Logo

1. Hukuk Dairesi2023/5233 E. 2023/6754 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hazine adına kayıtlı taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında davalı adına tespit ve tescil edilmesi nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasında, davalı yararına zilyetlikle iktisap koşullarının oluşup oluşmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davalı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğuna dair yeterli araştırma ve inceleme yapılmadığı, taşınmazın niteliği, komşu parsellerle ilişkisi ve meradan sökülüp sökülmediği hususlarında gerekli bilirkişi incelemelerinin yaptırılmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/346 E., 2020/969 K.

DAVA TARİHİ : 03.05.2017

HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Sarıkamış Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/419 E., 2018/720 K.

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı Hazine vekili çekişmeli 156 ada 8 parsel taşınmazın toprak tevzi komisyonunun çalışmaları sırasında 703 parsel numarası ile sınırlandırılarak Hazine adına tevzi edildiğini ve tapuya kaydedildiğini, ancak dava konusu taşınmazın kadastro tespiti sırasında tablendikatif listesi ve tapu kaydı dikkate alınmaksızın şartları oluşmadığı halde iktisaba elverişli zilyetlik nedeniyle davalı adına tespit ve tescil edildiğini belirterek tapu iptali ve Hazine adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesinde kesin hüküm itirazında bulunmuş, ayrıca tapu kaydı ve mülk edinmeye elverişli irsen intikal eden eklemeli zilyetliğe dayanarak davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile çekişmeli taşınmazın tarım arazisi vasfında olduğu, zilyetlikle mülk edinme koşullarının davalı yararına oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı Hazine vekili tarafından istinaf dilekçesinde özetle; Mahkeme kararının eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayandığı, soyut, dayanaksız ve gerekçesiz yerel bilirkişi beyanlarına itibar edildiği, toprak tevzi komisyonunca yapılan çalışmalar sonucu çekişmeli taşınmazın Hazine adına kaydedildiği; ne var ki kadastro sırasında tablendikatif listesi ve eski tapu kayıtlarının dikkate alınmadığı, dinlenen yerel bilirkişilerin yaşları nazara alındığında dayanak tapu kaydının tesis tarihinden geriye doğru iktisap sağlayan süreye ilişkin zilyetliği bilmelerinin mümkün olmadığı, çekişmeli taşınmazın vefat eden şahıslardan mirasçılarına kaldığı beyan edilmesine rağmen taksimin araştırılmadığı, davalı adına aynı çalışma bölgesinde kayıtsız ve belgesizden taşınmaz edinip edinmediğinin yöntemince araştırılmadığı ileri sürülerek hükmün kaldırılması ve idare lehine hüküm kurulması istenmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile çekişmeli taşınmazın toprak tevzi çalışmalarında Hazine adına tapuya bağlandığı, ancak Hazineye ait tapu kaydının oluşum tarihine kadar aralıksız ve nizasız malik sıfatıyla 20 yıldan fazla süreyle zilyetlik koşullarının davalı ve bayileri lehine oluştuğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan gerçeğe aykırı bilirkişi raporlarına itibar edilerek hüküm kurulduğunu, çekişmeli taşınmazın zilyetlikle iktisabı mümkün olmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi tapu kaydına dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14'üncü ve 46'ncı maddeleri

3. Değerlendirme

1.Kadastro sonucunda, Kars ili, Sarıkamış ilçesi, Ali Sofu köyü çalışma alanında bulunan 156 ada 8 parsel sayılı taşınmaz Ocak 1964 tarih, 4 cilt, 392 sahife numaralı tapu kaydı dayanak alınarak ve Toprak Tevzi Komisyonunun yaptığı çalışmada 703 parsel sayısında sınırlandırıldığı, Halit Çamlı zilyetliğinde iken adı geçenin 1970 yılında ölümü ile taksimen Rahim Çamlı'ya intikal ettiği, Rahim Çamlı'nın 1988 yılında ...'ya hibe ederek tüm hak ve alacaklarını kestiği edinme kısmında açıklanmak suretiyle ... adına tespit ve tescil edilmiştir.

