"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/258 E., 2022/138 K.
Mahkeme kararı davacılar vekili ve davalı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda 08.04.2025 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde temyiz eden davacılar vekili Av. ... geldi, davetiye tebliğine rağmen davalı vekili gelmedi. Duruşmaya başlandı, gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. Temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; Keşap ilçesi, ... köyünde bulunan toplam 13 parça taşınmazın tarafların kök murisi ... ve ...’den intikal ettiğini, taşınmazlarda davacıların da hakkı bulunduğunu, Giresun Kadastro Mahkemesinin 2012/87 Esas sayılı dava dosyası ile davacıların miras hakkının ketmedildiğini belirterek çekişmeli taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında davacılar adına tescilini talep etmiş, yargılama sırasında diğer parsellere ilişkin dava tefrik edilmiş, dava ve temyize konu dosyada 101 ada 39, 43, 63, 66 ve 111 ada 11 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin yargılamaya devam edilmiştir.
II. CEVAP
Davalı ...; dava konusu taşınmazlarda davacıların hissesi bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEME KARARI, BOZMA VE BOZMA SONRASI YARGILAMA
İlk Derece Mahkemesinin 17.06.2015 tarihli ve 2014/72 Esas, 2015/527 Karar sayılı kararıyla; çekişmeli taşınmazların tarafların murislerinden intikal ettiği ve davacıların dava konusu taşınmazlarda miras hakları bulunduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, çekişmeli 101 ada 39, 43, 63, 66 ve 111 ada 11 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının 3/4 payının iptali ile davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiş; hükmün, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 20.04.2016 tarihli ve 2015/17361 Esas, 2016/4424 Karar sayılı kararıyla hükmün onanmasına karar verilmiş, onama kararına karşı davalı ... vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuş, Yargıtay ( Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 25.05.2017 tarihli ve 2017/2104 Esas, 2017/3701 Karar sayılı kararıyla; dayanak tapu kayıtlarının incelenmesinde kayıtların evveliyatının tarafların büyük dedesi olduğu anlaşılan Hacı ...’den intikalen geldiği, tarafların babası ...’ın tapu kaydındaki payının hibe yoluyla davalı ...’a geçtiği, tapu kayıtlarının paylı olup dava konusu taşınmazlarla birlikte dava dışı başka taşınmazlara da revizyon gördüğü, bu durumda dava konusu taşınmazlara revizyon gören dayanak tapu kayıtlarının dava konusu taşınmazları kapsayıp kapsamadığının ve kapsıyorsa tapu kayıt malikleri arasında taksim olup olmadığı hususları ile taşınmaz üzerindeki zilyetliğin belirlenmesi gereğine değinilerek karar bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, Mahkemenin 27.03.2018 tarihli ve 2017/252 Esas, 2018/147 Karar sayılı kararıyla; kadastro tespitinin tapuya uygun olarak yapıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacılar vekili tarafından temyizi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 25.5.2021 tarih ve 2018/4064 Esas, 2021/4340 Karar sayılı kararıyla; 101 ada 39, 43, 63, 66 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hüküm onanmış, 111 ada 11 parsel sayılı taşınmaza ilişkin yapılan araştırmanın eksik olduğu açıklanarak bu parsel açısından tapu kayıt malikleri arasında taksim yapılıp yapılmadığı ve zilyetlik araştırması yapılması gereğine değinilerek karar bozulmuştur.
Mahemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararıyla; 101 ada 39, 43, 63, 66 parsel sayılı taşınmazlara yönelik davanın reddine, 111 ada 11 parsel sayılı taşınmaza yönelik davanın ise taşınmazın Mustafa’dan intikal ettiği, fiili taksimin ispatlanamadığı gerekçesi ile kabulüne taşınmazın ¼’ er paylarla davacılar ve davalı adına tesciline karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Nedenleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde; davanın reddine karar verilen 101 ada 39, 43, 63, 66 parsel sayılı taşınmazlarda da davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini, bozma ilamından sonra tekrar inceleme yapılması gerekirken bu hali ile hüküm tesisinin doğru olmadığını, bilirkişi ve tanık beyanlarının iddialarını destekler nitelikte olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; 111 ada 11 parsel sayılı taşınmazla ilgili verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, eksik inceleme ile verildiğini, davanın muris ...’in ölümünden yıllar sonra açıldığını ve Medeni Kanun’un 2. maddesi hükmü ile bağdaşmadığını, bu nedenle davanın süre yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, dava konusu taşınmazlar hakkında Keşap Kadastro Mahkemesince görülen 2007/89 Esas, 2010/3 Karar sayılı dosyanın kesin hüküm teşkil ettiğini, bu dosyada taraflar arasında anlaşma yapıldığını, anlaşmaya göre davalının başka taşınmazlardaki hissesini davacılara bırakması karşılığında çekişmeli taşınmazdaki davacı paylarının davalıya bırakıldığını, bu hususta eksik inceleme yapıldığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Kadastro sonucu, Giresun ili, Keşap ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan 101 ada 39 ve 43 parsel sayılı 5.192,09 ve 4.987,31 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazlar tapu kaydı, harici taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak Hakkı oğlu ... adına tespit ve tescil edildikten sonra kayden davalı ...'a satılmıştır. 101 ada 63, 66 ve 111 ada 11 parsel sayılı 2.350.71, 6.503.74 ve 2.422,89 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazlar da aynı nedenlerle davalı ... adına tespit ve tescil edilmişlerdir.
Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3/2. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (HUMK) uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 25.5.2021 tarih ve 2018/4064 Esas, 2021/4340 Karar sayılı kararıyla; 101 ada 39, 43, 63, 66 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükmün onandığı ve karara karşı davacılar vekili tarafından karar düzeltme yoluna gidilmediğinden bu parsellere ilişkin hükmün kesinleştiği, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacılar vekili ve davalı vekilinin temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin ve davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 435,50 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan, 3.519,31 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,
03.10.2024 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca gelen temyiz eden davacılar vekili için 28.000,00 TL duruşma vekalet ücretinin temyiz eden davalıdan alınmasına,
Dosyanın Giresun 3. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1.maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
08.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.