"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2127 E., 2023/19 K.
HÜKÜM/KARAR : Asıl Dava Kabul - Birleştirilen Dava Ret / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gökçeada Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/93 E., 2021/64 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece asıl davanın kabulüne, birleştirilen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın birleştirilen davada davacı vekili ve davalı ... temsilcisi tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı birleştirilen davada davacı vekili ve davalı ... temsilcisi tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde; ... köyünde bulunan 375 ada 233 parsel sayılı taşınmazın davacıya ait olmasına rağmen Hazine adına tescil edildiğini, taşınmazın davacının annesi ...’ya kendi anne ve babası tarafından çeyiz olarak verildiğini, davacının annesinin de dava konusu taşınmazı davacıya çeyiz olarak verdiğini, çekişmeli taşınmazın 30 yılı aşkın süredir davacının zilyetliğinde olduğunu belirterek taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir.
2.Birleştirilen davada davacı vekili dava dilekçesinde; ... köyünde bulunan 375 ada 233 parsel sayılı taşınmazın davacının babası tarafından 15.09.1963 tarihinde ... adlı kişiden satın alındığını, o tarihten beri davacının babasına ait olup davacının babasının 1981 yılında vefat etmesi nedeniyle taşınmazın kendisine intikal ettiğini belirterek taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davacının Türkiye’de mutad meskeninin bulunmadığı ve teminat yatırması gerektiğini, taşınmazın değerinin eksik gösterildiğini, zilyetlikle edinim şartlarının sağlandığının davacı tarafından ispat edilmesi gerektiğini, taşınmazda terk olgusunun değerlendirilmesi gerektiğini, dava konusu taşınmazın 2565 sayılı Kanun’un 28 inci maddesinde belirtilen alanlar içerisinde kaldığını, davacının dava konusu taşınmazın adına tescilini talep etmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
2.Davalı ... vekili birleştirilen davaya cevap dilekçesinde; davacının Türkiye’de mutad meskeninin bulunmadığı ve teminat yatırması gerektiğini, taşınmazın değerinin eksik gösterildiğini, dava konusu taşınmazla ilgili farklı bir kişi tarafından açılan Mahkemenin 2018/93 Esas sayılı dava dosyasının da bulunduğunu, taşınmazla ilgili terk olgusunun araştırılması gerektiğini, dava konusu taşınmazın 2565 sayılı Kanun’un 28 inci maddesinde belirtilen alanlar içerisinde kaldığını, davacının dava konusu taşınmazın adına tescilini talep etmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taşınmazda davacı ... lehine zilyetlikle mülkiyet edinme koşulları oluştuğu gerekçesiyle asıl davanın kabulüne, birleştirilen davanın reddine, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ile taşınmazın ... adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde birleştirilen davada davacı ... vekili ve davalı ... temsilcisi istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Birleştirilen davada davacı vekili istinaf dilekçesinde; verilen kararın usule, yasaya ve dosyadaki delillere uygun olmadığını, dayanak satış senedine ve tanıklara itibar edilmesi gerektiğini, asıl dava davacısının zilyetlikle edinim koşullarının lehine gerçekleştiğine ilişkin belge ibraz edememesi nedeniyle taşınmazın komisyon kararı ile Hazine adına tespit edildiğini, tanıklarının dava konusu taşınmazı davacının babası tarafından satın alınıp miras yoluyla davacıya intikal ettiğini beyan ettiklerini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
2.Davalı ... temsilcisi istinaf dilekçesinde; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, eksik inceleme ile karar verildiğini, davacı yanın iddialarını ispatlayamadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; çekişmeli taşınmazın ...'e annesi tarafından çeyiz olarak verildiği, davacının yurtdışında bulunduğu sırada adada yaşayan amcasının karısı tarafından üzerindeki zeytinlerin bakım ve hasadının yapılarak taşınmaz üzerindeki ekonomik amaca uygun zilyetliğin davacı adına feri olarak sürdürüldüğü, davacının yurda dönüşünden sonra da zilyetliğini asli olarak sürdürdüğü, birleştirilen dava davacısının veya mirasbırakanların taşınmaz üzerinde malik sıfatıyla sürdürdükleri bir zilyetliğin mevcudiyetinin kanıtlanamadığı, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir husus bulunmadığı gerekçesi ile birleştirilen davada davacı ... asıl davada davalı ... temsilcisinin istinaf istemlerinin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde birleştirilen davada davacı vekili ve davalı ... temsilcisi temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Birleştirilen davada davacı vekili temyiz dilekçesinde; dava ve istinaf dilekçelerini tekrar ederek hükmün bozulmasını talep etmiştir.
