Logo

1. Hukuk Dairesi2023/5568 E. 2024/162 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tapu iptali ve tescil davasında, asli müdahil olan davacıların davalarının açılmamış sayılmasına ilişkin verilen kararın hukuka uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Asli müdahil davacıların kendilerini vekil ile temsil ettirmelerine ve davalı tarafın davayı takip etmediklerine dair bir beyanda bulunmamasına rağmen, davacıların duruşmaya katılmamaları nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılması ve akabinde yasal süre içerisinde yenilenmediği gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin usule aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/614 E., 2020/639 K.

...

...

...

HÜKÜM : Davanın Açılmamış Sayılmasına

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı Diyarbakır 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/584 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sırasında asli müdahiller ... ve M. ... yönünden dava tefrik edilerek eldeki dosya esasına kaydedilmiş ve yapılan yargılama sonucunda davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

Kararın, davacılar ... ve M. ... mirasçısı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Diyarbakır 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/324 Esas sayılı davasının davacıları, 1968 yılında yapılan kadastro çalışmaları sonucunda tescil harici bırakılan ve 27.09.2001 tarihinde ihdasen Hazine adına tescil edilen 1091 parsel sayılı taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile belirli bölümlerinin tapu kaydının iptali ile adlarına tescilini istemişler; aşamada ... ve M. ... 23.01.2012 tarihli dilekçeleri ile ... mirasçısı olduklarını, 1091 parsel sayılı taşınmazın mirasbırakanları ...’tan kalan yer olduğunu, buna ilişkin kök tapu kayıtları bulunduğunu ileri sürerek asli müdahale taleplerinin kabulü ile davaya konu taşınmazın tapu kaydının iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini talep etmişlerdir.

II. CEVAP

Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 12.05.2015 tarih, 2003/324 Esas, 2015/253 Karar sayılı kararıyla; davanın kısmen kabul ve kısmen reddine; asli müdahiller ... ve M. ... yönünden 05.12.2013 tarihli duruşmaya katılmadıkları, dosyanın anılan tarihte yenileninceye kadar işlemden kaldırıldığı ve süresinde yenilenmediği gerekçesi ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Diyarbakır 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/324 Esas, 2015/253 Karar sayılı kararına karşı süresi içerisinde davacı ... mirasçısı ...vekili, davalı ... vekili, davalı ... vekili, davalı DSİ Genel Müdürlüğü vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 11.04.2017 tarih, 2016/2953 Esas, 2017/2394 Karar sayılı kararıyla; eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiği gerekçesi ile karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozma Kararına Uyularak Verilen Temyize Konu Karar

Bozma kararı sonrasında Diyarbakır 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/584 Esas sayılı dosyası üzerinden yargılamaya devam edilmiş, 29.12.2020 tarihli duruşmada asli müdahiller ... ve M. ... yönünden dosyanın tefrikine karar verilmiş ve anılan asli müdahiller bakımından dava, eldeki dosya esasına kaydedilerek, 05.12.2013 tarihli duruşmaya katılmadıkları, dosyanın anılan tarihte yenileninceye kadar işlemden kaldırıldığı ve süresinde yenilenmediği gerekçesi ile ... ve M. ... yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkeme kararına karşı süresi içerisinde davacılar ... ve M. ... mirasçısı ... tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.

B. Temyiz Nedenleri

Davacılar ... ve M. ... mirasçısı ... temyiz dilekçelerinde özetle; işlemden kaldırma ve davanın açılmamış sayılmasına ilişkin kararın usulsüz olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmişlerdir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava; kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olup öncelikle çözümlenmesi gereken husus, davanın açılmamış sayılmasına ilişkin verilen kararın yerinde olup olmadığıdır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 150 inci maddesinin ilk fıkrası,

3. Değerlendirme

1. Bilindiği üzere; HMK’nın 150 inci maddesinde tarafların duruşmaya gelmemesi, sonuçları ve davanın açılmamış sayılması düzenlemesine yer verilmiş, HMK’nın 150 nci maddesinin ilk fıkrasında da "Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir." hükmü düzenlenmiştir.

2. Somut olaya gelince; Diyarbakır 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/324 Esas, 2015/253 Karar sayılı kararı ile eldeki dosyanın davacıları yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği ve bu kararın davacılar tarafından temyiz edilmediği açık ise de, Diyarbakır 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/324 Esas, 2015/253 Karar sayılı dosyasında asli müdahil olarak yer alan davacılar ... ve M. ...’ın kendilerini Av. ... ile temsil ettirdikleri, davacılar ... ve M. ... yönünden davanın açılmamış sayılmasına ilişkin verilen ilk kararın (12.05.2015 tarihli karar) Av. ...’ya 07.10.2015 tarihinde tebliğ edildiği, vekilin 08.10.2015 tarihli dilekçesi ile ... ve M. ...’ın vekilliğinden çekildiğini bildirdiği, vekillikten çekilme dilekçesinin M. ...’a tebliğe çıkarıldığı ancak adreste tanınmadığından tebligatın iade edildiği, ...’a ise vekilin istifa dilekçesinin tebliğ edilmediği; davalı ... vekili, davalı ... vekili ve davalı DSİ Genel Müdürlüğü vekillerinin temyiz dilekçelerinin ise davacılar ... ve M. ... vekiline veya asillere tebliğ edilmediği anlaşılmakta olup, Diyarbakır 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/324 Esas, 2015/253 Karar sayılı kararı ile davacılar yönünden verilen davanın açılmamış sayılmasına ilişkin kararın kesinleştiğinin söylenemeyeceği açıktır.

3. Eldeki davada açılmamış sayılmasına ilişkin verilen karara gelince;

Diyarbakır 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/324 Esas, 2015/253 Karar sayılı dosyasında 05.12.2013 tarihli duruşmada asli müdahiller ... ve M. ... duruşma gün ve saatinde hazır olmadığından ve kendilerini bir vekil ile temsil ettirmediklerinden asli müdahillerin davasının yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına, 12.05.2015 tarihinde de asli müdahiller yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

Ne var ki; asli müdahiller ... ve M. ... yönünden dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilen 05.12.2013 tarihli duruşmaya katılan davalı taraf, anılan asli müdahiller yönünden davayı takip etmediklerini bildirmediklerine göre asli müdahiller yönünden dosyanın işlemden kaldırılması ve buna bağlı olarak yasal süre içerisinde yenilenmediği gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru olmadığı gibi, her iki asli müdahilin de kendilerini vekilli temsil ettirdikleri hususunun da göz ardı edilmesi doğru değildir.

4. Hal böyle olunca, davacılar ... ve M. ...’ın davalarının Diyarbakır 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/584 Esas sayılı dosyası ile birleştirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar karar verilmesi gerekirken, tefrik kararı verilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar ... ve ... mirasçısı ...’ın yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA,

İstek hâlinde yatırılan temyiz peşin harcının temyiz edenlere iadesine,

1086 sayılı HUMK'un 440/III-3 üncü maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

10.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.