Logo

1. Hukuk Dairesi2023/5521 E. 2023/6695 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hatalı parsel numaralarının düzeltilmesi istemiyle açılan davada, hükmün niteliği ve uygulanacak avukatlık ücreti türü uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davanın mülkiyetin değil, kamusal bir kayıt olan tapu kaydının düzeltilmesine ilişkin olduğu ve taraflar arasında mülkiyet uyuşmazlığı bulunmadığı gözetilerek nispi vekalet ücreti yerine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle hüküm düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

EK KARAR TARİHİ : 22.02.2021

SAYISI : 2020/407 E., 2021/86 K.

DAVA TARİHİ : 09.07.2013

HÜKÜM : Kabul

Taraflar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece, bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar davalılar vekilleri tarafından duruşma istemli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 10.02.2022 Perşembe günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili Avukat Melahat İpek Yılmaz Göktürk geldi. Davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davacılar vekili gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı; Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine, Dairece bozmaya uyularak tesis olunan kararın önceki bozmayı ortadan kaldıracak şekilde yeniden bozulması üzerine alt mahkemece verilen kararın temyiz incelemesinin Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca yapılması gerektiği gerekçesiyle dosya Hukuk Genel Kurulana gönderilmiş, Hukuk Genel Kurulunca, temyiz incelemesini yapma görevinin Dairemize ait olduğuna karar verilmiş; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde, 110 ada 1 parsel sayılı taşınmazın, paydaşı ...'nun 24.04.1975 tarihli talebi üzerine ikiye ifraz edilerek 110 ada 1 parselin ... adına, 110 ada 17 parselin ise dava dışı ... adına kayıt edildiğini, 110 ada 17 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki binada kat mülkiyeti kurularak oluşturulan 1 numaralı bağımsız bölümü kendisinin, 2 numaralı bağımsız bölümü ise davalı ...'ın satın aldığını, ancak ifraz işlemleri sırasında yapılan hata nedeniyle davalı ...'ın fiili olarak kullandığı 17 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında ''1'' parsel olarak ve davalı ...'ın fiili olarak kullandığı 1 parsel sayılı taşınmazın ''17'' parsel olarak tapuya tescil edildiğini, bu nedenle 110 ada 17 parseldeki 1 no'lu bağımsız bölümün adına olan tapu kaydının iptali ile ... adına tesciline, yine aynı parseldeki 2 no'lu bağımsız bölümün maliki ... adına kayıtlı tapu kaydının iptali ile ... adına tesciline, 110 ada 1 parsel sayılı taşınmazın ... adına olan tapu kaydının iptali ile 1. katının kendisi adına, 2. katının ise davalı ... adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde, davacının davasını tapu kaydında düzeltim şeklinde nitelendirmesine rağmen dilekçenin sonuç ve istem kısmında tapu iptal ve tescil talep ettiğini, bu çelişki nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesini, davanın tapu iptal ve tescil olarak görülmesi halinde tarafların fiili kullanımları ile tapu kaydında parsel bilgilerinin uyumlu olmaması nedeniyle bu yanlışlığın tapu kayıt bilgilerinin düzeltilmesi ile çözülebileceğini, tapu iptal ve tescil talebinin de reddi gerektiğini, tapu kaydında düzeltim davasının da görevli Mahkemede açılmadığını, ayrıca husumetin yanlış yöneltildiğini ileri sürerek davanın husumet yokluğu sebebiyle reddi gerektiğini savunmuştur.

2.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde, davalının tapu kayıt bilgilerinin düzeltilmesi talebi yönünden davayı kabul ettiğini, davanın açılmasında davalının her hangi bir kusuru bulunmadığını savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Afyonkarahisar 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 01.04.2014 tarihli ve 2013/326 E. 2014/190 K. sayılı kararı ile; dava tapu kaydında düzeltim olarak nitelendirilip 110 ada 17 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydındaki parsel numarasının '' 1 '' olarak, ana taşınmaz niteliğinin ise; '' bodrumlu bir zemin bir normal katlı bahçeli kargir apartman '' olarak, 110 ada 1 parsel sayılı taşınmazın ise tapu kaydındaki parsel numarasının '' 17 '' olarak değiştirilmesine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararları

