"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1234 E., 2023/896 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ardahan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/462 E., 2020/93 K.
Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesi ile; davacıların Ardahan ili, .... ilçesi, ..... köyünde bulunan dava konusu taşınmazın ev ve etrafındaki mevcut bahçesi ile birlikte 17.02.2003 tarihinde 6.000.000,00 TL bedelle köy halkından ...'tan satın alındığını ve satış parasının ödendiğini, .... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sırasında dava konusu taşınmazın 104 ada 12 parsel numarası altında davacılar ve davalıların murisi olan ...ın mirasçıları adına tespit edildiğini, dava konusu taşınmazın yalnızca davacılar adına tespit ve tescil edilmesi gerekirken tüm mirasçılar adına tescil edilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek taşınmazın davalılar adına mevcut tapu kaydının iptali ile davacılar adına eşit paylarla tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... vekili cevap dilekçesi ile; davacıların dayandığı satış sözleşmesinin şeklen geçersiz olduğunu, hukuken bir değeri bulunmadığını bu nedenle dikkate alınmaması gerektiğini, söz konusu senedin gerçeği de yansıtmadığını zira dava konusu taşınmazın davacılar tarafından değil davacı ve davalıların annesi olan ... tarafından kocasından kalan emekli maaşından yapılan birikim ile satın alındığını, bu satış sonrasında dava konusu taşınmazın tüm mirasçıların kabulüyle tarafların babası ... adına kaydedildiğini, daha sonra yapılan kadastro çalışmalarında da ... mirasçıları adına tespit ve tescil edildiğini, dava konusu taşınmasın satıştan bu yana davalı ... tarafından kullanıldığını, bu kapsamda taşınmazın davacıların zilyetliğinde olduğuna ilişkin iddianın gerçeği yansıtmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
2.Davalılar ..., ... ve ... usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiş, davalı ... 05.04.2018 tarihli celsede davayı kabul ettiğini beyan etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, dosya kapsamında dinlenen mahalli bilirkişi beyanlarından dava konusu taşınmazın öncesinde ...'a ait olduğunun, sonrasında ...ailesi tarafından satın alındığının, ancak kim tarafından alındığının bilinmediğinin, taşınmazın ... ailesi tarafından kullanıldığının anlaşıldığı, öte yandan davacı vekilinin beyan dilekçesinde dava konusu taşınmazın tarafların ortak murisine ait olduğunu ve murisin sağlığında ya da ölümünden sonra herhangi bir paylaşım yapılmadığını beyan etmesi nazara alınarak ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ve davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; dava konusu taşınmazın ve üzerindeki evin evveliyatında...'a ait olduğunu, davacılar ..., ... ve ...'un kardeş olduklarını, davacıların babaları ...ile dava konusu taşınmazın evveliyatında sahibi olan...'ın amca çocukları olduğunu, ...'ın eşinin adının ise ... olduğunu, ... ve...'ın evlerini birbirlerine yakın ve bitişik olarak yaptıklarını ve yaşamlarını kendilerine ait evlerde devam ettirdiklerini, ...'ın vefatından sonra geriye mirasçı olarak kalan eşi ...'ın sahibi olduğu dava konusu evi arsası ile birlikte satışa çıkardığını, davacılar ..., ... ve ...'ın paralarını birleştirerek ...'tan dava konusu taşınmazı satın aldıklarını, taşınmazı satın alan davacıların meslekleri gereği il dışında ikamet ettikleri için bu evde sürekli olarak ikamet edemediklerini, kadastro çalışmalarının da davacıların köyde ikamet etmediği döneme denk geldiğini, kadastro çalışmaları sırasında dava konusu taşınmazın bitişiğinde bulunan ve davacıların babası ...a ait evde ikamet eden ...'ın kadastro memurlarını yönlendirmek suretiyle dava konusu taşınmazın gerçek sahipleri olan davacılar adına değil, haksız olarak babası ...ın tüm mirasçıları adına tespitini sağladığını, İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tanıkların da bu hususları doğruladığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir
