"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/550 E., 2023/1409 K.
HÜKÜM/KARAR : Kabul / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Beykoz 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/61 E., 2021/542 K.
Taraflar arasındaki kadastro harici bırakılan yerin tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı Hazine vekili ile davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde özetle; Beykoz Kadastro Mahkemesinde açtığı 2014/99 Esas sayılı davada, İshaklı köyünde yapılan kadastro çalışmaları sırasında 129 ada 1 parsel sayılı taşınmazın eksik tespit edildiğini, taşınmaz üzerinde 3 katlı ve tek katlı bina olduğunu ileri sürerek adına kayıtlı taşınmazda eksik kısmın zilyetlik sebebiyle adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; askı ilan süresi geçtikten sonra açılan davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görüleceğini, taşınmazın da zilyetlikle kazanılacak taşınmazlardan olmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Kadastro Mahkemesinin görevsizlik kararı üzerine dava konusu taşınmaz bölümüne ilişkin zilyetlikle kazanım koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 129 ada 1 parselin devamında yer alan 18/05/2015 tarihli teknik bilirkişi raporunda sarı renkle gösterilen 194,23 m2 taşınmazın davacı adına bahçe vasfıyla tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ile davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın zilyetlikle zamanaşımı yoluyla kazanılabilecek yerlerden olmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını ve davanın reddini talep etmiştir.
2.Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle, kadastro çalışmalarında dava konusu taşınmazın yol boşluğu olarak tespit dışı bırakıldığını, zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olmadığını, yolların zamanaşımı yoluyla kazanılamayacağını, bildirerek kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosya kapsamına göre dava, kadastro çalışmaları sırasında yol boşluğu olarak tespit dışı bırakılan, kadastro tutanağı düzenlenmeyen yerin kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile tescili istemine ilişkin olduğuna, nizalı taşınmaz bölümünün davacı adına kayıtlı 1 parselin devamında ve zilyetliğinde olduğu belirlendiğine, öncesinde kısmen üzerinde patika yol bulunduğu, 30 yıl kadar önce yeni yol açılınca kullanımının sona erdiği tespit edildiğine, dava tarihi itibariyle zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğu anlaşıldığına göre yazılı şekilde karar verilmiş olmasında isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Başlanlığı vekili ile davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalılar vekilleri, ayrı ayrı istinaf dilekçesini tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmişlerdir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın tescili talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Türk Medeni Kanunu’nun 713 üncü maddesi ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1. Davacı, İstanbul İli Beykoz İlçesi, İsaklı Mahallesinde 1970 yılında yapılan kadastro sırasında "yol" olarak tescil harici bıırakılan taşınmaz bölümü hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır.
2. Mahkemece; kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği için aranan şartların bulunduğu davacıya ait taşınmaz ile bir bütün halinde kullanıldığı gerekçesiyle kabule karar verilmişse de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki; taşınmazın imar kapsamında alınıp alınmadığı sorulmamış, dava konusu taşınmaza komşu taşınmazların kadastro tutanakları ve varsa bu tutanakların dayanağı belgeler getiriltilmemiş, belgelerdeki sınırların dava konusu taşınmazı ne şekilde okuduğunun tespiti yapılmamıştır. Bunun yanında davacı adına senesizden tespit edilen taşınmazları ilişkin araştırma usulüne uygun şekilde yapılmamış, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713/4-5'inci maddesi gereğince yasal ilan yapılmamış, yasal hasım olan Büyükşehir Belediye Başkanlığına husumet yöneltilmemiştir. Öte yandan, hava fotoğrafı incelemesi yetersiz kalmıştır.
3. O halde Mahkemece, öncelikle karar tarihinden önce yürürlüğe giren 6360 sayılı Yasa hükümleri gereğince yasal hasım haline gelen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına davasını yönelterek taraf teşkilini sağlaması için davacıya süre ve imkân tanınmalı, bu şekilde taraf teşkilinin sağlanması halinde anılan belediyeden savunma ve delilleri sorulmalı, bildirdikleri takdirde delilleri toplanmalı, dava konusu taşınmaza bitişik ya da yakın komşu parsellerin kadastro tespit tutanak örnekleri ve bu parsellere uygulanan tapu ve vergi kayıtları (tespite esas dayanakları) tesislerinden itibaren tüm tedavülleri ile getirtilmeli, Harita Genel Müdürlüğü WEB sitesinin harita sorgulama sayfasına girilerek taşınmazın bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait(özellikle 1976,1982, 1987,1990 yıllarına ait) hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya arasına alınmak suretiyle buradan elde edilen verilere göre dava tarihinden(imar planı içerisinde ise bu tarihten) 15-20-25 yıl öncesine ilişkin farklı dönemlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının en az üç tanesi tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden, bu fotoğraflardan yararlanılarak üretilmiş memleket haritaları ile en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları ise ilgili kurumlardan getirtilmeli, komşu taşınmazlara ait kadastro tutanakları, hükmen oluşmuş iseler mahkeme dosyaları celp edilmelidir.
