"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3625 E., 2023/644 K.
HÜKÜM/KARAR : Kabul/ Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: Küçükçekmece 10. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/370 E., 2022/140 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine vekili ile ihbar olunan ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı ...; 222 parsel sayılı taşınmazın mirasbırakanı "... oğlu ölü ..." mirasçıları adına kayıtlı iken Küçükçekmece Sulh Hukuk Hakimliğinin 1993/89 Esas, 1993/1582 Karar sayılı mirasçılık belgesi uyarınca 04.04.1994 tarihinde davalı Hazine adına kaydedildiğini, ancak tescilin dayanağı mirasçılık belgesinin daha sonra iptal edildiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile ... oğlu ölü ... mirasçıları adına mirasçılık belgesindeki payları oranında tesciline karar verilmesini istemiş; aşamada davanın, mirasbırakan ...'in terekesine temsilci olarak atanan ... tarafından takibi sağlanmıştır.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili; eskiden mera vasıflı 2666 parsel içinde kalan dava konusu 222 parselin de bulunduğu 21 parça taşınmaz hakkında tapu iptali ve tescil davası açılması amacıyla 1992 yılında kayıt maliklerinin tahkik edildiğini, davaya konu taşınmaz maliki aleyhine de dava açıldığını, ... oğlu ... ve mirasçılarını bilen ve tanıyan olmadığından kesinleşen Mahkeme kararı ile Hazinenin mirasçılığının belirlenerek taşınmazın Hazine adına tescil edildiğini, daha sonra taşınmazın olimpik park ve spor tesisi yapılmak üzere Genclik ve Spor Genel Müdürlüğüne tahsis edildiğini, mirasçı bırakmadan ölenin mirasının Devlete geçeceğini, miras sebebiyle istihkak davası açma süresinin geçtiğini ayrıca meradan açılan yerler zilyetlikle kazanılamayacağından kadastro tespitinin hatalı yapıldığını, bu nedenle şahıs adına yapılan tescilin de yolsuz olduğunu, tasarrufun iptali davasının da zamanaşımına uğradığını belirtip davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Küçükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 06.12.2018 tarihli ve 2013/455 Esas, 2018/480 Karar sayılı kararı ile; iddianın sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; karara karşı davalı Hazine vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 09.12.2020 tarihli ve 2019/1626 Esas, 2020/1901 Karar sayılı kararı ile, yapılan inceleme ve araştırmanın karar vermeye yeterli olmadığı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmiş; İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen hasımlı mirasçılık belgesi ile davacının taşınmazın önceki malikinin mirasçısı olduğunun sabit olduğu, yapılan araştırmalar sonucunda taşınmazın mera ile ilgisinin olmadığının tespit edildiği, bu hususun davalı Hazine tarafından da beyan edildiği, Hazine tarafından taşınmazın mera olduğu iddiasına dayalı bir davanın da açılmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı süresi içinde davalı Hazine vekili ile dava kendilerine ihbar olunan ... ve ... vekillerince istinaf edilmiş, İlk Derece Mahkemesinin 06.10.2022 tarihli ek kararı ile; davanın ihbarının ihbar olunana taraf sıfatı vermeyeceği, ihbar olunanların istinaf yetkilerinin bulunmadığı gerekçesiyle istinaf talepleri reddedilmiştir.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı Hazine vekili; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, taşınmazın mera niteliğinde olduğunu, özel mülkiyete konu olamayacağını, zilyetlikle iktisap edilemeyeceğini, zamanaşımı itirazlarının dikkate alınmadığını belirtip İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; mera ile ilgisi bulunmadığı saptanan dava konusu taşınmazın önceki malikinin mirasçıları mevcut iken davalı Hazine adına oluşan tescilin yolsuz olduğu, davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ile ihbar olunan ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı Hazine vekili; istinaf dilekçesindeki itiraz nedenlerini yineleyerek kararın bozulmasını istemiştir.
2.İhbar olunan ... vekili; davalı Hazine yanında kanun yoluna başvurduklarını, dava konusu taşınmazın Hazine tarafından davalı idareye tahsis edildiğini, imar planında spor alanı olarak yer aldığını, taşınmaza idareleri tarafından hukuki ve fiili el atmanın söz konusu olmadığını, idare aleyhine tazminat ve sorumluluk yüklenemeyeceğini, 06.10.2022 tarihli ek kararın taraflarına tebliğ edilmediğini, bu bakımından temyiz başvurularında hukuka aykırılık bulunmadığını, davanın kabulüne karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirtip kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, yolsuz tescil hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 63 üncü maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 705 inci maddesi, 1022 nci maddesinin birinci fıkrası, 1025 inci maddesinin birinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1. İhbar olunan ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
HMK'nın 63 üncü maddesinde, "Dava kendisine ihbar edilen kişi, davayı kazanmasında hukuki yararı olan taraf yanında davaya katılabilir." hükmüne yer verilmiştir.
Dava kendisine ihbar olunan Gençlik ve Spor Bakanlığının HMK’nın 63 üncü maddesinden yararlanarak taraflardan birinin yanında davaya katılmadığı, sadece davanın ihbar olunduğu, eldeki davada taraf sıfatı olmadığından temyiz hakkının da bulunmadığı anlaşılmakla temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2. Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 222 parsel sayılı taşınmazın (11320 m2, tarla) 21.02.1957 tarihinde kesinleşen kadastro tespiti sonucu "... oğlu ölü ..." adına tescil edildiği, Küçükçekmece Sulh Hukuk Mahkemesinin 07.12.1993 tarihli ve 1993/89 Esas, 1993/1582 Karar sayılı kararı ile kayıt maliki ... oğlu ölü ...'in kendisini ve mirasçılarını bilen ve tanıyan olmadığı gerekçesiyle mülga 743 sayılı Medeni Kanun'un 534 üncü maddesi gereğince taşınmazın 04.04.1994 tarihinde intikal yoluyla Hazine adına kaydedildiği, 01.12.1995 tarihinde olimpik park ve spor tesisi yapılmak üzere ihbar olunan Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğüne tahsis edildiği, davacı tarafından Hazine aleyhine açılan hasımlı veraset ilamı davasında Kadıköy 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 14.12.2011 tarihli ve 2010/1540 Esas, 2011/1516 Karar sayılı kararı ile taşınmazın davalı Hazine adına tesciline esas 07.12.1993 tarihli veraset ilamının iptaline karar verilerek "... oğlu ölü ..." mirasçıları olarak davacı ... dava dışı kişilerin belirlendiği, kararın derecattan geçerek 27.03.2013 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı Hazine vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.İhbar olunan ... vekilinin temyiz dilekçesinin sıfat yokluğundan REDDİNE,
2.Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13 üncü maddesinin “j” bendi gereğince davalı Hazine ve ihbar olunan harçtan muaf bulunduklarından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.01.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.