"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/785 E., 2022/1387 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kangal Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/262 E., 2021/292 K.
Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı ...'nın, müvekkillerinin mirasbırakanları ..., ... ve ...'a, ... Noterliğinin 06.02.1963 tarih ve 5080 yevmiye nolu vekaletnamesinde (taahhütname) belirtildiği gibi Sivas İli, Kangal İlçesi, ... Nahiyesi, ... Köyünde kain tapunun 330 Haziran tarih ve 243 vergi 87 sıra numarasında kayıtlı bulunan ve tarafları şarken ... oğlu, ... değirmen ..., ... , ... çay ile çevrili bulunan bir kıta tarladaki hak ve hissesinin tamamını 5.000 (beşbin) Türk lirası bedel mukabilinde satmayı kabul ettiğini ve satış bedeli olan beşbin lirayı tamamen ve nakten aldığını,dava konusu taşınmaz üzerinden kadastro geçtiğinde söz konusu satıştan haberleri olmadığından ve evrak sonradan ellerine geçtiğinden taşınmazın hak sahibi olmayan davalılar adına tescil edildiğini, kadastrodan sonra taşınmazın, Kangal İlçesi, ... Köyü, 105 ada 24 ve 33 ve 34 parsel numaralarını aldığını, ancak sınırları itibariyle başka ada-parsellere tekabül etme ihtimali de bulunduğunu ileri sürerek tapunun 330 Haziran tarih ve 243 vergi 87 sıra numarasında kayıtlı, kadastro tespitinden sonra 105 ada içerisinde yer alan 24 ve 33 ve 34 parseli teşkil eden taşınmazın tapusunun iptali ile müvekkiller adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ... , ..., ..., ..., ... cevap dilekçelerinde özetle; Cumhuriyetin kurulduğu dönemde dedelerinin köye yerleştiğini ve o günden bu güne kadar bu tarlaların kendilerine ve mirasbırkanlarına ait olup kendileri tarafından ekilip biçildiğini, davacıların asla ne hukuki ne de fiili olarak bu tarlaya sahip olmadıklarını, davasının süre yönünden de reddi gerektiğini belirtip davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
1-Davanın dava konusu Sivas ili Kangal ilçesi ... Köyü 105 ada 33 parsel, 105 ada 34 parsel sayılı taşınmazlar ile 105 ada 24 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kalan ve Fen bilirkişisi ...'in 27.07.2019 tarihli raporuna ekli krokide (B) harfi ile gösterilen alan yönünden davanın esastan reddine,
2-Fen bilirkişisi ...'in 27.07.2019 tarihli raporuna ekli krokide Sivas ili Kangal ilçesi ... Köyü 105 ada 25 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kalan ve (A) harfi ile gösterilen alan, 105 ada 23 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kalan ve (C) harfi ile gösterilen alan, 107 ada 9 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kalan ve (D) harfi ile gösterilen alan, 107 ada 13 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kalan ve (E) harfi ile gösterilen alan dava konusu olmadığından bu yerler hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davacılar tarafından davalı ... yönünden açılan davanın 6100 sayılı HMK'nin 114/1-d, 115/2 maddeleri uyarınca pasif husumet dava şartı yokluğu nedeniyle reddine,
4-Davacı ... yönünden 6100 sayılı HMK'nın 77/1 inci maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle;müvekkillerin murislerinin dava konusu taşınmazları 06.02.1963 tarihinde satın aldıklarının sabit olduğunu, bu tarihten itibaren de taşınmazlara zilyet olduklarını, taşınmazı satın alanlar arasında bulunan ...'un da satın alma tarihinden itibaren 20 yıl dolmadan 24.03.1981 tarihinde, dava konusu taşınmazlarla ilgili emlak beyanında bulunduğunu, Mahkemece bu belgeler dosyaya celp edildiği halde bu konuda bir inceleme yapılmadığı gibi kararda da bu belgelerden bahsedilmediğini, her ne kadar bir kısım mahalli bilirkişiler taşınmazın davalılar tarafından kullanıldığını beyan etseler de yukarıda da bahsedilen ... ve ... isimli mahalli bilirkişilerin bunun aksini yani taşınmazın kim tarafından kullanıldığını bilmediğini söylediğini, bu bilirkişilerin davalılardan gelen baskılardan dolayı, dava konusu yerin müvekkillere ait olduğunu da söyleyemediğini, davalılar zilyetliklerini ispat edemediği halde davanın reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu beyanla İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı tarafın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12 ve 14 üncü maddesindeki şartları sağlamadıkları ve davacı tarafın iddiasını ispat edemediği, noterlik satış belgesi ve emlak vergisi beyannamesinin zilyetlik ile birleşmedikçe hüküm ifade etmeyeceği gerekçesiyle davanın reddine dair mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olup davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle, mahkemenin satış vaadi sözleşmesi yerine tanık beyanlarına göre karar verildiğini, satış vaadi sözleşmesine göre tapu kaydı ve vergi kaydı kapsamında olduğu halde kadastro sırasında senetsizden tescil edildiğini, davalıların da kadastro tespitinden sonra zilyetlik sahibi oldukarını öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun(TMK) 6'ıncı maddesi; 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14'üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Kadastro sonucunda, Sivas ili, Kangal ilçesi, ... köyü 105 ada 24 parsel sayılı taşınmaz senetsizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile ... adına tespit ve tescil edilmiş, 25.07.2016 tarihinde kayden satış suretiyle ... adına tescil edilmiştir. 105 ada 33 parsel sayılı taşınmaz senetsizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile ... adına tespit ve tescil edilmiş, 26.10.2017 tarihinde kayden satış suretiyle ... adına tescil edilmiştir. 105 ada 34 parsel sayılı taşınmaz senetsizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile İsmail Özer adına tespit ve tescil edilmiştir.
3. Temyizen incelenen karar; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle,
Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 346,90 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.05.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
.