2.Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde; dava değeri olarak harçlandırılan 46.622,40 TL üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedildiğini, bu kapsamda İlk Derece Mahkemesi kararının vekalet ücreti yönünden hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İlk Derece Mahkemesi kararında delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı ve özellikle davacılar vekilinin 29.11.2019 tarihli dilekçesinin 3. bendinde taşınmazın ortak murise ait olduğunu ve murisin ölümünden önce ya da sonra mirasçıları arasında paylaşım yapılmadığını beyan etmesi ve dava konusu taşınmazın arz değerine göre vekalet ücretine hükmedilmiş olmasını nazara alarak davacılar vekili ile davalı ....vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde belirttiği hususları tekrarlayarak Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
1. Kadastro çalışmaları sonucunda Ardahan ili, .... ilçesi, .... köyünde kain 104 ada 12 parsel sayılı sayılı taşınmaz 982,70 m2 yüz ölçümü ve yığma ev, ahır ve arsa vasfıyla ... mirasçıları ..., ..., ..., ...,...,...,...,..., ile ...... kızı ......adlarına verasette iştirak halinde tespit edilmiş, tutanak 07.05.2007 - 06.06.2007 tarihleri arasında askı ilanına çıkartılmış, itiraza uğramayan tutanak 07.06.2007 tarihinde kesinleşerek tapu siciline tescil edilmiştir.
2.Somut olayda; İlk Derece Mahkemesince, mahalli bilirkişilerin dava konusu taşınmazın satışının kime yapıldığı hususunda bilgi sahibi olmadıklarına ilişkin beyanlarına ve davacı vekili tarafından sunulan 29.11.2019 tarihli beyan dilekçesine atıfta bulunularak davanın reddine karar verilmiş ve bu gerekçe Bölge Adliye Mahkemesi tarafından da benimsenmiştir.
3.Davacı vekili tarafından sunulan 29.11.2019 tarihli beyan dilekçesi hükme esas alınmış ise de söz konusu dilekçede hem dava konusu taşınmazın tarafların müşterek murisinden intikal ettiğinin hem de taşınmazın davacılara ait olmasına rağmen kadastro tespit tutanağının gerçeğe aykırı ifadeler içerdiğinin belirtildiği, bu kapsamda zilyetliğin devri ve intikali hususunda arka arkaya gelen cümleler arasında açık çelişki bulunduğu nazara alınarak söz konusu dilekçede geçen beyanların hükme esas alınarak davanın reddine gerekçe yapılamayacağı sonucuna varılmaktadır.
4.Öte yandan, İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılamada davacı tarafça bildirilen tanıklardan yalnız ikisinin dinlenerek karar verilmesi cihetine gidilmiş ise de yapılan araştırma ve incelemenin yeterli olduğunu söylemek mümkün değildir. Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşılabilmesi için davacıların dayandığı satış sözleşmesinin tarafı ve şahitleri olup davacı tarafça da usulüne uygun şekilde bildirilen tanıklar ...,...,..., ve... ile diğer tanıkların da dinlenerek, taşınmazın öncesinde kime ait olduğu, kimden kime kaldığı, kim tarafından ne zamandan beri ve hangi hakka dayalı olarak kullanıldığı, davacıların taşınmazı satın alıp almadığı, satın alınmış ise satın aldığı kişi tarafından zilyetliğinin devredilip devredilmediği, devredilmiş ise ne zaman devredildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanlar arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, çelişkinin giderilememesi halinde hangi beyana hangi nedenle üstünlük tanındığı gerekçeli kararda tartışılıp açıklanmalı ve yapılan tahkikat sonucunda elde edilecek deliller ile davalı ...'ın 05.04.2018 tarihli celsedeki davayı kabul beyanı da değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. İlk Derece Mahkemesince belirtilen hususlar yerine getirilmeden, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
5.Kabule göre de, davacı ...'ın yargılama sırasında 18.02.2019 tarihinde öldüğü ve mirasçılarının davacılar vekiline vekalet vererek yargılamaya katıldığı dikkate alındığında karar başlığında mirasçılar yerine ölü davacının ismine yer verilmiş olması da doğru değildir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davacılar vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.