2. Dava konusu taşınmaz, 4753 sayılı Kanun uyarınca oluşturulan tapu kaydı esas alınarak, kaydın oluştuğu tarihe kadar davalı yararına iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davalı adına tespit edilmiş olup, bu şekilde oluşan tapu kayıtlarının kapsamında kalan yerlerin tapu kaydının oluştuğu tarihe kadar zilyetleri yararına iktisap koşullarının gerçekleşmesi halinde zilyetleri adına tescile karar verileceği 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 46/1 inci maddesinde düzenlenmiştir. Bu durumda anılan Kanun maddesi uyarınca, tapu kaydının oluştuğu tarihe kadar davalı taraf yararına zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılması gerekir.

3.Mahkemece, çekişmeli 156 ada 8 parsel sayılı taşınmazda davalı taraf lehine 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 46/1 inci madde koşullarının oluştuğu gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, bu hususta yeterli araştırma ve inceleme yapılmamış, taşınmazın dayanağı olan 584 numaralı belirtmelik parseli ile ilgili belirtmelik tutanağı ve toprak tevzi sırasında oluşan kayıt uygulanmadığı, öte yandan tevzi tarihi itibariyle işgalcisi yararına zilyetlikle kazanım koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle taşınmazın Hazine adına belirtildiği anlaşıldığı halde Mahkemece zilyetlikle iktisap şartları yöntemince araştırılmamış; öte yandan, çekişmeli taşınmaza komşu 156 ada 12 parsel sayılı taşınmazın kadastro sırasında mera olarak sınırlandığı anlaşıldığı halde yöntemince mera araştırması yapılmamış, bu kapsamda ziraat bilirkişi kurulundan dava konusu taşınmazın niteliği ve komşu parsellerden ne şekilde ayrıldığı, komşusu mera parseli ile aralarında doğal ya da yapay ayırıcı unsurlar bulunup bulunmadığı hususlarında ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmamış, çekişmeli taşınmazın mera parselinden sökülmek suretiyle elde edilip edilmediği belirlenmemiş, komşu köylerden tespit edilecek mahalli bilirkişiler marifetiyle taşınmazın mera olup olmadığı, meradan elde edilip edilmediği maddi olaylara dayalı olarak sorulup saptanmamış, jeodezi uzmanı bilirkişiden hava fotoğraflarının incelenmesi suretiyle dava konusu taşınmaz ile komşusu meranın nitelikleri ve fotoğraflardaki görüntüleri itibariyle bütünlük arz edip etmediği hususunda rapor alınmamıştır.

4.Hal böyle olunca, sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için Mahkemece mahallinde, elverdiğince yaşlı (taşınmazların tespitine esas tapu kayıtlarının oluşumundan öncesini bilebilecek yaşta), tarafsız ve yöreyi iyi bilen şahıslar arasından seçilecek aynı köy ve komşu köyler halkından ayrı ayrı üçer kişilik yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıkları, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve fen bilirkişinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı; yapılacak bu keşifte yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın öncesinin ne olduğu, kimden kime kaldığı, zilyetliğin ne zaman başladığı, taşınmazın kim tarafından ne zamandan beri kullanıldığı, kamu orta malı niteliğinde mera, yaylak gibi yerlerden olup olmadığı, meradan sökülerek elde edilip edilmediği hususlarında maddi olaylara dayalı bilgi alınmalı, keşifte alınan beyanlar komşu parsellerin tutanak ve dayanağı kayıtlar ile denetlenmeli; ziraat bilirkişisi kurulundan çekişmeli taşınmazın önceki ve mevcut niteliğini, toprak yapısını, eğimini, bitki desenini ve komşu parseller ile nasıl ayrıldığını açıklayıp, tarımsal niteliğini belirten, taşınmazın değişik yönlerden ve özellikle komşu mera parseli ile müşterek sınırının bulunduğu bölümden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisine taşınmazı kapsayan hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak dava konusu taşınmazın hava fotoğraflarında gösterilmesi istenilmeli ve taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğinin ne olduğunu ve arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığını belirten rapor alınmalı; belirtilen şekilde yapılan uygulama sonunda davalı taraf yararına 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 46/1 inci maddesinde öngörülen edinme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı Hazine vekilinin temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.