 E. 2017/196 K. sayılı kararı ile mirasçı ... tarafından eldeki davanın davalıları aleyhine dava konusu taşınmaza ilişkin miras payı oranında muris muvazaasına dayalı olarak açılan davanın kabulüne karar verildiği, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, iddianın ispat edilemediğinden davanın reddine karar verildiği, kararın temyizi üzerine Dairenin 14.09.2021 tarih 2020/588 E. 2021/13900 K. sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle,
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 247,70 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
03.10.2024 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca gelen temyiz edilen davalılar vekili için 28.000,00 TL duruşma vekalet ücretinin temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
17.12.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.