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

Dairenin; 14.12.2015 tarihli ve 2014/11573 Esas, 2015/14506 Karar sayılı kararıyla “davanın tapu iptal ve tescil istemiyle açıldığı gözetilmeksizin Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26 ncı maddesinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesine aykırı şekilde tespit kararı verilmiş olması isabetsizdir. Hâl böyle olunca, tarafların ileri sürdükleri delillerin toplanarak tapu iptal ve tescil isteği yönünden bir karar verilmesi gerekirken davanın tapu kaydında düzeltim davası olarak nitelendirilip yazılı olduğu şekilde düzeltim kararı verilmesi hatalıdır.” gerekçesi ile bozulması üzerine Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kabulü ile tapu iptali ve tescile karar verilmiş, hükmün davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairenin 07.07.2020 tarihli ve 2018/94 Esas, 2020/3523 Karar sayılı kararıyla "...davacı ve davalılardan Mehmet Mahyatan adına kayıtlı (üzerinde kat mülkiyeti kurulu olan) 110 ada 17 parselin 1 parsel, davalı ... adına kayıtlı 110 ada 1 parselin 17 parsel olarak sadece parsel numaraları düzeltilmek ve yer değiştirmek suretiyle fiili duruma uygun hale getirilerek ihtilafın giderilebileceği gözetilmeksizin yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir…” gerekçesiyle bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava tapu kaydında düzeltim olarak nitelendirilip 110 ada 17 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydındaki parsel numarasının '' 1 '' olarak, ana taşınmaz niteliğinin ise '' bodrumlu bir zemin bir normal katlı bahçeli kargir apartman '' olarak, 110 ada 1 parsel sayılı taşınmazın ise tapu kaydındaki parsel numarasının '' 17 '' olarak değiştirilmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili ve davalı ... mirasçıları vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; davanın tapu iptali ve tescil istemiyle açıldığını hakimin taleple bağlı olduğunu, davanın tapu kaydında düzeltim olarak nitelendirilmesi halinde görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğunu, davalının davayı tapu kaydında düzeltim olarak kabul ettiğini yargılama giderlerine mahkum edilmemesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı ... mirasçıları vekili temyiz dilekçesinde; davanın tapu iptali ve tescil istemiyle açıldığını, hakimin taleple bağlı olduğunu, davanın tapu kaydında düzeltim olarak nitelendirilmesi halinde görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğunu, Tapu Müdürlüğünün davalı olarak gösterilmesi gerektiğini davalıya husumet yöneltilemeyeceğini, dava açılmasına sebebiyet vermediğini bu nedenle yargılama giderleri ve vekalet ücretine mahkum edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, ayrıca Mahkemece vekalet ücretinin hatalı hesaplandığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Hukuk Genel Kuruluna Gönderme Kararı

Dairenin 10.02.2020 tarihli ve 2021/2075 E. 2022/965 K. sayılı kararıyla; HMK'nın 373 üncü maddesine 6460 sayılı Kanun ile eklenen 6 ncı fıkra hükmünde “Davanın esastan reddi veya kabulünü içeren bozmaya uyularak tesis olunan kararın önceki bozmayı ortadan kaldıracak şekilde yeniden bozulması üzerine alt mahkemece verilen kararın temyiz incelemesi her hâlde Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca yapılır” düzenlemesi gereği dosyanın Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiştir.

D. Hukuk Genel Kurulu Kararı

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.10.2023 tarihli ve 2022/1-474 Esas, 2023/878 Karar sayılı kararı ile; “... Netice itibariyle eldeki davada Özel Dairece verilen birinci bozma kararı araştırmaya yönelik olup kesin bozma niteliğinde olmadığı gibi birbirleriyle çelişen iki ayrı bozma kararı da bulunmamaktadır. HUMK’nın 429/4 üncü maddesinde düzenlenen koşullar gerçekleşmediğinden Mahkemece Özel Dairenin ikinci bozma kararına uyularak verilen son kararın temyiz incelemesini yapma görevi Hukuk Genel Kuruluna değil Özel Daireye aittir.Hâl böyle olunca Mahkemece verilen kararın temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Özel Daireye gönderilmesi gereklidir.” gerekçesiyle temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Dairemize gönderilmesine karar verilmiştir.

E. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, hatalı yazılan parsel numaralarının değiştirilmesi suretiyle düzeltilmesi isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.Tapu Sicil Tüzüğünün 28 inci ve 72 nci maddeleri.

2. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin İkinci kısım ikinci bölümü

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına, temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre hükmüne uyulan bozma kararı uyarınca araştırma ve inceleme yapılarak yazılı şekilde karar verilmesinde kural olarak isabetsizlik bulunmadığından, davalı ... vekili ve davalı ... mirasçıları vekilinin diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Ancak; davanın niteliği, hatalı yazılan parsel numaralarının değiştirilmesi suretiyle düzeltilmesi isteğine ilişkin olup taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmadığı, kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesinin istendiği gözetilerek hüküm altına alınması gerekli avukatlık ücretinin maktu yerine nispi olarak tayin edilmiş olması doğru değildir.

Ne var ki; anılan husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davalı ... vekili ve davalı ... mirasçıları vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı ... vekili ve davalı ... mirasçıları vekilinin temyiz itirazlarının değinilen yönden kabulü ile hükmün (5) numaralı bendi hüküm yerinden çıkarılarak yerine (5) numaralı bent olarak "Davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılardan ayrı ayrı tahsili ile davacılara verilmesine," ibaresinin eklenmesi suretiyle 6100 sayılı HMK'nın geçici 3 üncü maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 438/7 nci maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının ilgililere iadesine,

Duruşmanın 10.02.2022 tarihinde yapıldığı göz önünde bulundurularak, duruşma günü yürürlükte olan ve 20.11.2021 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden davalılar vekili için 3.815,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacılardan alınmasına,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

23.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.