2.Davalı ... temsilcisi temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesini tekrar etmiş, dava konusu taşınmaz üzerinde malik sıfatıyla çekişmesiz aralıksız sürdürülen zilyetliğe ilişkin yeterli delil bulunmadığını, davacının mirasbırakanının Türkiye’yi terk ettiğini ve vatandaşlıktan çıktığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 nci maddesi,
TMK'nın 713 üncü maddesi,
3. Değerlendirme
1. Dava konusu ... köyünde bulunan 375 ada 233 parsel sayılı taşınmaz komisyon kararı sonucunda Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir.
2. Mahkemece dava konusu taşınmaz üzerinde asıl dava davacısı lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğu gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye elverişli değildir. Mahkemece yapılan keşiflerde taşınmazın kullanım durumu ile ilgili olarak alınan tanık ve bilirkişi sözleri çelişkili olmasına rağmen çelişkiler giderilmemiş, taşınmazın hududunda dere olduğu söylenmesine rağmen keşifte jeolog yer almamış, yetersiz ziraat bilirkişi raporu ile yetinilmiş, mütekabiliyet şartlarının tartışılması gerektiği düşünülmemiş, taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin süre ve niteliği kesin olarak belirlenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
3. Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece mahallinde, elverdiğince yaşlı, tarafsız ve yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan, taşınmazın bulunduğu köyde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek 3 kişilik mahalli bilirkişi kurulu, taraf tanıkları, fen (teknik) bilirkişisi, jeolog bilirkişi ve 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulunun katılımıyla yeniden keşif yapılmalıdır.
4. Yapılacak keşifte dinlenilecek mahalli bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın zilyetliğinin kim ya da kimlerde olduğu, kimden kime nasıl intikal ettiği, kim ya da kimler tarafından hangi tarihten itibaren ve ne şekilde kullanıldığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanları arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalıdır.
5. Fen bilirkişiden keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, taşınmaza komşu parselleri de göstermek sureti ile hazırlanmış ayrıntılı kroki ve rapor alınmalı; 3 kişilik ziraat mühendisleri bilirkişi kurulundan dava konusu taşınmazın toprak yapısı, eğimi, bitki deseni, taşınmaz üzerinde bulunan zeytinlerin niteliği, üzerinde sürdürülen ekonomik amaca uygun zilyetlik bulunup bulunmadığı ve ekonomik amaca uygun zilyetlik varsa hangi tarihten beri ve hangi tasarruflar ile sürdürüldüğünü açıklayıp tarımsal niteliğini belirten, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeolog bilirkişiden ise taşınmazların dere yatağı olup olmadığı ya da dereden kazanılıp kazanılmadığını belirten ayrıntılı ve gerekçeli rapor istenmelidir.
6. 3402 sayılı Kanun'un 14 üncü maddesi uyarınca, adına tescil kararı verilecek kişi ya da kişiler ile diğer mirasçılar ve onların mirasbırakanları adına aynı çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden başkaca taşınmaz mal tespit ya da tescil edilip edilmediği Tapu Müdürlüğü ve Kadastro Müdürlüğü ile Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüğünden sorulup sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenmeli, Kanun'un getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanmalı, davacılar ve mirasbırakanlarının Türk vatandaşı olup olmadıkları ve mütekabiliyet koşulları araştırılmalı, toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilip ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
Yukarıda değinilen hususlar göz ardı edilerek yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Birleştirilen davada davacı ... vekilinin ve davalı ... temsilcisinin temyiz itirazlarının kabulüyle İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde davacı ...’a iadesine,
Temyiz eden davalı ... harçtan muaf bulunduğundan, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.