Logo

1. Hukuk Dairesi2023/5751 E. 2024/2664 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Vakıf arazisinin gaip olan tapu malikleri adına kayıtlı olması nedeniyle, vakıf adına tapu iptali ve tescil davası açılması üzerine maliklerin gaipliğinin tespiti ve vakfın mülkiyet iddiasının dayanağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bozma kararına uyularak yapılan yargılamada, nüfus kayıtları ve diğer delillerden maliklerin gaipliğinin sabit görülmesi ve Vakıflar Kanunu'nun 17. maddesi şartlarının oluştuğu değerlendirilerek yerel mahkemenin tapu iptali ve tesciline ilişkin kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/402 E., 2023/184 K.

DAVA TARİHİ : 04.02.2016

HÜKÜM : Kabul

Taraflar arasında görülen gaiplik, tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Karar davalı kayyım vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili, ... Vakfından icareli dava konusu 2781 ada 6 parsel sayılı taşınmazın paydaşlarından ... oğlu ..., ... oğlu ... ve ... kızı ...’ya uzun süreden beri ulaşılamadığından İstanbul 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 02.05.2002 tarih ve 2002/136 E. 2002/195 K. sayılı ilamıyla İstanbul Defterdarının kayyım olarak tayin edildiğini, kayyımla idare süresinin dolduğunu, 5737 sayılı Vakıflar Kanunun 17 inci maddesi uyarınca gaiplik kararı verilmek suretiyle taşınmazın tapu kaydının iptali ile vakfı adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı Kayyım vekili; kayıt maliklerinin mirasçısız ölüp ölmediğinin belirlenmesi ve vakfın niteliğinin araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince, 5737 sayılı Kanun'un 17 inci maddesindeki koşulların oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kayyım vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince, kararda isabetsizlik bulunmadığından istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kayyım vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

Dairenin 04.11.2021 tarihli 2020/3976 E., 2021/6468 K. sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazın kadastro tespitine dayanak tüm Osmanlıca kayıtların tercüme ettirilerek incelenmesi, nüfus kayıtlarından da yararlanılarak kayıt maliklerinin mirasçı bırakmadan ölüp ölmediğinin ya da gaip kişilerden olup olmadığının açıklığa kavuşturulması gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İstanbul 28. Asliye Hukuk Mahkemesinin 07.07.2023 tarihli 2022/402 E., 2023/184 K. sayılı kararı ile; dosya arasına alınan nüfus kayıtlardan ... kızı ... isimli kişilerin hiçbirisinin 1900 doğum tarihli olmadığı, 1895 doğumlu ... oğlu ... isimli bir kişi bulunduğu, bu kişinin Kütahya ili nüfusuna kayıtlı olduğu, ... oğlu ...'in doğum tarihinin 1890 yılı olduğu, nüfus kaydında ... ve ... isminde kardeşlerinin bulunmadığı, taşınmaz maliklerinin kim olduklarına ulaşmanın mümkün olmadığı ve Vakıflar Kanunu 17 inci madde şartları oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kayyım vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı kayyım vekili temyiz dilekçesinde, vakfın türünün incelenmediğini, uzmanından rapor alınmadığını, yasal hasım olup yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, taşınmazın aslının vakıf olduğu iddiasına dayalı gaiplik, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

5737 sayılı Kanun'un 17 inci maddesi

3. Değerlendirme

Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı kayyım vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 10.442,56 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.04.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.