Logo

1. Hukuk Dairesi2023/5244 E. 2024/5722 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı, dedesinden miras kaldığını iddia ettiği taşınmazın kadastro sırasında sehven başkası adına tescil edildiğini ve sonrasında birkaç kez el değiştirdiğini ileri sürerek tapu iptali ve tescil talep etmiştir.

Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tespit tarihinden itibaren aradan 10 yıldan fazla süre geçmiş olması ve davanın hak düşürücü süre geçtikten sonra açılmış olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/125 E., 2023/383 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İmranlı Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/37 E., 2022/106 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde; Sivas ili, .... ilçesinde bulunan 107 ada 226 parsel sayılı taşınmazın dedesi ...’dan intikal etmesine rağmen kadastro tespiti sırasında sehven ... adına tespit edildiğini, ...’ın kendisinin böyle bir taşınmazı bulunmadığını beyan ederek dedesinin mirasçılarına haber yolladığını, mirasçılardan ...’ın bunu fırsat bilerek ...’ı taşınmazın kendisine satılması sonrasında mirasçılara devir yapacağı konusunda yanılttığını, ...’ın taşınmazı ...’a sattığını, ...’ın ise taşınmazı kimseye haber vermeden ...’e sattığını, dava konusu taşınmazlarda davalıların hiçbir hukuki hakkı bulunmadığını beyan ederek tutanakların iptali ile dava konusu taşınmazın ... mirasçıları adına tescilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı ... cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın davacının dedesine ait olduğunu, çekişmeli taşınmazı ...’a devrederken para almadığını beyan etmiştir.

Davalı ... ve vekili; dava konusu taşınmazın ...’dan satın alındığını, dava konusu taşınmazda davacının hakkı ve zilyetliği olmadığını, davalının iyiniyetli 3. kişi olduğunu, davada hak düşürücü sürenin geçtiğini belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEME KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 107 ada 226 parsel sayılı taşınmazın dava tarihi itibariyle davalı ... adına tapuda kayıtlı olduğu, diğer davalıların davada taraf sıfatı bulunmadığı, davanın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin dolmasından sonra 22.07.2020 tarihinde açıldığı gerekçesi ile davalı ... yönünden davanın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi gereğince hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle reddine, davalı ... ve ...'ın ise tapu kayıt maliki olmaması, halihazırda dava konusu parseli devretmiş olmaları nedeniyle bu davalılar yönünden davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacı istinaf dilekçesinde; dava dilekçesini tekrar etmiş, çekişmeli taşınmazın dedesine ait olup taşınmazda bir çok insanın hakkı bulunmasına rağmen ...’ın ...’ı kandırarak parasını ödemeden taşınmazı aldığını, köyde konuyu bilen kişilerin bulunduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tapu iptali ve tescil davalarının tapuda kayıt maliki aleyhine açılması gerektiği ve dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği 21.04.2006 tarihinden itibaren eldeki davanın açıldığı 22.07.2020 tarihine kadar hak düşürücü sürenin geçtiği, bu nedenle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile davacının istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK'nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar verimiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Nedenleri

Davacı temyiz dilekçesinde; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ve taşınmazın dedesine ait olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi.

3. Değerlendirme

1. Kadastro sonucu; Sivas ili, .... ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan dava konusu 107 ada 226 parsel sayılı taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit ve 21.11.2006 tarihine tescil edilmiş, satış nedeni ile 22.07.2009 tarihinde ... adına, 11.06.2012 tarihinde ise aynı nedenle ... adına kayıtlanmıştır.

Davacı dava konusu taşınmazların dedesine ait olup mirasçılarına intikal ettiği iddiasına dayanarak 22.07.2020 tarihinde ..., ... ve ... aleyhine tapu iptali ve tescil istemi ile dava açmıştır.

2. Temyiz olunan bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacının temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 247,70 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İmranlı Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesine gönderilmesine,

17.10.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.