"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2015/605 E., 2021/296 K.
HÜKÜM : Ret
Taraflar arasında, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir.
Karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar; Rize ili, ..... (....) Mahallesi çalışma alanında bulunan 102 ada 49 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında ortak murisleri ... mirasçıları adına tespit ve tescil edildiğini, ancak mirasçılar arasında yapılan paylaşım sonucu taşınmazın bir bölümünün kendi murisleri ...’ya kaldığını ve paylaşımdan itibaren de murisleri ..... ile kendilerinin kullanımında bulunduğunu, bu nedenle yapılan tespitin hatalı olduğunu ileri sürerek bu bölümün adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
II. CEVAP
1. Davalılar ... ve ..., davayı kabul ettiklerini beyan etmişlerdir.
2. Diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Çamlıhemşin Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.02.2012 tarihli ve 2004/38 Esas, 2012/7 Karar sayılı kararıyla; iddianın ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulü ile çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 549,27 metrekarelik bölümünün tapu kaydının iptali ile miras payları oranında davacılar adına tesciline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 03.03.2015 tarihli ve 2015/3658 Esas, 2015/1663 Karar sayılı kararıyla; “Dava konusu taşınmaz, öncesinde tarafların ortak murisi ...'ya aitken ölümüyle tüm mirasçılarına kaldığı gerekçe gösterilmek suretiyle tespit ve tescil edilmiş, davacı taraf taksim, takas ve fiili durum iddiasına dayanarak dava açmış, Mahkemece davacı iddiaları yerinde görülerek yazılı şekilde karar verilmiştir. Taşınmazın öncesinin tarafların ortak murisi ...'ya ait olduğu uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, ...'nın ölümünden sonra terekesinin yasal mirasçıları arasında yöntemine uygun şekilde paylaşılıp paylaşılmadığı, paylaşıldıysa çekişmeli taşınmazın kimin payına kaldığı veya takasa konu edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır. Mahkemece keşif sırasında dinlenen sadece bir yerel bilirkişinin, maddi olaylara dayanmayan ve soyut nitelikteki beyanlarına değer verilmek suretiyle karar verilmişse de yapılan araştırma bu itibarla hüküm vermeye yeterli değildir. Hal böyle olunca doğru sonuca ulaşabilmek için öncelikle tarafların kök miras bırakanı ...'nın terekesine dahil tüm taşınmazlara ilişkin kadastro tutanakları ile kesinleşmiş olanların tapu kayıtları getirtilmeli, iddia ve savunmalarına ilişkin taraflara tanık bildirme imkanı verilmeli, bundan sonra mahallinde taşınmazı iyi bilen, yaşlı, tarafsız ve önceki yerel bilirkişilerin dışında 3 kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıklarının katılımı ile yeniden keşif yapılmalı, keşif sırasında bilirkişi ve tanıklardan, tarafların kök miras bırakanı ...'nın terekesine dahil taşınmazların mirasçılar arasında paylaşılıp paylaşılmadığı, paylaşıldıysa hangi tarihte paylaşıldığı, bu paylaşımın bozulup bozulmadığı, paylaşımda hangi taşınmazın kime düştüğü ve bunların akıbetlerinin ne olduğu hususunda olaylara dayalı bilgi alınmalı, bilirkişi ve tanık beyanları getirtilen kadastro tutanakları ile denetlenmeli, yine çekişmeli taşınmazın paylaşmaya tabi tutulduysa kime kaldığı, paylaşma tarihinden sonra taşınmazın kim tarafından hangi süreyle ve ne şekilde kullanıldığı belirlenmeli, beyanlar arasında çıkabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak giderilmeye çalışılmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır...” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
B. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Pazar (Rize) 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 25.03.2021 tarihli ve 2015/605 Esas, 2021/296 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazın kök muris ...’dan kaldığı, ancak davacılarca dava konusu edilen kısmın taksim sonucu kendilerine kaldığı iddiasının ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahalli bilirkişi ve tanıkların taşınmazda dava konusu edilen alanın paylaşım nedeniyle davacıların murisine kaldığını beyan ettiklerini, dava konusu edilen kısımda bulunan evin kullanımının da davacıların murisinde ve davacılarda olduğunu, uzun süreli kullanımın da taksime karine teşkil ettiğini, taşınmaz üzerindeki evin davacılar tarafından uzun yıllardır ihtilafsız kullanılması ve etrafının çitle çevrili olmasının taksimin varlığını gösterdiğini, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi,
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 713. maddesi.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Kadastro sonucu, Rize ili, .... ilçesi, .... (.....) Mahallesi çalışma alanında bulunan 102 ada 49 parsel sayılı 1.922,72 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz, vergi kaydı, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği, paylaşma ve miras yoluyla gelen hak nedeniyle tarafların ortak murisi olan ...'nın mirasçıları adına tespit ve tescil edilmiştir.
3. Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 368,30 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
23.12.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.