4. Bundan sonra mahallinde, elverdiğince yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik mahalli bilirkişi kurulu, taraf tanıkları, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişisi ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, bu keşif sırasında, dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmazın öncesi itibariyle kime ait olduğu, kimden kime ne zaman ve ne şekilde intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ve hangi tasarruflarla zilyet edildiği, kadastro harici bırakılmadan önce de yol olup olmadığı, kadim yol olup olmadığı, özellikle imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden ise imar-ihyaya konu edilip edilmediği ve edilmiş ise imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle oluşan çelişkilerin giderilmesine çalışılmalı; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsellerin tespit tutanakları ve dayanaklarıyla denetlenmelidir.
5. Ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan nizalı taşınmazın toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, taşınmazın hali hazırda yol olarak kullanılıp kullanılmadığını, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü, imar-ihya gerektiren yerlerden olması halinde imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığını ve üzerindeki zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğünü komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı şekilde açıklayan, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan, önceki tarihli ziraatçi bilirkişi raporunu da irdeler şekilde ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, taşınmaz ile çevresinin yakın plan ve panaromik fotoğrafları çektirilip üzerine taşınmazın sınırlarının işaretlenilmesi istenilmeli; Mahkeme hakiminin taşınmazın konumuna, niteliğine ve çevre parsellerle karşılaştırılmalı olarak fiziksel özelliklerine ilişkin gözlemi keşif tutanağına aynen yansıtılmalıdır.
6. Jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişisinden taşınmazın kadastro paftasındaki konumunun bilgisayar programı aracılığıyla uydu ve hava fotoğraflarına aktarılması suretiyle çift hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle ve temin edilebilecek en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları üzerinde de inceleme yaptırılarak taşınmazın önceki ve şimdiki niteliği, taşınmazın öncesinde kadim yol olup olmadığı, yoksa boş (hali) nitelikte mi bulunduğu, imar-ihyaya muhtaç yerlerden olması halinde imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı, ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı ve kullanımın hangi tarihten itibaren başladığı hususlarında ayrıntılı rapor düzenlemesi istenilmelidir.
7. Fen bilirkişisine keşfi takibe, bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye imkan verir krokili rapor düzenlettirilmeli, bundan sonra taşınmazın öncesine ait niteliği doğru şekilde belirlenerek imar-ihya gerektirmeyen yerlerden olması halinde 20 yıllık zilyetlik süresinin dava tarihine kadar gerçekleşmesi gerektiği dikkate alınmalıdır.
8. 3402 sayılı Kanun'un 14 üncü maddesi uyarınca, adına tescil kararı verilecek kişi ya da kişiler ile diğer mirasçılar ve onların mirasbırakanları adına aynı çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden başkaca taşınmaz mal tespit ya da tescil edilip edilmediği Tapu Müdürlüğü ve Kadastro Müdürlüğü ile Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüğünden sorulup aynı Kanun'un 03.07.2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2 nci maddesi hükmü gözetilerek sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip Kanun'un getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanmalı; toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
9.Öte yandan, TMK'nın 713/4-5'inci maddesinde belirtilen gerekli ilanların(internet üzerinden) mutlak surette yapılarak yararı olan kişilere itiraz hakkı tanınmalıdır.
Yukarıda değinilen hususlar göz ardı edilerek yazılı biçimde karar verilmesi doğru değildir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulüyle, istinaf talebinin esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
İlkderece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
2. Peşin yatırılan harcın istek halinde yatıran Belediyeye iadesine,
Hazine harçtan muaf bulunduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
3. Dosyanın kararı veren İlkderece Mahkemesine, kararın bir örneğini Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
10.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.